Endekse Geri Don
VERGİ USUL KANUNU
Kanun Numarası : 213
Kabul Tarihi : 4/1/1961
Yayımlandığı R. Gazete : Tarih: 10/1/1961 Sayı: 10703 - 10705
Yayımlanan Düstur : Tertip: 4 Cilt: 2 Sayfa: 1037
*
* *
Bu Kanunun yürürlükte olmayan hükümleri için
bakınız "Yürürlükteki Bazı Kanunların Mülga
Hükümleri Külliyatı", Cilt: 1 Sayfa: 599
*
* *
Bu Kanun ile ilgili olarak Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe giren
yönetmelik için, "Yönetmelikler Külliyatı"nın kanunlara göre
düzenlenen nümerik fihristine bakınız.
*
* *
GİRİŞ
Kanunun Şümulü
Madde 1 - Bu kanun hükümleri ikinci maddede yazılı olanlar dışında, genel
bütçeye giren vergi, resim ve harçlar ile il özel idarelerine ve belediyelere
ait vergi, resim ve harçlar hakkında uygulanır.
Yukarıda yazılı vergi, resim ve harçlara bağlı olan vergi, resim ve zamlar
da bu kanuna tabidir.
Bu kanunun hükümleri kaldırılan vergi, resim ve harçlar hakkında da uygula-
nır.
Gümrük ve tekel vergileri:
Madde 2 - Gümrük ve tekel idareleri tarafından alınan vergi ve resimler bu
kanuna tabi değildir.
Vergi Kanunlarının uygulanması ve ispat:
Madde 3 - (Değişik: 30/12/1980 - 2365/1 md.)
A) Vergi kanunlarının uygulanması: Bu Kanunda kullanılan "Vergi Kanunu" ta-
biri işbu Kanun ile bu Kanun hükümlerine tabi vergi, resim ve harç kanunlarını
ifade eder.
Vergi kanunları lafzı ve ruhu ile hüküm ifade eder. Lafzın açık olmadığı
hallerde vergi kanunlarının hükümleri, konuluşundaki maksat, hükümlerin kanunun
yapısındaki yeri ve diğer maddelerle olan bağlantısı gözönünde tutularak uygula-
nır.
B) İspat: Vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya, ilişkin muame-
lelerin gerçek mahiyeti esastır.
KANUNLAR, ŞUBAT 1991 (Ek - 7)
Vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti yemin
hariç her türlü delille ispatlanabilir. Şu kadar ki, vergiyi doğuran olayla il-
gisi tabii ve açık bulunmayan şahit ifadesi ispatlama vasıtası olarak kullanıla-
maz.
İktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre nor-
mal ve mutad olmayan bir durumun iddia olunması halinde ispat külfeti bunu iddia
eden tarafa aittir.
BİRİNCİ KİTAP
Vergilendirme
BİRİNCİ KISIM
Genel Esaslar
BİRİNCİ BÖLÜM
Vergi Uygulanmasında Yetki
Vergi dairesi:
Madde 4 - Vergi dairesi mükellefi tesbit eden, vergi tarh eden, tahakkuk et-
tiren ve tahsil eden dairedir.
(Değişik: 15/12/1990 - 3689/1 md.) Mükelleflerin, vergi uygulaması bakımın-
dan hangi vergi dairesine bağlı oldukları vergi kanunları ile belirlenir. Ancak,
Maliye ve Gümrük Bakanlığı, gerekli gördüğü hallerde, mükelleflerin işyeri ve
ikametgah adresleri ile il ve ilçelerin idari sınırlarına bağlı kalmaksızın ver-
gi daireleri ve bölge bilgi işlem merkezleri kurmaya, vergi dairelerine bağlı
şubeler açmaya ve vergi dairelerinin yetki alanı ile vergi türleri, meslek ve iş
grupları itibariyle mükelleflerin bağlı olacakları vergi dairesini belirlemeye
yetkilidir.
Vergi mahremiyeti:
Madde 5 - Aşağıda yazılı kimseler görevleri dolayısiyle, mükellefin ve mü-
kellefle ilgili kimselerin şahıslarına, muamele ve hesap durumlarına, işlerine,
işletmelerine, servetlerine veya mesleklerine mütaallik olmak üzere öğrendikleri
sırları veya gizli kalması lazımgelen diğer hususları ifşa edemezler ve kendile-
rinin veya üçüncü şahısların nef'ine kullanamazlar;
1. Vergi muameleleri ve incelemeleri ile uğraşan memurlar;
2. (Değişik: 23/6/1982 - 2686/1 md.) Vergi mahkemeleri, bölge idare mahkeme-
leri ve Danıştayda görevli olanlar;
3. Vergi kanunlarına göre kurulan komisyonlara iştirak edenler;
4. Vergi işlerinde kullanılan bilirkişiler.
Bu yasak, yukarıda yazılı kimseler, bu görevlerinden ayrılsalar dahi devam
eder.
(Ek: 26/6/1964 - 485/1 Md.; Değişik: 30/12/1980 - 2365/2 md.) Ancak, vergi
güvenliğini sağlamak amacıyla Gelir Vergisi mükelleflerinin yıllık Gelir Vergi-
si, sermaye şirketlerinin Kurumlar Vergisi beyanamelerinde gösterdikleri matrah-
ları (zarar dahil) ve beyanları üzerinden tarh olunan Gelir ve Kurumlar Vergile-
ri ile mükelleflerin ad ve unvanları, bağlı oldukları vergi dairelerince beyan-
namelerin verildiği yıl içinde dairenin münasip yerlerine asılacak cetvellerle
ilan olunur. Mükellefin bağlı bulunduğu teşekkül varsa, bu ilan orada da yapı-
lır.
(Ek: 26/6/1964 - 485/1 md.; Değişik: 30/12/1980 - 2365/2 md.) Gelir Vergisi
mükellefleri (Götürü usulde vergilendirilen mükellefler dahil) ile sermaye şir-
ketleri her yıl Mayıs ayının son gününe kadar vergi tarhına esas olan kazanç tu-
tarları ile bunlara isabet eden vergi miktarlarını gösteren levhayı merkezleri-
ne, şubelerine, satış mağazalarına iş sahipleri ile mükellefler tarafından ko-
layca okunup görünecek şekilde asmak zorundadırlar. İlan ve levhalara ilişkin
diğer hususlar Maliye Bakanlığınca belli edilir.
(Ek: 26/6/1964 - 485/1 md.) Açıklanan bu bilgiler ele alınarak mükelleflerin
haysiyet, şeref ve haklarına tecavüz edilemez. Aksine hareket edenler hakkında
T. Ceza Kanununun 480,481 ve 482 nci maddelerdeki cezalar üç misli olarak hükmo-
lunur.
(Ek: 4/12/1985-3239/1 md.) Bu kanunda yer alan belge düzenine uymayan veya
kaçakçılık fiili ile vergi ziyaına neden olup tarh edilen vergi ve kesilen ceza-
sı kesinleşen mükellef ve vergi sorumlusunun, Maliye ve Gümrük Bakanlığınca be-
lirlenecek usul ve esaslara göre basın ve TRT yolu ile açıklanması vergi mahre-
miyetini ihlal sayılmaz.
(Ek: 24/3/1988-3418/29 md.) Sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı bel-
ge düzeledikleri veya kullandıkları vergi inceleme raporuyla tespit olunanların,
kanunla kurulmuş mesleki kuruluşlarına bildirilmesi vergi mahremiyetini ihlal
sayılmaz. Bu bildirimin şartları, sınırları ve bu konuya ilişkin usul ve esaslar
Maliye ve Gümrük Bakanınca belirlenir.
(Ek: 26/10/1988-3482/6 md.) Basın ve TRT yoluyla yapılacak bu açıklamalara
ait harcamalar,mükellef veya vergi sorumlularından tahsil edilir. Bu harcamalar,
vergi uygulamaları yönünden gider olarak kabul edilmez.
Yasaklar:
Madde 6 - (Değişik: 23/6/1982-2686/2 md.)
Beşinci maddede yazılı olanlar:
1. Kendilerine, nişanlılarına ve boşanmış olsalar bile eşlerine;
2. Kan veya sıhri usul ve füruuna, evlatlığına veya kendisini evlat edinene
yahut kan hısımlığında üçüncü (Bu derece dahil), sıhri hısımlıkta, bu hısımlığı
meydana getiren evlenme ortadan kalkmış olsa bile, üçüncü (Bu derece dahil) de-
receye kadar olan civar hısımlarına;
3. Kanuni temsilcisi veya vekili bulundukları kimselere;
Ait vergi inceleme ve takdir işleriyle uğraşamazlar.
Vergi muameleleri ve incelemeleri ile vergi mahkemeleri, bölge idare mahke-
meleri ve Danıştayda görevli olanlar, mükelleflerin vergi kanunlarının uygulan-
ması ile ilgili hesap, yazı ve sair özel işlerini ücretsiz de olsa yapamazlar.
İdarenin yardımı:
Madde 7 - Bilümum mülkiye amirleri, emniyet amir ve memurları, belediye
başkanları, köy muhtarları ve kamu müesseseleri vergi kanunlarının uygulanmasın-
da uygulama ile ilgili memurlara ve komisyonlara ellerindeki bütün imkanlarla
kolaylık göstermeye ve yardımda bulunmaya mecburdurlar.
İKİNCİ BÖLÜM
Vergi Sorumluluğu
Mükellef ve vergi sorumlusu:
Madde 8 - Mükellef, vergi kanunlarına göre kendisine vergi borcu terettüb-
eden gerçek veya tüzel kişidir.
Vergi sorumlusu, verginin ödenmesi bakımından, alacaklı vergi dairesine kar-
şı muhatap olan kişidir.
Vergi kanunlariyle kabul edilen haller müstesna olmak üzere, mükellefiyete
veya vergi sorumluluğuna mütaallik özel mukaveleler vergi dairelerini bağlamaz.
Bu kanunun mütaakıp maddelerinde geçen "mükellef" tabiri vergi sorumlularına
da şamildir.
(Ek:24/6/1994-4008/1 md.; Değişik: 25/5/1995-4108/1 md.) Türkiye Cumhuri-
yeti tabiyetinde bulunan her gerçek kişi ile tüzel kişilere bir vergi numarası
verilir. Bu hükmün uygulanmasına ilişkin usul ve esasları tespit etmeye ve
vergi numarasının kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişilerce yapı-
lacak işlemlerle ilgili kayıtlarda ve düzenlenecek belgelerde kullanılması
mecburiyetini getirmeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.
Vergi ehliyeti:
Madde 9 - Mükellefiyet ve vergi sorumluluğu için kanuni ehliyet şart değil-
dir.
Vergiyi doğuran olayın kanunlarla yasak edilmiş bulunması mükellefiyeti ve
vergi sorumluluğunu kaldırmaz.
Kanuni temsilcilerin ödevi:
Madde 10 - Tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, Vakıflar ve cemaatlar
gibi tüzel kişiliği olmıyan teşekküllerin mükellef veya vergi sorumlusu olmaları
halinde bunlara düşen ödevler kanuni temsilcileri, tüzel kişiliği olmayan teşek-
külleri idare edenler ve varsa bunların temsilcileri tarafından yerine getiri-
lir.
(Değişik: 3/12/1988-3505/2 md.)Yukarıda yazılı olanların bu ödevleri yerine
getirmemeleri yüzünden mükelleflerin veya vergi sorumlularının varlığından tama-
men veya kısmen alınmayan vergi ve buna bağlı alacaklar, kanuni ödevleri yerine
getirmeyenlerin varlıklarından alınır. Bu hüküm Türkiye'de bulunmayan mükellef-
lerin Türkiye'deki temsilcileri hakkında da uygulanır.
Temsilciler veya teşekkülü idare edenler bu suretle ödedikleri vergiler için
asıl mükelleflere rücu edebilirler.
Tüzel kişilerin tasfiye haline girmiş veya tasfiye edilmiş olmaları, kanuni
temsilcilerin tasfiyeye giriş tarihinden önceki zamanlara ait sorumluluklarını
da kaldırmaz.
Vergi kesenlerin sorumluluğu:
Madde 11 - Yaptıkları veya yapacakları ödemelerden vergi kesmeye mecbur
olanlar, verginin tam olarak kesilip ödenmesinden ve bununla ilgili diğer ödev-
leri yerine getirmekten sorumludurlar.
Bu sorumluluk, bunların ödedikleri vergilerden dolayı asıl mükelleflere rücu
etmek hakkını kaldırmaz.
(Ek: 4/12-1985-3239/2 md.) Mal alım ve satımı ve hizmet ifası dolayısiyla
vergi kesintisi yapmak ve vergi dairesine yatırmak zorunda olanların, bu yüküm-
lülükleri yerine getirmemeleri halinde verginin ödenmesinden, alım satıma taraf
olanlar ile hizmetten yararlananlar, aralarında zımmen dahi olsa itibat olduğu
tespit olunanlar müteselsilen sorumludurlar.
(Ek: 4/12/1985-3239/2 md.) Ancak üçüncü fıkrada belirtilen müteselsilen so-
rumluluk mal üreten çiftçiler ile nihai tüketiciler için söz konusu değildir.
(Ek: 24/3/1988-3418/30 md.) Maliye ve Gümrük Bakanlığı zirai ürünlerin (iş-
lenmiş olanlar dahil) alım ve satımına aracılık eden kuruluşlar ile Ticaret Bor-
salarını bu mahsullerin satın alınması sırasında yapılacak vergi tevkifatından
müteselsilen sorumlu tutmaya, sözkonusu ürünlerin satışı dolayısıyla yapılacak
vergi tevkifatının hangi safhada yapılacağını her bir ürün için ayrı ayrı belir-
lemeye yetkilidir. Maliye ve Gümrük Bakanlığı tarafından belirlenen safhadan ön-
ceki safhalarda tevkif yoluyla alınan vergiler iade edilmez ve süresinde ilgili
vergi dairesine yatırılır.
(Ek: 4/12/1985-3239/2 md.) Müteselsil sorumluluğun şartları, sınırları ve bu
konuya ilişkin usul ve esaslar Maliye ve Gümrük Bakanlığınca belirlenir.
Mirasçıların sorumluluğu:
Madde 12 - Ölüm halinde mükelleflerin ödevleri, mirası reddetmemiş kanuni ve
mansup mirasçılarına geçer.Ancak, mirasçılardan herbiri ölünün vergi borçların-
dan miras hisseleri nispetinde sorumlu olurlar.
Mücbir sebepler:
Madde 13 - Mücbir sebepler:
1. Vergi ödevlerinden her hangi birinin yerine getirilmesine engel olacak
derecede ağır kaza, ağır hastalık ve tutukluluk;
2. Vergi ödevlerinin yerine getirilmesine engel olacak yangın, yer sarsıntı-
sı ve su basması gibi afetler;
3. Kişinin iradesi dışında vukua gelen mecburi gaybubetler;
4. Sahibinin iradesi dışındaki sebepler dolayısiyle defter ve vesikalarının
elinden çıkmış bulunması;
gibi hallerdir.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Süreler
Kanuni ve idari süreler:
Madde 14 - (Değişik: 23/6/1982-2686/3 md.)
Vergi muamelelerinde süreler vergi kanunları ile belli edilir.
Kanunda açıkça yazılı olmayan hallerde 15 günden aşağı olmamak şartıyla bu
süreyi, tebliği yapacak olan idare belirler ve ilgiliye tebliğ eder.
Mücbir sebeplerle gecikme:
Madde 15 - 13 üncü maddede yazılı mücbir sebeplerden her hangi birinin bu-
lunması halinde bu sebep ortadan kalkıncaya kadar süreler işlemez. Bu takdirde
tarh zamanaşımı işlemiyen süreler kadar uzar.
Bu hükmün uygulanması için mücbir sebebin malüm olması veya ilgililer tara-
fından ispat veya tevsik edilmesi lazımdır.
Ölüm halinde sürenin uzaması:
Madde 16 - (Değişik: 23/6/1982-2686/4 md.)
Vergi kanunlarında hüküm bulunmayan hallerde ölüm dolayısıyla mirasçılara
geçen ödevlerin yerine getirilmesinde bildirme ve beyanname verme sürelerine üç
ay eklenir.
Mühlet verme:
Madde 17 - Zor durumda bulunmaları hasebiyle vergi muamelelerine mütaallik
ödevleri süresi içinde yerine getiremiyecek olanlara, kanuni sürenin bir katını
geçmemek üzere, Maliye Bakanlığınca münasip bir mühlet verilebilir.
Bu mühletin verilebilmesi için:
1. Mühlet istiyen sürenin bitmesinden evvel yazı ile istemde bulunmalıdır.
2. İstemde gösterilen mazeret, mühlet verecek makam tarafından kabule layık
görülmelidir.
3. Mühletin verilmesi halinde verginin alınması tehlikeye girmemelidir.
Maliye Bakanlığı mühlet verme yetkisini tamamen veya kısmen mahalli maliye
teşkilatına devredebilir.
Sürelerin hesaplanması:
Madde 18 - Vergi kanunlarında yazılı süreler aşağıdaki şekilde hesaplanır:
1. Süre gün olarak belli edilmişse başladığı gün hesaba katılmaz ve son gü-
nün tatil saatinde biter;
2. Süre hafta veya ay olarak belli edilmişse başladığı güne son hafta veya
ayda tekabül eden günün tatil saatinde biter. Sürenin bittiği ayda, başladığı
güne tekabül eden bir gün yoksa süre o ayın son gününün tatil saatinde biter;
3. Sonu belli bir gün ile tayin edilen sürelerde, süre o günün tatil saatin-
de biter;
4. Resmi tatil günleri süreye dahildir. Şu kadar ki, sürenin son günü resmi
tatile rastlarsa tatili takibeden ilk iş gününün tatil saatinde biter.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Vergi Alacağının Tayini
Vergiyi doğuran olay:
Madde 19 - Vergi alacağı, vergi kanunlarının vergiyi bağladıkları olayın vu-
kuu veya hukuki durumun tekemmülü ile doğar.
Vergi alacağı mükellef bakımından vergi borcunu teşkil eder.
Tarh:
Madde 20 - Verginin tarhı, vergi alacağının kanunlarında gösterilen matrah
ve nispetler üzerinden vergi dairesi tarafından hesaplanarak bu alacağı miktar
itibariyle tesbit eden idari muameledir.
Tebliğ:
Madde 21 - Tebliğ, vergilendirmeyi ilgilendiren ve hüküm ifade eden hususla-
rın yetkili makamlar tarafından mükellefe veya ceza sorumlusuna yazı ile bildi-
rilmesidir.
Tahakkuk:
Madde 22 - Verginin tahakkuku, tarh ve tebliğ edilen bir verginin ödenmesi
gereken bir safhaya gelmesidir.
Tahsil:
Madde 23 - Verginin tahsili, kanuna uygun surette ödenmesidir.
Tahakkuku tahsile bağlı vergiler:
Madde 24 - Mahiyetleri itibariyle tahakkuku tahsile bağlı vergilerde, vergi-
nin tahsili tahakkuku da içine alır.
İKİNCİ KISIM
Tarh ve Tahakkuk Usulü
BİRİNCİ BÖLÜM
Beyannameye Dayanan Tarh
Tahakkuk fişi esası:
Madde 25 - Vergi kanunlarına göre beyan üzerinden alınan vergiler "Tahakkuk
fişi" ile tarh ve tahakkuk ettirilir.
Bu esasa göre, vergi dairesince beyannamenin alınması üzerine bir tahakuk
fişi tanzim olunur ve bunun bir nüshası mükellefe veyahut beyannameyi mükellef
namına vergi dairesine tevdi edene verilir.Bu suretle vergi tahakkuk etmiş olur.
Tahakkuk fişinin mükellefe verilen nüshası aynı zamanda beyannamenin makbuzu ye-
rine geçer.
Lüzum görülen hallerde beyana dayanan vergi tahakkuk fişi yerine ihbarname
ile tebliğ olunabilir. Kanunen belli hallerde tebliğ tekalif cetvelinin ilaniyle
yapılır.
Tahakkuk fişinin muhteviyatı:
Madde 26 - Tahakkuk fişi aşağıda yazılı malümatı ihtiva eder:
1. Fişin sıra numarası;
2. Tanzim tarihi;
3. Verginin nevi;
4. Vergi beyannamesinin tarihi;
5. Beyannamenin ilgili bulunduğu vergilendirme dönemi;
6. Mükellefin soyadı ve adı (Tüzel kişilerde unvanı);
7. Mükellefin açık adresi;
8. Verginin matrahı;
9. Verginin hesabı;
10. Verginin miktarı;
11. (Değişik: 23/6/1982-2686/5 md.) Vergi mahkemesinde dava açılması ve dü-
zeltme ile ilgili hükümlere ait kısa bilgi.
Tahakkuk fişinin kesinliği:
Madde 27 - Vergi beyannamesini ilgili vergi dairesine tevdi eden kimsenin
kendisine verilen tahakkuk fişini almaması, beyannamede yazılı matrah üzerinden
tarhı gereken verginin tahakkukuna engel olmaz. Bu takdirde tahakkuk fişinin
mükellefe verilecek nüshası 28 nci maddede yazılı olduğu şekilde posta ile mü-
kellefe gönderilir.
Vergi beyannamesinin posta ile gönderilmesi:
Madde 28 - Beyannamenin posta ile gönderilmesi halinde de tahakkuk fişi ke-
silir. Bu takdirde, tahakkuk fişinin mükellefe verilecek nüshası, kapalı bir
zarf içinde, mükellefin beyannamede gösterdiği adrese gönderilir ve fişin daire-
de kalan nüsnasına posta zimmet defterinin tarih ve numarası işaret olunur.
İKİNCİ BÖLÜM
İkmalen, Re'sen ve İdarece Tarh (1)
İkmalen vergi tarhı:
Madde 29 - (Değişik: 30/12/1980-2365/3 md.)
İkmalen vergi tarhı, her ne şekilde olursa olsun bir vergi tarh edildikten
sonra bu vergiye müteallik olarak meydana çıkan ve defter, kayıt ve belgelere
veya kanuni ölçülere dayanılarak miktarı tespit olunan bir matrah veya matrah
farkı üzerinden alınacak verginin tarh edilmesidir.
Özel kanunlarında ikmalen tarhiyata ilişkin olarak yer alan hükümler saklı-
dır.
Re'sen vergi tarhı:
Madde 30 - (Değişik birinci fıkra: 21/1/1983-2791/1 md.) Resen vergi tarhı,
vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni öl-
çülere dayanılarak tespitine imkan bulunmayan hallerde takdir komisyonları tara-
fından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş
vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi
tarh olunmasıdır. İnceleme raporunda bu maddeye göre belirlenen matrah veya mat-
rah farkı resen takdir olunmuş sayılır.
(Değişik paragraf: 30/12/1980-2365/4 md.) Aşağıdaki hallerden herhangi bi-
rinin bulunması durumunda, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve
belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitinin mümkün olmadığı kabul
edilir.
1.(Değişik: 24/6/1994 - 4008/2 md.) Vergi beyannamesi kanuni süresi geçtiği
halde verilmemişse,
2. Vergi beyannamesi kanuni veya ek süreler içinde verilmekle beraber beyan-
namede vergi matrahına ilişkin bilgiler gösterilmemiş bulunursa,
3. Bu kanuna göre tutulması mecburi olan defterlerin hepsi veya bir kısmı
tutulmamış veya tasdik ettirilmemiş olursa veya vergi incelenmesi yapmaya yetki-
li olanlara her hangi bir sebeple ibraz edilmezse,
4. Defter kayıtları ve bunlarla ilgili vesikalar, vergi matrahının doğru ve
kesin olarak tesbitine imkan vermiyecek derecede noksan, usulsüz ve karışık ol-
ması dolayısiyle ihticaca salih bulunmazsa.
5. (Ek: 19/2/1963-205/1 md.) Vergi matrahları 193 sayılı Gelir Vergisi Kanu-
nunun değişik 54 üncü maddesinin 2 numaralı bendi uyarınca tesbit edilen mükel-
lefler tarafından, vergi incelemeleri sırasında, giderleri tevsik edilemezse.
6. (Ek: 30/12/1980-2365/4 md.) Tutulması zorunlu olan defterlerin veya veri-
len beyannamelerin gerçek durumu yansıtmadığına dair delil bulunursa.
7. (Ek: 24/6/1994 - 4008/2 md.) Maliye müfettişleri, hesap uzmanları ve
gelirler kontrolörlerince yapılan İncelemeler sırasında, mükellefler, her türlü
harcama ve tasarruflarını vergisi ödenmiş veya vergiye tabi olmayan kazanç-
lardan sağladıklarını kanıtlayamazlarsa,
Harcama ve tasarrufların vergiye tabi tutulmuş veya vergiye tabi olmayan
kazançlardan sağlandığı kanıtlanamayan kısmı, harcama ve tasarrufun yapıldığı
dönemde elde edilmiş ve vergisi ödenmemiş kazanç olarak dönem matrahının
takdirinde dikkate alınır.
8. (Ek:24/6/1994 - 4008/2 md.) Bu Kanunun mükerrer 227 nci maddesi uyarınca
3568 sayılı Kanuna göre yetki almış meslek mensuplarına imzalattırma mecburi-
yeti getirilen beyanname ve ekleri imzalattırılmazsa veya tasdik kapsamına
alınan konularda yeminli mali müşavir tasdik raporu zamanında ibraz edilmezse,
9. (Ek:25/5/1995-4108/2 md.) Bu Kanunun mükerrer 175 inci maddesi ile ge-
tirilen mecburiyetlere uyulmamışsa,
Yukarıdaki 2 nci bentde yazılı halin vukuunda mükellefe, takdir komisyonu
tarafından 15 günden az olmamak üzere bir mühlet verilerek vergi matrahına iliş-
kin bilgileri vermeye ve kanuni defterlerini ibraz etmeye davet olunur. Bu davet
üzerine mükellef istenilen bilgileri verir ve kanuni defterlerini ibraz ederse,
defter ve vesikalar ihticaca salih bulunmak şartiyle, mükellefe takdir olunacak
matrah defter ve vesikaları kayıtlarına göre tesbit olunacak miktardan fazla
olamaz.
-------------
(1) 19/2/1963 tarih ve 205 sayılı Kanunun 2 nci maddesiyle değişik şeklidir.
(Ek: 26/6/1964-485/2 md.; Değişik: 24/6/1994-4008/2 md.) Vergi beyanname-
sini kanuni süresi geçtikten sonra vermiş olanlara bu beyannamede gösterdikle-
ri matrah üzerinden re'sen gerekli tarhiyat yapılır ve bu beyannameler re'sen
takdir için takdir komisyonuna sevk edilmez. Ancak, vergi incelemesine başla-
nılmasından veya takdir komisyonuna sevk edilmesinden sonra kendiliğinden
verilen beyannameler için bu hüküm uygulanmaz.
(Ek: 26/6/1964-485/2 md.) Yukarıdaki bentlerin hükümlerine göre re'sen vergi
tarhını gerektirir bir sebep yanında ikmalen vergi tarhını da lüzumlu kılan bir
durum mevcut ise re'sen takdir sonucu beklenmeksizin gerekli ikmal tarhiyatı ya-
pılır. Re'sen takdir sırasında ikmal tarhiyatına mesnet olan matrah farkı nazara
alınmışsa vergi tarhı sırasında evvelce tarhedilmiş olan vergi indirilir.
Verginin idarece tarhı:
Mükerrer Madde 30 - (Ek: 19/2/1963-205/2 md.)
Verginin idarece tarhı; 29 uncu ve 30 uncu maddeler dışında kalan hallerde,
mükelleflerin verginin tarhı için vergi kanunları ile muayyen zamanlarda müra-
caat etmemeleri veya aynı kanunlarla kendilerine tahmil edilen mecburiyetleri
yerine getirmemeleri sebebiyle zamanında tarh edilemiyen verginin kanunen belli
matrahlar üzerinden idarece tarh edilmesidir.
Bu takdirde vergi, 131 inci madde mucibince tanzim edilen yoklama fişine
müsteniden tarh olunur.
Bu şekilde tarh olunan vergilerle cezalarına ilişkin ihbarnameler bir taraf-
tan, mükellefin bilinen adresine posta ile yollanır; diğer taraftan mükellefin
adını, soyadını, hesap numarasını, işini, adresini tarh edilen verginin ve kesi-
len cezanın miktar ve cinsini gösterir bir ilan vergi dairesinin ilan koymaya
mahsus mahalline asılır.
İlanın asılması keyfiyeti ve tarihi tutanakla tesbit olunur.
(Değişik: 23/6/1982-2686/6 md.) Verginin tahakkuku ve cezanın kesinleşmesi
için geçmesi gereken vergi mahkemesinde dava açma süresi; mükellefin bilinen ad-
resinde tebligat yapıldığı hallerde tebliğ tarihinden, aksi halde tutanakla tes-
pit olunan ilan tarihinden başlar.
Takdir kararı:
Madde 31 - Takdir komisyonunca belli edilen matrah veya matrah kısmı takdir
kararına bağlanır.
Takdir kararları komisyonun başkan ve üyeleri tarafından imzalanır.
Takdir kararlarında aşağıda yazılı malümat bulunur:
1. Kararın sıra numarası;
2. Kararın tarihi;
3. Mükellefin soyadı ve adı (Tüzel kişilerde unvanı);
4. Mükellefin açık adresi;
5. Takdirin ilgili bulunduğu vergi;
6. Takdirin ilgili bulunduğu vergilendirme dönemi;
7. Takdir edilen matrah;
8. Takdirin müstenidatı ve takdir hakkında izahat.
Takdir kararlarının tevdii:
Madde 32 - Takdir kararları komisyonca imza karşılığında vergi dairesine
tevdi olunur.
Re'sen tarhta mahsup:
Madde 33 - Re'sen takdir olunan matrah, mükellef tarafından bildirilen mat-
rahtan fazla değilse, re'sen vergi tarh edilmez; fazla ise sadece aradaki fark
üzerinden vergi tarh olunur.
İhbarname esası:
Madde 34 - İkmalen ve re'sen tarh edilen vergiler "İhbarname" ile ilgililere
tebliğ olunur. Nev'i ve doğuşu ayrı olan vergiler için ayrı ihbarname kullanı-
lır.
İhbarnamenin muhteviyatı:
Madde 35 - İhbarname aşağıda yazılı malümatı ihtiva eder:
1. İhbarnamenin sıra numarası;
2. İhbarnamenin tanzim tarihi;
3. Verginin nev'i;
4. Mükellefin soyadı adı (Tüzelkişilerde unvanı);
5. Mükellefin açık adresi;
6. Vergilendirme dönemi;
7. Verginin matrahı;
8. Verginin hesabı;
9. Verginin miktarı;
10. Kısa ve açık bir ifade ile ikmalen veya re'sen vergi tarhını icabettiren
sebepler;
11. (Değişik: 23/6/1982-2686/7 md.) Vergi mahkemesinde dava açma süresi;
12. (Değişik: 23/6/1982-2686/7 md.) Vergi mahkemesinde dava açma şekli.
Takdir komisyonunun kararı üzerine tarh edilen vergilerde kararın ve re'sen
takdiri gerektiren inceleme raporunun birer sureti ihbarnameye eklenir.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Tahrire Dayanan Tarh
Tahrire göre vergi tarhı:
Madde 36 - Tahrire göre vergi tarhı, verginin tahrir usulü ile tesbit edilen
matrahlar üzerinden hesaplanmasıdır.
Tahrir ihbarnamesi:
Madde 37 - Tahrir usulü ile tesbit edilen matrahlar, vergi dairesi tarafın-
dan "Tahrir ihbarnamesi" ile mükelleflere tebliğ olunur.
İhbarnamenin muhteviyatı:
Madde 38 - Tahrir ihbarnamesi aşağıda yazılı malümatı ihtiva eder:
1. İhbarnamenin sıra numarası;
2. İhbarnamenin tanzim tarihi;
3. Verginin nev'i;
4. Mükellefin soyadı ve adı (Tüzelkişilerde unvanı );
5. Mükellefin açık adresi;
6. Bina ve arazinin mevkii (Mahalle veya köy, sokak ve kapı numarası);
7. Bina veya arazinin nev'i, büyüklüğü, genişliği;
8. Bina veya arazinin tahrir numarası;
9. Tahmin olunan gayrisafi irat veya kıymet;
10. Gayrisafi irada göre bulunan safi irat;
11. Verginin nispeti;
12. Verginin miktarı;
13. İtiraz süresi;
14. İtiraz şekli.
Tekalif cetveli:
Madde 39 - Tahrire dayanan tarhda yıllık vergiler, vergi dairesince mahalle
ve köy itibariyle doldurulan tekalif cetvellerinde gösterilir.
Tekalif cetvellerinde aşağıdaki malümat bulunur:
1. Mükelleflerin soyadı ve adı (Tüzel kişilerde unvanı);
2. Mükelleflerin adresleri;
3. Binaların kesinleşen gayrisafi iradı; arazinin kesinleşen kıymeti (Aynı
mükellefe ait binaların iradı ve arazinin kıymeti toplam olarak gösterilir);
4. Binaların safi iradı;
5. Tahakkuk eden vergi.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
GÖtürü Matrahların Tespiti
Madde 40 - (Mülga: 26/12/1993 - 3946/38 md.)
Götürü matrahlara göre dava açma:
Madde 41 - (Mülga: 26/12/1993-3946/38 md.)
Ortalama kar hadlerinin tespiti:
Madde 42 - (Değişik: 30/12/1980-2365/5 md.)
Ortalama kar hadleri Maliye Bakanlığınca emtia ve iş nevilerine göre hazır-
lanacak cetveller üzerine il merkezlerinde o il defterdarının veya mazereti ha-
linde
teşkil edeceği maliye memurunun başkanlığı altında gelir müdürü ve vergi dairesi
müdürü olmak üzere üç memur üye ile tüccarlar için il merkezindeki ticaret oda-
larınca, esnaf ve sanatkarlar için kanunla kurulan esnaf dernekleri birliğince,
birlikleri yoksa esnaf ve sanatkar teşekküllerince, odaların, birlik ve teşek-
küllerin bulunmadığı yerlerde il merkezindeki belediyelerce seçilecek iki kişi-
den kurulan özel bir komisyon tarafından ilçeler itibariyle gayri safi kazanca
göre ayrı ayrı tayin olunur. Bu teşekküllerce belli edilecek üyeler bir asıl bir
yedek olmak üzere seçilir.Üyelerin Komisyon Başkanının talebi üzerine bir ay
içinde seçilmemesi halinde, üyeler komisyon başkanının teklifi üzerine vali ta-
rafından seçilir.Şu kadar ki merkez ilçesi dışındaki mükelleflere ait ortalama
kar hadlerinin tespitinde, il merkezinden seçilmiş olan üyelerden birinin yerine
o ilçelerden aynı mahiyetteki teşekküller tarafından seçilmiş olan bir üye top-
lantılara katılır.
Ortalama kar hadlerinin tayininde nazara alınacak esaslar Maliye Bakanlığın-
ca hazırlanacak bir yönetmelikle belirtilir.
Komisyon, defterdarın yazılı isteği tarihinden başlayarak üç ay içinde tak-
dir işini tamamlar, lüzum görülen yerlerde ve hallerde bu süre Maliye Bakanlı-
ğınca bir yıla kadar uzatılabilir.
Ortalama kar hadlerinin kesinleşmesi ve ilanı:
Madde 43 - (Değişik: 26/6/1964-485/4 md.)
42 nci madde gereğince düzenlenen ortalama kar hadlerine ait cetveller, dü-
zenlenmelerini takibeden ay içinde Maliye Bakanlığına gönderilir.
Maliye Bakanlığına gelmiş olan bu cetveller, Ortalama Kar Hadleri Merkez Ko-
misyonunca incelenerek hatalı ve noksan bulunanlar ile bölgeleri itibariyle uy-
gunluk göstermiyenler gerekçeli olarak ilgili özel komisyonlara geri gönderilir.
Özel komisyonlara geri gelen cetveller, yeniden incelenerek gerekli düzelt-
meler yapıldıktan, düzeltme sebebi görülmiyenler hakkında ise gerekçeleri belir-
tildikten sonra Merkez Komisyonuna gönderilir.
Merkez Komisyonu cetveller üzerinde son incelemesini yaparak ortalama kar
hadlerinin kesin miktarlarını tayin eder.
Kesinleşmiş ortalama kar hadlerine ait cetveller Maliye Bakanlığınca mahal-
lerine tebliğ olunur.
Vergi daireleri, Bakanlıktan gelen bu cetvelleri, bir ay süre ile, dairele-
rinin uygun bir yerine asmak suretiyle ilan ederler. Bu cetveller ayrıca Resmi
Gazete ile ilan olunur.
(Değişik: 30/12/1980-2365/6 md.) Ortalama Kar Hadleri Merkez Komisyonu, Ma-
liye Bakanlığı Müsteşarının başkanlığında, Gelirler Genel Müdürü, ilgili Genel
Müdür Baş Yardımcısı veya bunların tevkil edeceği kimselerle Türkiye Ticaret
Odaları, Sanayi Odaları ve Ticaret Borsaları Birliğinin iki temsilcisinden kuru-
lur.
89 uncu maddedeki nisap hükmü, Ortalama Kar Hadleri Merkez Komisyonu hak-
kında da uygulanır.
Uygulama süresi:
Madde 44 - Götürü ücretler, götürü ticaret ve serbest meslek kazançları ve
ortalama kar hadleri üç yıl uygulanır. Şu kadar ki, bunlarda önemli değişiklik-
ler vuku bulduğu takdirde Maliye Bakanlığı bu süreyi bir yıldan aşağı olmamak
şartiyle kısaltabilir.
BEŞİNCİ BÖLÜM
Zirai Kazanç Ölçüleri ile Emlak Vergisine Ait Bedel ve Değerlerin Tespiti (1)
Ölçüler ve tarifleri:
Madde 45 - Zirai kazanç ölçüleri, yıllık istihsal değeri, götürü gider emsa-
li, ortalama randıman miktarı, ortalama işçilik tutarı, ortalama maliyet bedeli
ile ortalama satış fiyatından terekküp eder.
1. Yıllık istihsal değeri: Ortalama randıman ve ortalama satış fiyatı ölçü-
lerine göre her ziraat biriminden bir yılda elde edileceği hesaplanan mahsul de-
ğerinin işletmede veya işletmelerde mevcut ziraat birimi sayıları ile çarpılması
suretiyle bulunacak değerlerin toplamıdır.
2. (Değişik: 23/6/1982-2686/10 md.) Götürü gider emsali: Büyük ve küçükbaş
hayvanlar (kümes hayvanları dahil) ve bunların mahsulleri ile kara ve su avcılı-
ğı için % 80; diğer zirai mahsuller ile ziraat makine ve aletleriyle başka çift-
çilerin zirai istihsal işlerinin yapılması karşılığında alınan ücretler için
% 70'tir.
3. Ortalama randıman miktarı: Ziraat birimlerinin her bir çeşidinden elde
edileceği tahmin olunan ortalama mahsul miktarıdır.
4. Ortalama işçilik tutarı: Ziraat birimlerinin her bir çeşidine isabet eden
ortalama işçilik gideri tutarıdır.
5. Ortalama maliyet bedeli: Ziraat birimi başına elde edilecek mahsul için
yapılması gereken ortalama giderlerin toplamıdır.
6. Ortalama satış fiyatı: Zirai mahsullerin ticari teamüle göre beher sa-
tış biriminin 46 ncı maddenin (d) bendi esasları dairesinde tesbit olunan satış
fiyatıdır.
Zirai kazanç ölçülerinin tespiti:
Madde 46 - (Değişik: 19/2/1963-205/4 md.)
Zirai kazanç ölçüleri (45 inci maddenin 1 numaralı bendinde yazılı ölçüler
ile kara ve su avcılığına mütaallik olanlar hariç), Zirai Kazançlar Merkez Ko-
misyonu tarafından hazırlanacak yönetmelik esasları dairesinde zirai kazançlar
il komisyonlarınca takdir ve tesbit olunur.
Zirai kazançlar il komisyonları, zirai kazanç ölçülerinin takdir ve tesbi-
tinde aşağıdaki esaslara uyar.
a) Zirai faaliyetlere tesir eden tabii ve iktisadi şartlar bakımlarından
önemli farklar gösteren bölgeler ayrılır;
b) Çeşitli ziraat nevileri ile çeşitli ziraat makina ve aletleri ayrı ayrı,
vasıf ve şartlar bakımından birbirine uygunluk ve yakınlık gösterenler belli
gruplar içinde birleştirilmek suretiyle nazarı itibara alınır;
c) Zirai işletmelerin bölgeleri itibariyle özellikleri ve ortalama verim ka-
biliyetleri gözönünde tutulur;
d) Ortalama satış fiyatının tesbitinde Hükümetçe tayin olunan ve takdir sı-
rasında yürürlükte bulunan fiyatlar, Hükümetçe fiyat tayin olunmıyan mahsuller
için takdirin yapıldığı yıldan önce gelen son takvim yılı içindeki mahalli top-
tan piyasa fiyatı esas tutulur. Fiyatın temevvüç ettiği hallerde ortalamasına
itibarolunur;
e) Özellik gösteren ziraat nevilerinde Zirai Kazançlar Merkez Komisyonunca
bu ziraat çeşitlerinin mahiyetlerine uygun olarak tayin olunacak esaslar nazarı
itibara alınır.
---------------------
(1) Madde başlığı 23/6/1982 tarih ve 2686 sayılı Kanunun 9 uncu maddesi ile
değiştirilmiş şeklidir.
Zirai kazançlar il komisyonları, zirai kazanç ölçülerinin uygulanmaya başla-
nılacağı ilk takvim yılı içinde mezkur ölçüleri tesbit ederek bu yılın Nisan ayı
sonuna kadar zirai kazançlar merkez komisyonuna gönderirler.
Zirai kazançlar merkez komisyonu, illerden gelen zirai kazanç ölçülerinden
hatalı ve noksan bulduklarını gerekçesiyle birlikte alakalı komisyonlara iade
eder.
Zirai kazançlar il komisyonları merkez komisyonunca iade olunan ölçülerdeki
maddi hataları düzeltirler; takdire taallük eden hususlarda ise ya ölçüleri
yeniden takdir ederler veya ilk kararlarında ısrar edebilirler. İl komisyonları
ısrar kararlarında ısrar sebeplerini açıklamaya mecburdurlar.
(Değişik: 30/12/1980 - 2365/7 md.) Ancak, zirai kazançlar il komisyonlarınca
verilen ısrar kararları uygun görülmediği takdirde uygun görülmeyen ölçüler ye-
rine merkez komisyonunca re'sen ve nihai olarak yeni ölçüler tayin ve tespit
olunur.
(Yedinci fıkra mülga: 1/5/1981 - 2455/2 md.)
(Sekizinci fıkra - Ek: 30/12/1980 - 2365/7 md.; Mülga: 1/5/1981-2455/2 md.)
Ziraat birimleri:
Madde 47 - Ziraat birimleri:
a) Tarla, bağ ve sebze ziraati ile ormancılıkta dönüm;
b) Ölçü olarak ağaç kabul edilenlerde ürün verecek hale gelmiş ağaç sayısı;
c) Hayvancılıkta hayvan sayısı;
dır.
Özellik gösteren ziraat nevilerinde Maliye ve Tarım Bakanlıklarınca bu zi
raat çeşitlerinin mahiyetlerine uygun olarak müştereken belli edilecek diğer bi-
rimler kullanılır.
Bu kanunun uygulanmasında dönüm bin metre karelik toprak parçasıdır.
Tasdik ve ilan:
Madde 48 - Zirai kazanç ölçüleri Bakanlar Kurulunun onayı ile yürürlüğe
girer.
Onaylanan ölçüler Resmi Gazete ile yayınlanır.(1)
Her bölgeye ait ölçüler, ilgili valiliklere gönderilir. Valilikler bunları
en kısa zamanda köy ve mahalle ihtiyar kurullarına ve maliye teşkilatına tebliğ
eder.
Uygulama süresi:
Madde 49 - (Değişik: 4/12/1985 - 3239/3 md.)
Zirai kazanç ölçüleri üç yıl için tespit olunur. Ancak satış fiyatı resmi
kuruluşlar veya birliklerce tespit ve ilan olunan (destekleme alımları) ürünler
için her yılı açıklanan en son fiyatlar esas alınır. Diğer taraftan ölçülerin
tespitine esas olan unsurlarda önemli değişiklikler vukubulduğunun anlaşılması
halinde, Zirai Kazançlar Merkez Komisyonu, bu ölçülerin uygulama süresini lüzum-
lu gördüğü zirai faaliyet ve mahsul nevileri için bir yıldan aşağı olmamak üzere
kısaltmaya yetkilidir.
Emlak vergisine ait bedel ve değerlerin tespiti, ilanı ve kesinleşmesi:
Mükerrer Madde 49 - (Ek: 23/6/1982 - 2686/11 md.)
a) Maliye ve Bayındırlık bakanlıkları Emlak Vergisi Kanununun 10 ncu madde-
si hükmü ile aynı Kanunun 31 nci maddesi uyarınca hazırlanan tüzük hükümlerine
göre bina metrekare normal inşaat maliyet bedellerini (söz konusu tüzük hükümle-
rine göre yapılan yıllık tespitler hariç olmak üzere) genel beyanın yapılacağı
sürenın başlangıcından dört ay önce müştereken tespit ve Resmi Gazete ile ilan
ederler.
----------------------
(1) 2/1/1997 tarih ve 97/9218 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 1996,1997 ve
1998 yılları için tespit edilen 79 il'e ait zirai kazanç ölçüleri 12/4/1997
tarih ve 22962 (mükerrer) sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır.
Türkiye Ticaret, Sanayi, Deniz Ticaret Odaları ve Ticaret Borsaları Birliği
bu bedellere karşı Resmi Gazete ile ilanını izleyen 15 gün içinde Danıştayda da-
va açabilirler.
b) (Değişik: 4/12/1985 - 3239/4 md.) Takdir komisyonlarının arsalara ve
araziye ait asgari ölçüde birim değer tespitine ilişkin takdirleri genel beyanın
yapılacağı sürenin başlangıcından en az altı ay önce karara bağlanarak, arsalara
ait olanlar takdirin ilgili bulunduğu İl ve İlçe merkezlerindeki ticaret odala-
rına, ziraat odalarına ve ilgili mahalle ve köy muhtarlıkları ile vergi dairele-
rine (1/3/1986 tarihinden itibaren belediyelere), araziye ait olanlar İl merkez-
lerindeki ticaret ve ziraat odalarına ve vergi dairelerine (1/3/1986 tarihinden
itibaren belediyelere) imza karşılığında verilir.
Takdir komisyonlarının bu kararlarına karşı kendilerine karar tebliğ edilen
daire, kurum, teşekküller ve ilgili mahalle ve köy muhtarlıkları 15 gün içinde
ilgili vergi mahkemesi nezdinde dava açabilirler. Vergi mahkemelerince verilecek
kararlar aleyhine 15 gün içinde Danıştaya başvurulabilir.
Kesinleşen asgari ölçüde arsa ve arazi birim değerleri, ilgili vergi daire-
lerinde, belediyelerde ve muhtarlıklarda uygun bir yerlere asılmak suretiyle ge-
nel beyan süresince ilan edilir.
c) Yukarıdaki fıkralara göre, Danıştay ve vergi mahkemelerinde dava açılması
halinde, davalının 15 gün içinde vereceği tek savunma ile dosya tekemmül etmiş
sayılır. Danıştay ve vergi mahkemelerince bu davalar dosyanın tekemmül ettiği
tarihten itibaren en geç 1 ay içinde karara bağlanır.
d) (Ek: 30/5/1985 - 3210/1 md.; Değişik: 4/12/1985 - 3239/4 md.) (a) ve (b)
fıkralarındaki bina metrekare normal inşaat maliyet bedelleri ile arsalara ve
araziye ait asgari ölçüde birim değer tespitlerine ilişkin süreleri Emlak Vergi-
si genel beyan dönemleri ile ilgili olmak üzere gerektiği ölçüde kısaltmaya
Maliye ve Gümrük Bakanlığı yetkilidir.
ÜÇÜNCÜ KISIM
Tahrir Usulü
BİRİNCİ BÖLÜM
Genel Esaslar
Madde 50 - (Mülga: 29/7/1970 - 1319/41 md.)
Madde 51 - (Mülga: 29/7/1970 - 1319/41 md.)
Tadilat:
Madde 52 - Tadilat, iki genel tahrir arasında, bu kanunda yazılı sebepler-
den dolayı binaların gayrisafi iratlarında ve arazinin kıymetlerinde vukua gelen
devamlı ve tabii değişiklikler tesbit edilerek, yeni irat veya kıymetin tahmin
edilmesidir.
Madde 53-55 - (Mülga: 29/7/1970-1319/41 md.)
İKİNCİ BÖLÜM
Genel Tahrir
Madde 56-62 - (Mülga: 29/7/1970-1319/41 md.)
Tadilat sebepleri:
Madde 63 - Aşağıdaki hallerde binaların gayrisafi iratları ve arazinin kıy-
metleri tadilat yoliyle tahmin ve yeniden takdir olunur.
1. Her hangi bir sebep yüzünden devamlı olarak bina gayrisafi iratları ile
arazi kıymetlerinin en az % 20 nispetinde artması veya eksilmesi;
2. Bina veya arazinin genel tahrirde unutularak mektum kalmış olması;
3. Yeni bina inşaa edilmesi (Mevcut binalara ilaveler yapılması veya sabit
istihsal, asansör veya kalorifer tesisleri konulması yeni inşaat hükmündedir.);
(Bu hallerde yalnız ilave inşaat veya sabit istihsal, asansör ve kalorifer
tesislerinin gayrisafi iratları takdir olunarak binanın mevcut gayrisafi iradına
ilave edilir. Sabit istihsal, asansör ve kalorifer tesislerinin gayrisafi irat-
ları 307 nci maddedeki esasa göre takdir olunur.)
4. Bir binanın yanması, yıkılması suretiyle veya sair sebeplerle tamamen ve-
ya kısmen harap olması veya binada mevcut sabit istihsal, asansör veya kalorifer
tesislerinin kısmen veya tamamen kaldırılması;
5. Bİr binanın kullanış tarzının tamamen değiştirilmesi veya bir binanın
ikamete mahsus mahallerinden bir kısmının dükkan, mağaza, depo gibi ticaret ve
sanat icrasına mahsus mahaller haline veya bu hallerde bulunan yerlerin ikamete
mahsus mahaller haline kalbedilmesi (Bu hükmün uygulanmasında bir apartmanın
her dairesi ayrı bir bina sayılır ve yalnız kullanış tarzı tamamen veya kısmen
değiştirilen dairenin iradı yeniden takdir olunur.);
6. Arazinin hal ve heyetinde değişiklik olması;
7. Daimi müstesnalıktan faydalanan ve irat veya kıymeti bulunmayan bir bina
veya arazinin müstesnalıktan çıkması;
8. Bir binanın mütemmimi durumunda olan arazinin mütemmimlik durumundan çık-
ması veya bir arazi ve arsanın bina mütemmimi durumuna girmesi;
9. Bir bina veya arazinin taksim ve ifraz edilmesi (Araziden bir kısmının
istimlak edilmesi de ifraz hükmündedir.);
10. Mütaaddit arazi ve arsaların tek bir arazi ve arsa haline getirilmesi
veya mütaaddit hisselere ayrılmış olan bir binanın bütün hisselerinin birleşti-
rilmesi.
Arazinin hal ve heyetinde değişiklik:
Madde 64 - Aşağıdaki haller arazinin hal ve heyetinde değişiklik olduğunu
ifade eder:
1. Arazinin fidanlandırılması veya ağaçlandırılması, bağ haline getirilmesi;
2. Fidanlı, ağaçlı veya kütüklü bir arazinin tarla haline getirilmesi veya
gelmesi;
3. Tarım yapılan bir arazinin tabii bir afet veya arıza sebebiyle veya sair
sebepler yüzünden tarıma elverişsiz hale gelmesi;
4. Tarım yapılmıyan bir arazinin tarıma elverişli hale getirilmesi;
5. Arazinin üzerine veya altına inşaat yapılması;
6. Arazinin parsellenmek suretiyle arsalar haline getirilmesi.
Mevzii ve ferdi tadilat:
Madde 65 - Binaların gayrisafi iratlarında ve arazi ve arsaların kıymetle-
rinde 63 üncü maddenin 1 inci bendinde yazılı nispette vuku bulan artma veya
eksilme sebebiyle yapılacak tadilat mevzii veya ferdi olur.
Bir şehir, kasaba veya köyün tamamında, mevcut bina ve arazi için yapılacak
tadilat mevziidir. Münferit mükelleflerin arazisi veya binaları için yapılan ta-
dilat ferdidir.
Mevzii tadilat kararı:
Madde 66 - Mevzii tadilat yapılabilmesi için:
1. İlgili bir veya birkaç mükellefin veya vergi dairesinin mevzii tadilat
isteğinde bulunması,
2. Şehir ve kasabalardaki tadilat için belediye encümeninin, köylerdeki ta-
dilat için köy ihtiyar meclisinin, mevzii tadilatı gerektiren sebepleri muhtevi
olarak tanzim edeceği mazbata üzerine il idare kurulunca tadilatın lüzumuna ka-
rar verilmesi,
3. Maliye Bakanlığınca mevzii tadilatın yapılmasına izin verilmesi şarttır.
Ferdi tadilat isteği:
Madde 67 - Ferdi tadilat yapılabilmesi için ilgili mükellefin binası veya
arazisi için tadilat isteğinde bulunması gerekli ve kafidir.
Vergi daireleri ferdi tadilat isteğinde bulunamazlar.
Diğer tadilatın yapılması:
Madde 68 - 63 üncü maddenin 2 - 10 uncu bentlerinde yazılı hallerde tadilat
her hangi bir isteğe lüzum olmaksızın ya ilgili mükelleflerin bu halleri bildir-
meleri veya vergi dairesinin yoklama ile tesbit etmesi neticesinde yapılır.
İfraz ve birleştirme:
Madde 69 - Bir bina veya arazinin taksim veya ifraz edilmesi (Arazinin par-
sellenmek suretiyle arsalar haline getirilmesi hariç,) dolayısiyle yapılacak ta-
dilatta binanın gayrısafi iradı ve arazinin kıymeti yeniden takdir edilmeyip
vergide kayıtlı gayrısafi irat veya kıymet müfrez parçalar veya hisseler arasın-
da her parça veya hissenin yüz ölçümüne ve mevki ve şerefine göre taksim olunur.
63 üncü maddenin 10 uncu bendinde yazılı halde yapılacak tadilatta birleşti-
rilen bina ve araziye yeniden gayrısafi irat veya kıymet takdir edilmeyip her
birinin vergide kayıtlı gayrısafi irat veya kıymetleri toplanır ve bu toplam
birleştirilen bina ve arazinin gayrısafi irat veya kıymeti olur.
Birleştirilen parçalardan bir kısmının vergide kayıtlı gayrısafi irat veya
kıymeti bulunmadığı hallerde yalnız bu parça veya hisselere gayrısafi irat veya
kıymet takdir olunarak yukarıki fıkra gereğince işlem yapılır.
Yüz ölçümü fazla veya noksan tesbit edilen arazi:
Madde 70- Genel tahrir veya mevzii tadilatta arazinin yüz ölçümü noksan veya
fazla tahrir edilmiş olduğu sonradan meydana çıkarsa noksan yazıldığı anlaşılan
miktar kayıtlı yüz ölçümüne ilave, fazla yazıldığı anlaşılan miktar kayıtlı yüz
ölçümünden tenzil edilir ve arazinin kayıtlı kıymetinden beher metre kareye
isabet eden kıymet esas tutularak noksan veya fazlaya ait kıymetler tesbit ve
kayıtlı kıymete ilave veya mezkür kıymetten tenzil olunur.
Bu ilave ve tenziller dolayısiyle noksan veya fazla alındığı anlaşılan ver-
giler mükelleften tahsil veya kendisine iade edilir.
Tadilat neticelerinin uygulanması:
Madde 71 - Ferdi tadilat neticeleri tadilat taleplerinin yapıldığı, mevzii
tadilat neticeleri de, itiraz incelemelerinin bittiği yılı takip eden mali yıl-
dan başlıyarak uygulanır.
Ferdi tadilat, talebin yapıldığı mali yıl içinde bitirilemezse, ilerde belli
olacak matrahlara göre düzeltmeler yapılmak üzere, bina ve arazinin mevcut irat
ve kıymetleri tarha esas tutulur.
Bunlar dışındaki tadilatta tadil neticeleri:
1. Genel tahrirlerde mektum kalan bina ve arazi için genel tahririn yürürlü-
ğe girdiği mali yıldan,
Ve aşağıdaki hallerde:
2. Yeni inşaat için inşaatın hitam bulduğu veya inşaatın hitamından evvel
kısmen kullanılmaya başlanılmışsa her kısmın kullanılmasına başlandığı; binaya
sonradan sabit istihsal, asansör ve kalorifer tesisleri konulmuşsa bu tesislerin
konulmasının tamamlandığı;
3. 63 üncü maddenin 5 inci bendinde yazılı şekilde kullanış tarzı değişen
binalar için bu değişikliğin vuku bulduğu;
4. Muafiyeti sukut eden bina ve arazide muafiyetin sukut ettiği;
5. Yanan, yıkılan ve sair sebeplerle tamamen veya kısmen harap olan binalar-
da ve ifraz ve taksim edilen birleştirilen bina ve arazide bu olayların vuku
bulduğu;
6. Hal ve heyeti değişen arazide değişikliğin rastladığı;
7. Binanın mütemmimi durumunda olan arazinin mütemmimlik durumundan çıkması,
bir arazi ve arsanın bina mütemmimi durumuna girmesi hallerinde bu değişikliğin
vuku bulduğu;
tarihi takip eden mali yıldan başlıyarak yürürlüğe konulur.
DÖRDÜNCÜ KISIM
Takdir, Zirai Kazançlar ve Özel Komisyonları (1)
BİRİNCİ BÖLÜM
Takdir Komisyonu
Kuruluş:
Madde 72 - (Değişik: 4/12/1985 - 3239/5 md.)
Takdir Komisyonu; illerde defterdarın, ilçelerde malmüdürünün (müstakil ver-
gi dairesi olan ilçelerde ilgili vergi dairesi müdürünün) veya bunların tevkil
edecekleri memurların başkanlığı altında ilgili vergi dairesinin yetkili iki
memuru ile seçilmiş iki üyeden kurulur.
Arsalara ait asgari ölçüde birim değer tespitinde takdir komisyonu; belediye
başkanı veya tevkil edeceği memurun başkanlığı altında belediyenin yetkili bir
memuru ile tapu sicil müdürü veya tevkil edeceği bir memur ve ticaret odasınca
seçilmiş bir üye ile ilgili mahalle ve köyün muhtarından kurulur.
Araziye ait asgari ölçüde birim değer tespitinde takdir komisyonu, valinin
başkanlığı altında defterdar, Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığı il müdürü ile
il merkezlerindeki ticaret ve ziraat odalarından seçilmiş birer üyeden kurulur.
Takdir komisyonları daimi veya geçici olurlar. Daimi komisyonların nerelerde
kurulacağını Maliye ve Gümrük Bakanlığı belli eder.
Daimi komisyon bulunmayan yerlerde takdir işleri geçici komisyonlar tarafın-
dan görülür.
Üyelerin seçilmesi:
Madde 73 - (Değişik birinci fıkra: 30/12/1980-2365/9 md.) Üyeler, tüccarlar
için ticaret odasınca, diğer sanat ve meslek erbabı için bunların mensup olduk-
ları mesleki teşekküllerce kendi üyeleri arasından veya hariçten seçilir. Bu
teşekküller, Takdir Komisyonu Başkanının yazılı talebi üzerine en geç bir ay
içinde iki asil ve iki yedek üye seçmeye mecburdurlar. Bu mecburiyet zamanında
yerine getirilmezse üyeler mahallin en büyük mülkiye amiri tarafından seçilir.
(Değişik: 23/6/1982 - 2686/13 md.) Komisyon toplantılarını mükellefin sanat
veya meslek bakımından bağlı veya ilgili olduğu teşekkülden, servet takdiri
işlerinde ise yalnız Ticaret Odasından seçilen üyeler (Değişik: 30/5/1985 -
3210/2 md.) : Arsalara ait asgari ölçüde birim değerlerinin tespiti sırasında
ticaret odasından seçilen üye-
-----------------
(1) Madde başlığı, 30/12/1980 tarih ve 2365 sayılı Kununun 8 inci maddesiyle
değişik şeklidir.
lerden biri yerine ilgili mahalle veya köyün muhtarı) iştirak eder. Ticaret Oda-
sı ve mesleki teşekkül bulunmayan yerlerde bunlar tarafından seçilecek üyeler,
yukarıdaki esaslara göre belediyeler tarafından seçilir.
Komisyonlar kendilerine tahsis edilen dairede, yoksa, vergi dairesinde top-
lanır ve keyfiyet bir tutanakla tesbit olunur.
Komisyonların görevleri:
Madde 74 - (Değişik: 4/11/1985 - 3239/6 md.)
a) 72 nci maddenin birinci fıkrasına göre kurulan takdir komisyonunun görev-
leri şunlardır.
1. Yetkili makamlar tarafından istenilen matrah ve servet takdirlerini yap-
mak;
2. Vergi kanunlarında yazılı fiat, ücret veya sair matrah ve kıymetleri tak-
dir etmek (Bu gibi takdirler de takdir kararına bağlanır.)
Takdir komisyonu bu görevlerini yaparken takdir sebepleri bulunup bulunmadı-
ğını incelemez. Yalnız hatalı gördüğü muamelelerde, ilgili vergi dairesini yazı
ile ikaz etmeye mecburdur.
b) 72 nci maddenin ikinci fıkrasına göre kurulan takdir komisyonu: 1319 sa-
yılı Emlak Vergisi Kanununun 20 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca arsalar
için her mahalle ve arsa sayılacak parsellenmemiş arazide her köyün cadde, so-
kak veya değer bakımından farklı bölgeleri (Turistik bölgelerde değer bakımın-
dan farklı olanlar ilgili valilerce tespit edilecek pafta, ada veya parsel) iti-
bariyle asgari ölçüde birim değer tespit etmekle görevlidir.
c) 72 nci maddenin üçüncü fıkrasına göre kurulan takdir komisyonu: 1319 sa-
yılı Emlak Vergisi Kanununun 20 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca her il
veya ilçe için arazinin cinsi (Kıraç, taban ve sulak) itibariyle asgari ölçüde
birim değer tespit etmekle görevlidir.
(b) ve (c) fıkralarına göre yapılacak değer tespitinde, Emlak Vergisi Kanu-
nunun 31 inci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan normlardan ve bu maddeye
göre hazırlanmış bulunan tüzük hükümleri ile gerektiğinde bilirkişiden yararla-
nılır.
Komisyonun yetkileri:
Madde 75 - (Değişik birinci fıkra: 4/12/1985 - 3239/7 md.) 72 nci maddenin
birinci fıkrasına göre kurulan takdir komisyonu 74 üncü maddedeki görevleri do-
layısıyla bu Kanunda yazılı inceleme yetkisine haizdir.
(Değişik: 30/12/1980 - 2365/10 md.) Komisyon, servetleri, sınai hakları ve
telif haklarını, imtiyazları, madenleri, mücevheratı, eski eserleri ve sanat
eserlerini değerlemede bilirkişiye müracaat edebilir.
(Ek fıkra: 4/12/1985 - 3239/7 md.) 72 nci maddenin ikinci ve üçüncü fıkrala-
rına göre kurulan takdir komisyonları 79 uncu maddede yazılı yetkileri haizdir.
Beyana bağlılık:
Madde 76 - Mükellefin evvelce beyan ettiği bir matraha ait olan takdir işle-
rinde, takdir olunan matrah mükellefin beyanından düşük olamaz.
İKİNCİ BÖLÜM
Tahrir Komisyonu
Madde 77 - (Mülga: 29/7/1970 - 1319/41 md.)
Madde 78 - (Mülga: 29/7/1970 - 1319/41 md.)
Yetki:
Madde 79 - Tahrir komisyonları:
1. İradı veya kıymeti tahmin edilecek binaları ve araziyi gezebilirler;
2. Mükelleflerden ve kiracılardan gayrimenkulün genel durumu, kullanış tar-
zı, kira veya hasılat miktarı ve tahmine yarıyacak sair lüzumlu malümatı istiye-
bilirler;
3. Lüzumlu gördükleri malümatı, muhtar ve ihtiyar meclisleri, ticaret ve ta-
rım odaları, belediyeler ve noterler gibi resmi veya yarı resmi teşekküllerle
özel teşekküller ve şahıslardan istiyebilirler;
4. Fabrika, değirmen ve imalathanelerin iratlarının takdirinde içlerinde bu-
lunan sabit istihsal tesislerinin kıymetlerini tesbit için lüzum gördükleri tak-
dirde bilirkişiye müracaat edebilirler.
Çalışma saatleri dışında veya tatil günlerinde, bina ve arazi, bunları işgal
edenlerin muvafakati olmaksızın gezilemez. Binaların gezilmesi sırasında, komis-
yon başkan ve üyeleri, ev halkının rahatsız edilmemesine dikkat etmiye mecbur-
durlar.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Tadilat Komisyonları
Görev ve kuruluş:
Madde 80 - Gerek binalarda, gerek arazide tadilat üçer kişilik "tadilat ko-
misyonları" tarafından yapılır.
Bu komisyonlar, mahallin en büyük mülkiye memurunun vergi dairesi müdürü
olmıyan gelir memurları arasından seçeceği bir başkan ile iki üyeden kurulur.
Lüzum görülen yerlerde birden fazla tadilat komisyonu kurulması caizdir.
Üyelerin seçilmesi:
Madde 81 - Tadilat komisyonlarına girecek üyeler:
1. Belediye sınırı içinde bulunan yerler için, belediye meclislerince biri
kendi üyeleri arasından veya dışardan, diğeri tadilat yapılacak bina ve arazinin
bulunduğu şehir ve kasaba halkı arasından;
2. Belediye teşkilatı olmıyan yerlerde köy ihtiyar meclisince biri kendi
üyeleri, diğeri köy halkı arasından,
Seçilir.
Belediyeler ve belediye teşkilatı bulunmıyan köy ihtiyar meclisleri mahallin
en büyük mülkiye memurunun yapacağı tebliğden başlıyarak en geç bir ay içinde
tadilat komisyonuna girecek üyeleri ve onların bir misli yedek üyeleri seçmeye
ve adlarını en büyük mülkiye memuruna bildirmeye mecburdurlar.
Yetki:
Madde 82 - Tahrir komisyonlarının haiz olduğu yetkileri tadilat komisyonları
da haizdirler.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Zirai Kazançlar İl ve Merkez Komisyonları ile Özel Komisyonlar (1)
Zirai Kazançlar İl Komisyonu:
Madde 83 - (Değişik: 30/12/1980-2365/11 md.)
Zirai Kazançlar İl Komisyonu valinin başkanlığında defterdar, gelir müdürü,
ziraat müdürü, veteriner müdürü, il merkezindeki ziraat bankası şube müdürü ve
--------------
(1) Madde başlığı, 30/12/1980 tarih ve 2365 sayılı Kanunun 11 inci maddesi ile
değişik şeklidir.
seçilmiş üç üyeden kurulur. Ormancılığa ilişkin konuların görüşülmesinde komis-
yona veteriner müdürü yerine orman işletme müdürü veya tevkil edeceği bir tem-
silci katılır.
Üyelerin seçilmesi:
Madde 84 - (Değişik: 23/6/1982 - 2686/15 md.)
Zirai Kazançlar İl Komisyonunun seçilmiş üyelerinden ikisi il ziraat odasın-
dan, biri de bu ile bağlı ilçe ziraat odalarından il ziraat odasınca seçilir.
Ziraat odası, valinin yazılı tebliği üzerine en geç bir ay içinde komisyon
üyelerini ve aynı sayıda yedek üyeyi seçerek adlarını valiye bildirir.
Üyeler bu süre içinde seçilip bildirilmedikleri takdirde vali tarafından se-
çilir.
Ziraat odası bulunmayan yerlerde bunların seçeceği üyeler, aynı esaslar dai-
resinde belediyelerce seçilir.
Zirai kazançlar merkez komisyonu:
Madde 85 - (Değişik: 23/6/1982 - 2686/16 md.)
Zirai Kazançlar Merkez Komisyonu, Maliye Bakanlığı Müsteşarının Başkanlığın-
da; Gelirler Genel Müdürü ile Gelirler Genel Müdürlüğünün iki, Tarım ve Orman
Bakanlığının üç, Ziraat Odaları Birliğinin üç ve Devlet Üretme Çiftlikleri Genel
Müdürlüğünün bir temsilcisinden kurulur.
Başkanın mazereti halinde komisyona, başkanın, üyelerden veya hariçten tev-
kil edeceği kimse başkanlık eder.
Komisyonların yetkileri:
Madde 86 - Zirai kazançlar il ve merkez komisyonları kamu idare ve müessese-
leri ile Devlet ekonomi kurumlarından ve görevlerinin gerektirdiği sair gerçek
ve tüzelkişilerden her türlü bilgileri istiyebilirler. Gerekli gördükleri hal-
lerde bilirkişilere inceleme de yaptırabilirler.
Bilgi istemede 148 inci maddenin ikinci fıkrası hükümleri uygulanır.
Komisyonlarca bu hükümlere göre istenilen bilgileri vermiyenler ve bilirki-
şiliği kabul ettikleri halde gerekli incelemeleri yapmıyanlar hakkında 361 inci
madde hükmü uygulanır.
Mükerrer Madde 86 - (Ek:30/12/1980-2365/13 md; Mülga: 23/6/1982-2686/53 md.)
BEŞİNCİ BÖLÜM
Müşterek Hükümler
Komisyonlara seçilecek üyelerde aranacak vasıflar:
Madde 87 - (Değişik birinci fıkra: 30/12/1980 - 2365/14 md.) Takdir, tadi-
lat ve zirai kazançlar il komisyonları ile özel komisyonlara, memurların dışın-
da, seçilecek kimselerde aşağıdaki vasıflar aranır:
1. İyi ahlak sahibi olmak ve ikamet ettiği veya iş gördüğü muhitin emniyet
ve itimadını kazanmış bulunmak;
2. Kamu hizmetlerinden memnu olmamak ve medeni haklardan ıskat edilmiş bu-
lunmamak;
3. Ağır hapis veya şeref ve haysiyeti muhil bir suçtan dolayı hapis cezasiy-
le hükümlü olmamak;
4. Vergi kaçakçılığından dolayı cezalandırılmış olmamak;
5. (Değişik: 30/12/1980 - 2365/14 md.) Takdir ve özel komisyonlara seçile-
ceklerde, ayrıca 30 yaşını bitirmiş olmak;
6. (Değişik: 30/12/1980-2365/14 md.) Tadilat ve zirai kazançlar il komisyon-
larına seçileceklerde ayrıca mensup olduğu şehir veya kasabanın iktisadi şartla-
rına ve emlak ve ziraat işlerine vukufu olmak ve yirmibeş yaşını bitirmiş bulun-
mak;
7. (Mülga: 30/12/1980-2365/14 md.)
Yemin:
Madde 88 - Bu kısımda yazılı komisyonlara seçilen üyeler ve tahrir komisyonu
başkanları şehir ve kasabalarda idare heyeti, köylerde ihtiyar meclisi huzurunda
aşağıda yazılı şekilde yemin ederler:
"Komisyonda çalışacağım süre zarfında tam manasiyle vicdan ve kanaatim icap-
larına tabi kalacağıma; hiçbir sebep ve tesir altında adaletten ve doğruluktan
ayrılmıyacağıma, gerek Devlet gerek mükellef haklarını bir tutacağıma, takdir ve
tahminlerde her hangi bir tarafa temayül suretiyle görevimi kötüye kullanmıyaca-
ğıma namusum üzerine yemin ederim."
Nisap:
Madde 89 - (Değişik: 30/12/1980-2365/15 md.)
Bu kısımda yazılı komisyonlar üye tam sayısının çoğunluğu ile toplanır ve
çoğunlukla karar verirler. Oyların eşitliği halinde başkanın bulunduğu taraf ço-
ğunlukta sayılır.
Devam:
Madde 90 - Komisyon toplantılarında her hangi bir sebeple olursa olsun bulu-
namıyacağı anlaşılan üyenin yerine yedek üye davet olunur.
Seçilmiş üyelerden, mücbir sebebe dayanmaksızın, üç mütaakıp toplantıya gel-
miyenler istifa etmiş sayılarak yerlerine yedek üye asil üye olarak getirilir.
Mücbir sebep veya mezuniyetle devam edemiyecek olan asil üyeye yedek üye ve-
kalet eder.
(Dördüncü fıkra mülga: 30/12/1980-2365/16 md.)
Görev süresi:
Madde 91 - Tahrir komisyonları başkan ve üyelerinin görevleri genel tahrir
bitinceye kadar devam eder.
Takdir, tadilat ve zirai kazançlar il komisyonlarına seçilen üyelerin görev
süresi üç yıldır. Bunları seçen daire, meclis ve mesleki teşekküllerin seçimle-
rinin yenilenmesi bu üyelerin görev sürelerini kısaltmaz.
Süreleri dolanların yeniden seçilmesi caizdir.
Ücretler:
Madde 92 - (Değişik: 23/6/1982-2686/17 md.)
Bu kısımda yazılı komisyonlarla ortalama kar hadlerini tespit eden özel ko-
misyonlar ve uzlaşma komisyonlarının (Zirai Kazançlar Merkez Komisyonu, Ortalama
Kar Hadleri Merkez Komisyonu, Merkez Uzlaşma Komisyonları ile Gelir Vergisi Ka-
nununun 31 nci maddesinde zikredilen yönetmelik hükümlerine göre kurulan komis-
yon hariç) Başkan ve üyelerine bu komisyonlardaki görevleri dolayısıyla mahalli
defterdarlığın teklifi üzerine Maliye Bakanlığınca tayin olunacak miktarda ücret
verilir.
Zirai Kazançlar Merkez Komisyonu, Ortalama Kar Hadleri Merkez Komisyonu,
Merkez Uzlaşma Komisyonları ile Gelir Vergisi Kanununun 31 nci maddesinde zikre-
dilen yönetmelik hükümlerine göre kurulan Komisyonun Başkan ve Üyelerine bu ko-
misyonlardaki çalışmaları dolayısıyla verilecek ücret Maliye Bakanlığının tekli-
fi üzerine Bakanlar Kurulu kararıyla tayin olunur.
BEŞİNCİ KISIM
Tebliğler
BİRİNCİ BÖLÜM
Tebliğ Esasları ve Muhataplar
Tebliğ esasları:
Madde 93 - Tahakkuk fişinden gayri, vergilendirme ile ilgili olup, hüküm
ifade eden bilümum vesikalar ve yazılar adresleri bilinen gerçek ve tüzel kişi-
lere posta vasıtasiyle ilmühaberli taahhütlü olarak, adresleri bilinmiyenlere
ilan yolu ile tebliğ edilir.
Şu kadar ki, ilgilinin kabul etmesi şartiyle, tebliğin daire veya komisyon-
da yapılması caizdir.
Tebliğ yapılacak kimseler:
Madde 94 - Tebliğ mükelleflere, bunların kanuni temsilcilerine, umumi vekil-
lerine veya vergi cezası kesilenlere yapılır.
Tüzel kişilere yapılacak tebliğ, bunların başkan, müdür veya kanuni temsil-
cilerine, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmıyan teşekküllerde bun-
ları idare edenlere veya temsilcilerine yapılır. Tüzel kişilerin mütaaddit mü-
dür veya temsilcisi varsa tebliğin bunlardan birine yapılması kafidir.
(Ek: 30/12/1980 - 2365/18 md.) Tebliğ, kendisine tebligat yapılacak kimsenin
bulunmaması halinde ikametgah adresinde bulunanlardan veya işyerlerinde memur ya
da müsdahdemlerinden birine yapılır. (Muhatap yerine bu şekilde kendisine tebliğ
yapılacak kimsenin görüşüne nazaran 18 yaşından aşağı olmaması ve bariz bir
surette ehliyetsiz bulunmaması gerekir.)
Veli, vasi ve kayyımlara tebliğ:
Madde 95 - Mükellef yerine geçen veli, vasi veya kayyım gibi vergi sorumlu-
su birden fazla olursa, tebliğ bunlardan yalnız birine yapılabilir.
Şayet tebliğin mevzuu olan işe ayrı bir vasi veya kayyım bakmakta ise, teb-
liğ bunlara yapılır.
Vasıtalı tebliğ:
Madde 96 - Kara, deniz, hava ve jandarma eratına yapılacak tebliğler kıta
komutanı veya müessese amiri gibi en yakın üst vasıtasiyle yapılır. Bu evrakı
derhal tebliğ olunacak kimseye vermediği takdirde üst tazminle mahküm olur. Bu
cihetin tebliğ evrakında yazılı olması şarttır.
Yabancı memlekette bulunanlara tebliğ:
Madde 97 - Yabancı memlekette bulunanlara tebliğ o memleketin yetkili maka-
mı vasıtasiyle yapılır. Bunun için anlaşma varsa veya o memleketin kanunları
müsait ise o yerdeki Türk siyasi memuru veya konsolosu tebliğin yapılmasını yet-
kili makamdan ister.
Kendisine tebliğ yapılacak kişi Türk vatandaşı ise tebliğ Türk siyasi memu-
ru veya konsolosu vasıtasiyle de yapılabilir.
Yabancı memleketlerde bulunan kimselere tebliğ olunacak evrak, tebligatı çı-
karan merciin bağlı bulunduğu Bakanlık vasıtasiyle Dışişleri Bakanlığına, oradan
da Türkiye elçilik veya konsolosluğuna gönderilir.
Yabancı memlekette resmi görevle bulunan Türk memurlarına tebliğ Dışişleri
Bakanlığı vasıtasiyle yapılır.
Yabancı memlekette bulunan askeri şahıslara yapılacak tebliğ, bağlı bulun-
dukları kara, deniz, hava kuvvetleri komutanlıklariyle Jandarma Genel Komutan-
lığı vasıtasiyle yapılır.
Kamu idare ve müesseselerine tebliğ:
Madde 98 - Kamu idare ve müesseselerine yapılacak tebliğ, bu idare ve
müesseselerin en büyük amirlerine veya bunların muavinlerine veya en büyük
amirin yetkili kılacağı memurlara yapılır.
İKİNCİ BÖLÜM
Posta ile Tebliğ Usulü
Kapalı zarf esası:
Madde 99 - Posta ile tebliğde tebliğ edilecek vesika kapalı bir zarf içinde
postaya verilir. Bunun için, şekilleri Maliye Bakanlığınca tesbit edilen özel
zarflar kullanılır.
Bilinen adreslere tebliğ:
Madde 100 - Bilinen adrese gönderilen mektuplar posta idaresince muhatabı-
na teslim edildiği tarihte tebliğ edilmiş sayılır.
Bilinen adresler:
Madde 101 - Bu kanuna göre bilinen adresler şunlardır:
1. Mükellef tarafından işe başlamada bildirilen adresler;
2. Adres değişikliğinde bildirilen adresler;
3. İşi bırakmada bildirilen adresler;
4. Vergi beyannamelerinde bildirilen adresler;
5. Yoklama fişinde tesbit edilen adresler;
6. (Değişik: 23/6/1982-2686/18 md.) Vergi mahkemesinde dava açma dilekçe-
lerinde ve cevaplarında gösterilen adresler;
7. Yetkili memurlar tarafından bir tutanakla tesbit edilen adresler (İlgi-
linin tutanakta imzası bulunmak şartiyle);
8. Bina ve arazi vergilerinde komisyonlarca tahrir varakalarında tesbit
edilen adresleri.
Mektupların gönderilmesinde bu adreslerden tarih itibariyle tebligat yapacak
makama en son olarak bildirilmiş veya bu makamca tesbit edilmiş olanı nazara
alınır.
Tebliğ evrakının teslimi:
Madde 102 - Tebliğ olunacak evrakı muhtevi zarf posta idaresince muhatabına
verilir ve keyfiyet muhatap ile posta memuru tarafından taahhüt ilmühaberine
tarih ve imza konulmak suretiyle tesbit olunur.
Muhatabın zarf üzerinde yazılı adresini değiştirmesinden dolayı bulunamamış
olması halinde posta memuru durumu zarf üzerine yazar ve mektup posta idaresin-
ce derhal tebliği yaptıran daireye geri gönderilir.
Muhatabın geçici olarak başka bir yere gittiği, bilinen adresinde bulunanlar
veya komşuları tarafından bildirildiği takdirde keyfiyet ve beyanda bulunanın
kimliği tebliğ alındısına yazılarak altı beyanı yapana imzalatılır. İmzadan im-
tina ederse, tebliği yapan bu ciheti şerh ve imza eder ve tebliğ edilemiyen ev-
rak çıkaran mercie iade olunur.
Bunun üzerine tebliği çıkaran merci tarafından tayin olunacak münasip bir
süre sonra yeniden tebliğ çıkarılır. İkinci defa çıkarılan tebliğ evrakı da ay-
nı sebeple tebliğ edilemiyerek iade olunursa tebliğ ilan yolu ile yapılır.
Muhatap imza edecek kadar yazı bilmez veya her hangi bir sebeple imza edemi-
yecek durumda bulunursa sol elinin baş parmağı bastırılmak suretiyle tebliğ olu-
nur.
Muhatap tebelluğdan imtina ederse tebliğ edilecek evrak önüne bırakılmak
suretiyle tebliğ edilir.
Yukarıdaki fıkralarda yazılı işlemler komşularından bir kişi veya muhtar
veya ihtiyar heyeti üyelerinden biri veyahut bir zabıta memuru huzurunda icra
ve keyfiyet taahhüt ilmühaberine yazılarak tarih ve imza vaz'edilmek ve hazır
bulunanlara da imzalatılmak suretiyle tesbit olunur.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
İlan Yoliyle Tebliğ Usulü
Tebliğin ilanla yapılacağı haller:
Madde 103 - Aşağıda yazılı hallerde tebliğ ilan yoliyle yapılır.
1. Muhatabın adresi hiç bilinmezse;
2. Muhatabın bilinen adresi yanlış veya değişmiş olur ve bu yüzden gönde-
rilmiş olan mektup geri gelirse;
3. Başkaca sebeplerden dolayı posta ile tebliğ yapılmasına imkan bulunmazsa;
4. Yabancı memleketlerde bulunanlara tebliğ yapılmasına imkan bulunmazsa.
İlanın şekli:
Madde 104 - İlan aşağıda yazılı şekilde yapılır:
1. İlan ilgili vergi dairesinin bulunduğu yerin belediye sınırları içinde
çıkan bir veya daha fazla gazetede yayınlanır. Gazete çıkmıyan yerlerde mütat
vasıtalarla yapılır.
2. İlan yazısı tebliğ yapan dairenin ilan koymaya mahsus mahalline asılır
ve bir sureti mükellefin bilinen son adresinin bağlı olduğu muhtarlığa gönderi-
lir.
3. (Değişik: 30/12/1980-2365/19 md.) İstanbul Belediye sınırları dışındaki
yerlerde ilan yolu ile yapılan tebliğin konusu yüz milyon (Bir milyar) lirayı
aşan vergi veya vergi cezasına taalluk ettiği takdirde ilan ayrıca Ankara ve
İstanbul'da çıkan bir gazete ile yayınlanır. (1)
Tebliğ olunacak evrakın örnekleri yabancı memlekette bulunan mükellefin bi-
linen adresine ayrıca posta ile gönderilir.
İlanın muhteviyatı:
Madde 105 - İlanlarda, tebliğin ilgili bulunduğu vergiler gösterilmek sure-
tiyle adları (Tüzel kişilerde unvanları) yazılı muhataplara aşağıdaki hususlar
ihtar olunur:
1. İlan tarihinden başlıyarak bir ay içinde ilanı yapan makama bizzat veya
bilvekale müracaat etmeleri veyahut taahhütlü mektup veya telgrafla açık adres-
lerini bildirmeleri;
2. Kendilerine süre ile kayıtlı resmi tebliğ yapılacağı.
İlanın neticeleri:
Madde 106 - İlan üzerine bizzat veya bilvekale müracaat edenlere, yerinde,
adres bildirenlere ise posta ile tebliğ yapılır.
Posta ile yapılan bu tebliğ hakkında da 100 üncü madde hükmü cari olur.
----------------
(1) Bu bentte yeralan miktar 26/12/1993 tarih ve 3946 sayılı Kanun ile 1/1/1993
tarihi itibariyle geçerli olan hadde yükseltilmiş 15/12/1995 tarih ve
95/7595 sayılı Kararname ile 1/1/1996 tarihinden geçerli olmak üzere tespit
edilen miktar ise, metne parantez içinde siyah punto ile işlenmiştir. Daha
önce Kararname ile yapılan değişiklik için bu Kanun'un sonundaki
"KARARNAMELER İLE YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER CETVELİ"ne bakınız.
İlan tarihinden başlıyarak bir ay içinde ne vergi dairesine müracaat yapmış
ve ne de adresini bildirmiş olanlara bir ayın sonunda tebliğ yapılmış sayılır.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Tebliğlere Ait Türlü Hükümler
Memur vasıtasiyle tebliğ:
Madde 107 - (Değişik birinci fıkra: 30/12/1980-2365/20 md.) Maliye Bakanlığı
tebliğleri posta yerine memur vasıtasıyla da yaptırmaya yetkilidir.
Bu madde hükmünün uygulanmasında da bu kısımdaki tebliğ esaslarına uyulur.
Hatalı tebliğler:
Madde 108 - (Değişik: 23/6/1982-2686/19 md.)
Tebliğ olunan vesikalar, esasa müessir olmayan şekil hatalarından dolayı
hukuki kıymetlerini kaybetmezler; yalnız vergi ihbarı ile ilgili vesikalarda mü-
kellefin adının, verginin nevi veya miktarının, vergi mahkemesinde dava açma
süresinin hiç yazılmamış olması veyahut bu vesikaların görevli bir makam tara-
fından tanzim edilmemiş bulunması vesikayı hükümsüz kılar.
Tebliğ yerine geçen muameleler:
Madde 109 - Verginin tarh ve tahakkukunda tebliğ yerine geçen muameleler
hakkındaki hükümler mahfuzdur.
Ücret ve kazançları götürü usulde tesbit edilen tüccar, hizmet ve serbest
meslek erbabının vergileri, tarh zamanında bu mükelleflerin bağlı oldukları ver-
gi dairesine müracaatla ibraz edecekleri vergi karnelerine yazılmak suretiyle
tarh ve tebliğ olunur.
Vergi karneye yazıldığı tarihte tebliğ edilmiş sayılır.
Yukarıdaki hükme riayet etmiyenlerin vergileri (251 inci madde hükmüne giren
mükellefler hariç) bu kanunun umumi hükümleri dairesinde yoklama fişine dayanı-
larak tarh ve tebliğ olunur.
ALTINCI KISIM
Vergi Alacağının Kalkması
BİRİNCİ BÖLÜM
Ödeme
Verginin ödeneceği daire:
Madde 110 - Vergi borcu, mükellefin bu bakımdan bağlı olduğu vergi dairesine
ödenir.
Mükellef vergi borcunun vergi dairesinin bulunduğu belediye sınırlarının dı-
şındaki vergi dairelerine de yatırabilir. Bu takdirde ödemenin hangi vergi dai-
resi hesabına yapıldığının bildirilmesi şarttır.
Ödeme zamanı:
Madde 111 - Vergi, kanunlarında gösterilen süreler içinde ödenir.
Ödeme süresinin son günü verginin vadesi tarihidir.
Bu kanunun 15, 17 ve 342 nci maddelerinin uygulanması dolayısiyle sürenin
uzaması halinde vade uzayan sürenin bittiği gündür.
Beyannamenin posta ile gönderilmesi halinde, beyan edilen vergi tahakkuk
işleminin bitmesi beklenmeksizin vadesinde ödenir.
KANUNLAR, ŞUBAT 1990 (Ek - 5)
500 den fazla mükellefi olan vergi dairelerine para yatırmak bakımından mü-
kelleflere, vadenin bitmesini takip eden tarihten başlıyarak 15 gün içinde gün
belli etmiye Maliye Bakanlığı yetkilidir.
Bu suretle belli edilen günler verginin vadesi yerine geçer.
Özel ödeme zamanları:
Madde 112 - (Değişik: 4/12/1985 - 3239/8 md.)
1. İkmalen, re'sen veya idarece tarh olunan vergiler taksit zamanlarından
evvel tahakkuk etmişse taksit süreleri içinde; taksit süreleri kısmen veya tama-
men geçtikten sonra tahakkuk etmişse; geçmiş taksitler, tahakkuk tarihinden baş-
layarak bir ay içinde ödenir.
2. Memleketi terk ve ölüm gibi mükellefiyetin kalkmasını mucip haller dola-
yısıyla beyan üzerine tarh olunan vergiler, beyanname verme süreleri içinde
ödenir.
Mükellefin, vadeleri mezkür süreden sonra gelen vergileri de aynı süre için-
de alınır.
Memleketi terk edenlerin, ölenlerin veya benzeri haller dolayısıyla mükelle-
fiyetleri kalkanların ikmalen, re'sen veya idarece tarh olunan vergileri tahak-
kuk tarihinden başlayarak bir ay içinde ödenir.
Bu fıkrada yazılı tahsil süreleri Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında
Kanun mucibince teminat gösterildiği takdirde, Vergi Kanunu ile belli taksit
zamanına kadar ve taksit zamanı geçmiş ise üç ay uzatılır.
3. Vergi mahkemesinde dava açma dolayısıyla 2577 sayılı İdari Yargılama
Usulü Kanununun 27 nci maddesinin 8 numaralı bendi gereğince tahsili durduru-
lan vergilerden taksit süreleri geçmiş olanlar, vergi mahkemesi kararına göre
hesaplanan vergiye ait ihbarnamenin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde
ödenir. Ayrıca ikmalen, re'sen veya idarece yapılan tarhiyatlarda : (1)
a) Dava konusu yapılmaksızın kesinleşen vergilere, kendi vergi kanunlarında
belirtilen ve tarhiyatın ilgili bulunduğu döneme ilişkin normal vade tarihinden
itibaren, son yapılan tarhiyatın tahakkuk tarihine kadar;
b) Dava konusu yapılan vergilerin ödeme yapılmamış kısmına, kendi vergi
kanunlarında belirtilen ve tarhiyatın ilgili bulunduğu döneme ilişkin normal
vade tarihinden itibaren, yargı organı kararının tebliğ tarihine kadar;
Geçen süreler için 6183 sayılı Kanuna göre tespit edilen gecikme zammı ora-
nında gecikme faizi uygulanır. Gecikme faizi de aynı süre içinde ödenir. Gecikme
faizinin hesaplanmasında ay kesirleri nazara alınmaz.
Uzlaşılan vergilerde gecikme faizi; uzlaşılan vergi miktarına, (a) fıkrasın-
da belirtilen tarihten itibaren uzlaşma tutanağının imzalandığı tarihe kadar ge-
çen süre için uygulanır.
Dava açılması nedeniyle tahsili duran vergi ve cezalar mükellefler tarafın-
dan istenildiği takdirde davanın devamı sırasında da kısmen veya tamamen ödene-
bilir.
İKİNCİ BÖLÜM
Zamanaşımı ve Terkin
Zamanaşımının mahiyeti:
Madde 113 - Zamanaşımı, süre geçmesi suretiyle vergi alacağının kalkmasıdır.
Zamanaşımı, mükellefin bu hususta bir müracaatı olup olmadığına bakılmaksı-
zın hüküm ifade eder.
---------------------
(1) Bu bentte öngörülen gecikme faizinin 1/1/1986 tarihinden önceki vergilendir-
me dönemlerine ait tarhlara uygulanamayacağı Danıştay İçtihadı Birleştirme
Kurulunun 3/7/1989 tarih ve E. 1988/5, K. 1989/3 sayılı kararıyla kararlaş-
tırılmıştır.
Zamanaşımı süreleri:
Madde 114 - Vergi alacağının doğduğu takvim yılını takip eden yılın başın-
dan başlıyarak beş yıl içinde tarh ve mükellefe tebliğ edilmiyen vergiler za-
manaşımına uğrar.
Şu kadar ki, vergi dairesince matrah takdiri için takdir komisyonuna başvu-
rulması zamanaşımını durdurur. Duran zamanaşımı mezkür komisyon kararının vergi
dairesine tevdiini takip eden günden itibaren işlemeye devam eder.
(Ek: 4/12/1985 - 3239/9 md.) Yatırım İndirimi uygulamasında yatırımcının ya-
tırım veya işletme döneminde öngörülen özel şartları ihlal etmesi halinde, za-
manaşımı bu şartların ihlal edildiği yılı takip eden yıl başından itibaren baş-
lar.
(Değişik: 4/12/1985 - 3239/9 md.) Damga vergisine tabi olup vergi ve cezası
zamanaşımına uğrayan evrakın hükmünden tarh zamanaşımı süresi dolduktan sonra
faydalanıldığı takdirde mezkür evraka ait vergi alacağı yeniden doğar.
Verginin terkini:
Madde 115 - Yangın, yer sarsıntısı, yer kayması, su basması, kuraklık, don,
muzir hayvan ve haşarat istilası ve bunlara benzer afetler yüzünden:
1. Varlıklarının en az üçte birini kaybeden mükelleflerin bu afetlerin zarar
verdiği gelir kaynakları ile ilgili bulunan vergi borçları ve vergi cezaları;
2. Mahsullerinin en az üçte birini kaybeden mükelleflerin, afete maruz arazi
için zararın tahakkuk ettiği hasat ve devşirme zamanına tesadüf eden yıla ait
olarak tahakkuk ettirilen Arazi Vergisi borçları ve vergi cezaları;
Maliye Bakanlığınca zararla mütenasip olmak üzere, kısmen veya tamamen ter-
kin olunur.
Zarar derecesini ve ilgili bulunduğu gelir kaynağını mahalli idare heyetleri
yaptıracağı tahkikat üzerine tesbit eder.
Tahakkuktan vazgeçme:
Mükerrer Madde 115 - (Ek: 4/12/1985 - 3239/10 md.)
İkmalen, re'sen veya idarece tarh edilen vergi ve bunlara ilişkin cezaların
toplam miktarı 25.000 (250.000) lirayı, 25.000 (250.000) lira dahil aşmaması ve
tahakkukları için yapılacak giderlerin bu miktardan fazla olacağının tespiti
halinde, Maliye Bakanlığınca belirlenecek usul ve esaslar dahilinde tahakkuk-
larından vazgeçilebilir.(1)
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Vergi Hatalarını Düzeltme
Vergi hatası:
Madde 116 - Vergi hatası, vergiye mütaallik hesaplarda veya vergilendirmede
yapılan hatalar yüzünden haksız yere fazla veya eksik vergi istenmesi veya alın-
masıdır.
Hesap hataları:
Madde 117 - Hesap hataları şunlardır:
1. Matrah hataları: Vergilendirme ile ilgili beyanname, tahakkuk fişi, ih-
barname, tekalif cetveli ve kararlarda matraha ait rakamların veya indirimlerin
eksik veya fazla gösterilmiş veya hesaplanmış olmasıdır.
2. Vergi miktarında hatalar: Vergi nispet ve tarifelerinin yanlış uygulan-
ması, mahsupların yapılmamış veya yanlış yapılmış olması, birinci bentte yazılı
vesikalarda verginin eksik veya fazla hesaplanmış veya gösterilmiş olmasıdır.
----------------------
(1) Bu maddede yeralan miktarlar, 26/12/1993 tarih ve 3946 sayılı Kanun ile
1/1/1993 tarihi itibariyle geçerli olan hadde yükseltilmiş 16/12/1997 tarih
ve 23202 Mük.sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 9/12/1997 tarih ve 97/10345
sayılı Bak.Kur.Kararı ile 1/1/1998 tarihinden geçerli olmak üzere tespit
edilen miktarlar ise, metne parantez içinde siyah punto ile işlenmiştir.
Daha önce yapılan değişiklik için bu Kanun'un sonundaki "ÇEŞİTLİ MEVZUAT
İLE YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER CETVELİ"ne bakınız.
3. Verginin mükerrer olması: Aynı vergi kanununun uygulanmasında belli bir
vergilendirme dönemi için aynı matrah üzerinden bir defadan fazla vergi isten-
mesi veya alınmasıdır.
Vergilendirme hataları:
Madde 118 - Vergilendirme hataları şunlardır:
1. Mükellefin şahsında hata: Bir verginin asıl borçlusu yerine başka bir
kişiden istenmesi veya alınmasıdır;
2. Mükellefiyette hata: Açık olarak vergiye tabi olmıyan veya vergiden muaf
bulunan kimselerden vergi istenmesi veya alınmasıdır;
3. Mevzuda hata: Açık olarak vergi mevzuuna girmiyen veya vergiden müstesna
bulunan gelir, servet, madde, kıymet, evrak ve işlemler üzerinden vergi istenme-
si veya alınmasıdır.
4. Vergilendirme veya muafiyet döneminde hata: Aranan verginin ilgili bu-
lunduğu vergilendirme döneminin yanlış gösterilmiş veya süre itibariyle eksik
veya fazla hesaplanmış olmasıdır.
Hataların meydana çıkarılması:
Madde 119 - Vergi hataları şu yollarla meydana çıkarılabilir:
1. İlgili memurun hatayı bulması veya görmesi ile;
2. Üst memurların yaptıkları incelemeler neticesinde hatanın görülmesi ile;
3. Hatanın teftiş sırasında meydana çıkarılması ile;
4. Hatanın vergi incelenmesi sırasında meydana çıkarılması ile;
5. Mükellefin müracaatı ile.
Düzeltme yetkisi ve reddiyat:
Madde 120 - Vergi hatalarının düzeltilmesine, ilgili vergi dairesi müdürü
karar verir.
Bu hatalar düzeltme fişine dayanılarak düzeltilir. Hatanın mükellef aleyhine
yapılmış olması halinde, fazla vergi aynı fişe dayanılarak terkin ve tahsil
olunmuş ise mükellefe reddolunur. Düzeltme fişinin bir nüshası, reddedilecek
miktarla müracaat edeceği muhasebe ve müracaat süresi zikredilmek suretiyle mü-
kellefe tebliğ edilir. Mükellef tebliğ tarihinden başlıyarak bir yıl içinde pa-
rasını geri almak üzere müracaat etmediği takdirde hakkı sakıt olur.
Re'sen düzeltme:
Madde 121 - (Değişik: 23/6/1982-2686/21 md.)
İdarece tereddüt edilmeyen açık ve mutlak vergi hataları re'sen düzeltilir.
Kendi aleyhlerine düzeltme yapılan kimselerin düzeltmeye karşı vergi mahkemesin-
de dava açma hakları mahfuzdur.
Düzeltme talebi:
Madde 122 - (Değişik: 23/6/1982 - 2686/22 md.)
Mükellefler, vergi muamelelerindeki hataların düzeltilmesini vergi dairesin-
den yazı ile isteyebilirler.
Bunların posta ile taahhütlü olarak gönderilmesi caizdir.
Düzeltme talebinin incelenmesi:
Madde 123 - (Değişik: 23/6/1982 - 2686/23 md.)
Vergi dairesinin ilgili servisi düzeltme talebini kendi mütalaasını da ilave
ederek, düzeltme merciine gönderir.
Düzeltme mercii talebi yerinde gördüğü takdirde, düzeltmenin yapılmasını em-
reder; yerinde görmediği takdirde, keyfiyet düzeltmeyi isteyene yazı ile tebliğ
olunur.
Şikayet yolu ile müracaat:
Madde 124 - (Değişik: 23/6/1982 - 2686/24 md.)
Vergi mahkemesinde dava açma süresi geçtikten sonra yaptıkları düzeltme ta-
lepleri reddolunanlar şikayet yolu ile Maliye Bakanlığına müracaat edebilirler.
Bu madde gereğince il özel idare vergileri hakında valiliğe ve belediye ver-
gileri hakkında belediye başkanlığına müracaat edilir.
Düzeltme şümulü:
Madde 125 - (Değişik: 23/6/1982-2686/25 md.)
Vergi mahkemesi, bölge idare mahkemesi ve Danıştaydan geçmiş olan muamele-
lerde vergi hataları bulunduğu takdirde, bu hatalar, yargı kararları kesinleşmiş
olsa bile, evvelki maddelerde yazılı usul dairesinde düzeltilebilir.Şu kadar ki;
düzeltmenin yapılabilmesi için hatalar hakkında anılan yargı mercileri tarafın-
dan bir karar verilmemiş olması şarttır.
Dülzeltmede zamanaşımı:
Madde 126 - 114 üncü maddede yazılı zamanaşımı süresi dolduktan sonra meyda-
na çıkarılan vergi hataları düzeltilemez. Şu kadar ki, düzeltme zamanaşımı süre-
si:
a) Zamanaşımı süresinin son yılı içinde tarh ve tebliğ edilen vergilerde ha-
tanın yapıldığı;
b) (Değişik: 23/6/1982-2686/26 md.) İlan yolu ile tebliğ edilip vergi mahke-
mesinde dava konusu yapılmaksızın tahakkuk eden vergilerde mükellefe ödeme emri-
nin tebliğ edildiği;
c) (Ek: 4/12/1985-3239/11 md.) İhbarname ve ödeme emri ilan yoluyla tebliğ
edilen vergilerde 6183 sayılı Kanuna göre hacizin yapıldığı;
Tarihten başlayarak bir yıldan aşağı olamaz.
YEDİNCİ KISIM
Yoklama ve inceleme
BİRİNCİ BÖLÜM
Yoklama
Maksat ve yetki:
Madde 127 - (Değişik: 4/12/1985-3239/12 md.)
Yoklamadan maksat, mükellefleri ve mükellefiyetle ilgili maddi olayları, ka-
yıtları ve mevzuları araştırmak ve tespit etmektir. Yoklamaya yetkili memurlar,
ayrıca vergi kanunlarının uygulanması ile ilgili olarak:
a) Maliye ve Gümrük Bakanlığınca belirlenmiş usuller dahilinde özel yetki
verilmiş olmak kaydıyla günlük hasılatı tespit etmek,
b) 3100 Sayılı Kanun kapsamına girip ödeme kaydedici cihaz kullanmak mecbu-
riyetinde olanların bu mecburiyete uyup uymadıklarını, bu cihazları belli edil-
miş esaslara göre kullanıp kullanmadıklarını ve günlük hasılatı tespit etmek,
c) Günü gününe kayıt yapılması zorunlu defterlerin iş yerlerinde bulunduru-
lup bulundurulmadığını, tasdikli olup olmadığını usulüne göre kayıt yapılıp ya-
pılmadığını, vergi kanunları uyarınca düzenlenmesi icap eden belgelerin usulüne
göre düzenlenip düzenlenmediği ile kullanılıp kullanılmadığını, faturasız mal
bulunup bulunmadığını, levha asma veya kullanma mecburiyetine uyulup uyulmadı-
ğını tespit etmek, kanuni defter ve belgeler dışında kalan ve vergi kaybının
bulunduğuna emare teşkil eden defter, belge ve delillerin tespit edilmesi halin-
de bunları almak,
d) Nakil vasıtalarını, Maliye ve Gümrük Bakanlığının belirliyeceği özel işa-
retle durdurmak ve taşıtta bulundurulması icap eden taşıt pulu, yolcu listesi,
fatura veya sevk irsaliyesi, yolcu bileti ile taşıma irsaliyelerinin muhtevası
ile taşınan yolcu ve malların miktar ve mahiyetlerini ölçmek, tartmak, saymak
suretiyle tespit etmek,
e) Taşıma irsaliyesi, sevk irsaliyesi ve faturanın taşıtta bulunmaması, ha-
linde bu belgelerin ibrazına kadar nakil vasıtalarını trafikten alıkoymak, taşı-
nan malın sahibi belli değilse tespitine kadar malı bekletmek ve muhafaza altına
almak, (Beklemeye ve muhafazaya alınan malların bozulmaya ve çürümeye maruz mal-
lar olması halinde derhal, diğer mallar ise üç ay sonra Maliye ve Gümrük Bakan-
lığının belli edeceği esaslar dahilinde tasfiye olunur.)
Yetkisini haizdirler.
Yukarıda sayılan yetkilerin hangilerinin ne şekilde ve hangi hallerde kul-
lanılacağını belirlemeye, yoklamaya yetkili olanların bu husustaki görev ve
yetkilerini sınırlamaya Maliye ve Gümrük Bakanlığı yetkilidir.
Yoklama ve denetimde görevli memurların görevlerini ifa sırasında, güvenlik-
lerinin sağlanmasına ilişkin esaslar Bakanlar Kurulunca belirlenir.
Yoklamaya yetkililer:
Madde 128 - Yoklama:
1. Vergi dairesi müdürleri;
2. Yoklama memurları;
3. Yetkili makamlar tarafından yoklama işi ile görevlendirilenler;
4. Vergi incelenmesine yetkili olanlar;
tarafından yapılır.
Hüviyet ibrazı mecburiyeti:
Madde 129 - Yoklama yapanların elinde yoklama yetkilerini gösteren fotoğraf-
lı resmi bir vesika bulunur.
Yoklama yapanlar bu vesikayı, kendilerinden sorulmasa bile, nezdinde yoklama
yapılan kimseye gösterirler.
Toplu yoklamalarda kolbaşının vesikayı ibraz etmesi kafidir.
Yoklama zaman:
Madde 130 - Yoklama her zaman yapılabilir.
Yoklamanın ne zaman yapılacağı ilgiliye haber verilmez.
Yoklama fişi:
Madde 131 - Yoklama neticeleri tutanak mahiyetinde olan "yoklama fişine"
geçirilir.
Bu fişler yoklama yerinde iki nüsha tanzim olunarak tarihlenir, bulunursa
nezdinde yoklama yapılan veya yetkili adamına imza ettirilir; bunlar bulunmaz
veya imzadan çekinirlerse keyfiyet fişe yazılır ve yoklama fişi polis, jandarma,
muhtar veya ihtiyar meclisi üyelerinden birine imzalatılır.
Yoklama neticelerinin bildirilmesi:
Madde 132 - Yoklama fişlerinin birinci nüshası yoklaması yapılan şahıs veya
yetkili adamına bırakılır. Bunlar bulunmazsa bilinen adresine 7 gün içinde posta
ile gönderilir.
Vergi karnesi alanlar hakkında yapılan yoklamalar ayrıca bu karneye işaret
olunur.
Yoklama fişlerinin ikinci nüshaları vergi dairesine tevdi olunur.
Toplu yoklama:
Madde 133 - Vergi uygulamalarının gerektirdiği hallerde münferit fiş yerine
yoklama cetvellerinin kullanılması ve neticelerin toplu olarak bu cetvellerde
gösterilmesi caizdir.
Yoklama cetvellerinin kullanılacağı halleri Maliye Bakanlığı belli eder.
Yoklama cetveli kullanılan hallerde ihtilaflı olaylar yoklama fişi mahiye-
tinde ayarı bir tutanakla tesbit olunur.
İKİNCİ BÖLÜM
Vergi İncelemeleri
Maksat:
Madde 134 - (Değişik birinci fıkra: 30/12/1980-2365/22 md.) Vergi inceleme-
sinden maksat, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak tespit etmek
ve sağlamaktır.
İncelemeye yetkili olanlar tarafından lüzum görüldüğü takdirde inceleme, iş-
letmeye dahil iktisadi kıymetlerin fiili envanterinin yapılmasına ve beyanname-
lerde gösterilmesi gereken unsurların tetkikına da teşmil edilebilir.Fiili en-
vanterin yapılmasının gerektirdiği ve incelemeyi yapan tarafından tasdik edilen
gi
derler Hazinece mükellefe ödenir.
İncelemeye yetkililer:
Madde 135 - (Değişik birinci fıkra: 24/6/1994-4008/3 md.) Vergi incelemesi;
hesap uzmanları, hesap uzman yardımcıları, ilin en büyük mal memuru, vergi de-
netmenleri, vergi denetmen yardımcıları veya vergi dairesi müdürleri tarafın-
dan yapılır.
(Değişik: 24/3/1988 - 3418/31 md.) Maliye Müfettişleri, Maliye Müfettiş Mua-
vinleri, Gelirler Kontrolörleri ve Stajyer Gelirler Kontrolörleri her hal ve
takdirde vergi inceleme yetkisini haizdir.
Hüviyet ibrazı:
Madde 136 - Vergi incelemesi yapanlar yanlarında memuriyet sıfatlarını ve
inceleme yetkisini gösteren fotoğraflı resmi bir vesika bulundururlar ve gittik-
leri yerde işe başlamadan evvel bu vesikayı ilgililere gösterirler.
İncelemeye tabi olanlar:
Madde 137 - Bu kanuna veya diğer kanunlara göre defter ve hesap tutmak, ev-
rak ve vesikaları muhafaza ve ibraz etmek mecburiyetinde olan gerçek ve tüzel
kişiler vergi incelemelerine tabidirler.
İnceleme zamanı:
Madde 138 - Vergi incelemesinin ne zaman yapılacağının evvelden haber veril-
mesi mecburi değildir.
İnceleme, neticesi alınmamış hesap dönemi de dahil olmak üzere, tarh zaman-
aşımı süresi sonuna kadar her zaman yapılabilir.
Evvelce inceleme yapılmış veya matrahın re'sen takdir edilmiş olması yeni-
den inceleme yapılmasına ve gerekirse tarhıyatın ikmaline mani değildir.
İncelemenin yapılacağı yer:
Madde 139 - Vergi incelemeleri, esas itibariyle incelemeye tabi olanın iş
yerinde yapılır.
İş yerinin müsait olmaması, ölüm, işin terk edilmesi gibi zaruri sebeplerle
incelemenin yerinde yapılması imkansız olur veya mükellef ve vergi sorumluları
isterlerse inceleme dairede yapılabilir.
Bu takdirde incelemeye tabi olanın lüzumlu defter ve vesikalarını daireye
getirmesi kendisinden yazılı olarak istenilir.
İncelemenin dairede yapılması halinde istenilen defter veya vesikaları bel-
li edilen zamanda mazeretsiz olarak getirmiyenler, bunları ibraz etmemiş sayı-
lırlar. Haklı bir mazeret gösterenlere, defter ve vesikalarını daireye getirme-
si için münasip bir mühlet verilir.
İncelemede uyulacak esaslar:
Madde 140 - Vergi incelemesi yapanlar, yaptıkları inceleme sırasında aşağı-
daki esaslara uymaya mecburdurlar:
1. İncelemeye tabi olana, bunun mevzuunu işe başlamadan evvel açık olarak
izah ederler;
2. Nezdinde inceleme yapılanın muvafakatı olmadıkça resmi çalışma saatleri
dışında inceleme yapamazlar veya buna devam edemezler (Tutanak düzenlenmesi ve
inceleme ile ilgili emniyet tedbirlerinin alınması bu hükmün dışındadır. Ancak
bu gibi tedbirler, incelemelerin yapıldığı yerdeki faaliyeti sekteye uğratmıya-
cak şekilde yapılır);
3. İnceleme bitince, bunun yapıldığını gösteren bir vesika nezdinde incele-
me yapılana verilir.
İnceleme tutanakları:
Madde 141 - İnceleme esnasında lüzum görülen hallerde, vergilendirme ile il-
gili olaylar ve hesap durumları ayrıca tutanaklar ile tesbit ve tevsik olunabi-
lir. İlgililerin itiraz ve mülahazaları varsa bunlar da tutanağa geçirilir. Bu
suretle düzenlenen tutanakların bir nüshasının mükellefe veya nezdinde inceleme
yapılan kimseye bırakılması mecburidir.
İlgililer tutanakları imzalamaktan çekindikleri takdirde tutanakta bahis ko-
nusu edilen olaylar ve hesap durumlarını ihtiva eden defter veya vesikalar, nez-
dinde inceleme yapılandan rızasına bakılmaksızın alınır ve inceleme neticesinde
tarh edilen vergiler ve kesilen cezalar kesinleşinceye kadar geri verilmez. İl-
gililer her zaman bu tutanakları imzalıyarak defter ve vesikaları geri alabilir-
ler. Ancak bu defterlerin suç delili olmaması şarttır.
143 üncü madde hükmü, yukarki şekilde alınan defter ve vesikalar hakkında
da uygulanır.
144 üncü maddenin dördüncü ve son fıkraları hükümleri yukarki şekilde def-
ter ve vesikalar alınan mükellefler hakkında da caridir.
Yeminli mali muşavirlik:
Ek Madde - (Ek:4/12/1985 - 3239/13 md.;İptal:Ana.Mh. 19/3/1987 tarih ve E.
1986/5, K. 1987/7 sayılı kararı ile.)
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Arama
Arama yapılabilecek haller:
Madde 142 - İhbar veya yapılan incelemeler dolayısiyle, bir mükellefin vergi
kaçırdığına delalet eden emareler bulunursa, bu mükellef veya kaçakçılıkla ilgi-
si görülen diğer şahıslar nezdinde ve bunların üzerinde arama yapılabilir.
Aramanın yapılabilmesi için:
1. Vergi incelemesi yapmaya yetkili olanların buna lüzum göstermesi ve ge-
rekçeli bir yazı ile arama kararı vermeye yetkili sulh yargıcından bunu isteme-
si;
2. Sulh yargıcının istenilen yerlerde arama yapılmasına karar vermesi;
şarttır.
İrtibatları sebebiyle muhtelif şahıslar nezdinde ve mahallerde yapılmasına
lüzum gösterilen aramalardan birine karar vermeye yetkili olan sulh yargıcı bun-
lardan diğer sulh yargıçlarının salahiyetine dahil bulunanlar hakkında da karar
vermeye yetkilidir.
İhbar üzerine yapılan aramada ihbar sabit olmazsa nezdinde arama yapılan
kimse muhbirin adının bildirilmesini istiyebilir, bu takdirde, vergi dairesi
muhbirin ismini bildirmeye mecburdur.
Aramada bulunan defter ve vesikalar:
Madde 143 - Aramada bulunan ve incelemesine lüzum görülen defter ve vesika-
lar müfredatlı olarak bir tutanakla tesbit olunur.
Vesikaların dosya ve dosya içinde sayı itibariyle tesbit olunması müfredatlı
tesbit demektir.
Arama yapıldığı sırada zaman müsaadesizliği ve sair sebeplerle bu tutanağın
tanzimi mümkün olmazsa, bulunan ve incelemesine lüzum görülen defter ve vesika-
lar, mükellef nezdinde emin bir yere konur veya kablar içinde daireye nakledi-
lir. Bu defter ve vesikaların konulduğu yerlerin veya kabların aramayı yapan ta-
rafından mühürlenmesi ve mümkün olan ahvalde mükellefin mühürünün de vaz'ı şart-
tır. Bilahara, mükellefin huzuriyle kablar ve yerler açılarak müfredatlı tuta-
naklar tanzim olunur. Mühürleme ve mühürün fekki halleri de birer tutanakla tes-
bit edilir ve müfredatlı tutanağın bir nüshası da defter ve vesikaların sahibine
veya adamına verilir.
Bu işler:
a) Mükellefin, aramada hazır bulunmakta veya mühür vaz'ından imtinaı halle-
rinde aramada hazır bulunanlar marifetiyle;
b) Mükellefin, mühürün fekki veya tutanağın tanzimi sırasında hazır bulun-
maktan imtinaı hallerinde de aramayı yapan tarafından iki memurla birlikte;
tamamlanır.
Aramada bulunup mükellef nezdinde emin bir yere konulmuş veya kablar içinde
daireye nakledilmiş olan ve incelemesine lüzum görülen defter ve vesikalar,
arama kararında açıkça yazılmamış olsa bile, inceleme yapanın çalıştığı yere
sevk veya celp edilebilir.
Yukardaki hükümlere göre alınan defter ve vesikaların iyi saklanması şart-
tır.
Bunların iyi saklanmamasından doğacak zararı idare tazmine mecburdur.
KANUNLAR, HAZİRAN 1988 (EK - 2)
İncelemede usul:
Madde 144 - Arama yapılan hallerde inceleme çabukça ve her işten önce yapı-
lır.
İnceleme sırasında vergi ile ilgisi olmıyan şahsi ve özel mektup ve diğer
evrak makbuz karşılığında sahiplerine geri verilir.
Mükellef, ilgili memurun huzuriyle, bu defterler ve vesikalar üzerinde ince-
lemeler yapmaya ve bunlardan suret ve kayıtlar çıkarmaya yetkilidir.
Defter ve vesikaların muhafaza altına alınmış olması, süresi gelen vergi
beyannamelerinin verilmesi ödevini kaldırmaz. Mükellef beyannamesini tanzim için
gerekli bilgileri defter ve vesikalardan yukarıdaki fıkra hükmü dairesinde çıka-
rabilir. Mükellefin bu husustaki yazılı isteği yetkililerce derhal yerine geti-
rilir.
Şu kadar ki, defter ve vesikaların muhafaza altına alındığı tarihten vergi
beyannamesinin verileceği tarihe kadar olan süre bir aydan az ise beyanname ver-
me süresi kendiliğinden bir ay uzar ve ek süre bu müddetin sonundan başlar. (13
üncü maddenin 1 - 3 üncü fıkralariyle 17 inci madde hükümleri saklıdır.)
İncelemenin bitmesi:
Madde 145 - Arama neticesinde alınan defter ve vesikalar üzerindeki incele-
meler en geç üç ay içinde bitirilerek sahibine bir tutanakla geri verilir.
İncelemelerin haklı sebeplere binaen üç ay içinde bitirilmesine imkan olmı-
yan hallerde sulh yargıcının vereceği karar üzerine bu süre uzatılabilir.
Defter ve vesikaların incelenmesi sırasında kanuna aykırı görülen olaylar
ve hesap durumları tutanakla tesbit olunur. Mükellef bu tutanakları imzadan
çekindiği takdirde, bahis mevzu olayları ve hesap durumlarını ihtiva eden def-
ter veya vesikalar aramanın mevzuu ile ilgili vergi ve cezalar kesinleşinceye
kadar kendisine geri verilmez.
İlgililer tutanaklara diledikleri itiraz ve mülahazaları kaydedebilirler.
İlgililer bu tutanakları her zaman imzalıyarak defter ve vesikalarını geri
alabilirler. Ancak, bu defter ve vesikaların suç delili teşkil etmemesi şarttır.
Kayıtların yeniden işlenmesi:
Madde 146 - Arama neticesinde bulunan defter ve vesikaların muhafaza altı-
na alınması sebebiyle 219 uncu madde gereğince yapılamıyan kayıtlar defterlerin
geri verilmesinden sonra idare ile mükellef arasında kararlaştırılan münasip
bir süre içinde ikmal edilir. Bu süre bir aydan az olamaz.
Mükellef dilerse defterlerinin muhafaza altına alındığında işlemlerini yeni-
den tasdik ettireceği defterlere kayıt ve iadesi halinde iade edilen defterlere
intikal ettirebilir.
Genel hükümlerin uygulanması:
Madde 147 - Bu bölümde açıkça yazılı olmıyan hallerde Ceza Muhakemeleri
Usulü Kanununun arama ile ilgili bulunan hükümleri uygulanır.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Bilgi Toplama
Bilgi verme:
Madde 148 - Kamu idare ve müesseseleri, mükellefler veya mükelleflerle mua-
melede bulunan diğer gerçek ve tüzel kişiler, Maliye Bakanlığının veya vergi in-
celemesi yapmaya yetkili olanların istiyecekleri bilgileri vermeye mecburdurlar.
Bilgiler yazı veya sözle istenilir. Sözle istenen bilgileri vermeyenlere
keyfiyet yazı ile tekit ve cevap vermeleri için kendilerine münasip bir mühlet
tayin olunur. Bilgi istenmek üzere ilgililer vergi dairesine zorla getirilemez.
Memleket dışı imtiyazlarından faydalanan yabancı Devlet memurları bilgi ver-
me mecburiyetine tabi olamazlar.
Devamlı bilgi verme:
Madde 149 - (Değişik: 4/12/1985 - 3239/14 md.)
Kamu idare ve müsseseleri (Kamu hizmeti ifa eden kurum ve kuruluşlar dahil)
ile gerçek ve tüzelkişiler vergilendirmeye ilişkin olaylarla ilgili olarak Ma-
liye ve Gümrük Bakanlığı ve vergi dairesince kendilerinden yazı ile istenecek
bilgileri belli fasılalarla ve devamlı olarak yazı ile vermeye mecburdurlar.
Ölüm vakalarını ve intikalleri bildirme:
Madde 150 - Aşağıda yazılı resmi makamlarla gerçek ve tüzel kişiler, her
ay muttali oldukları ölüm vakaları ile intikalleri ertesi ayın 15 inci günü ak-
şamına kadar vergi dairesine yazı ile bildirmeye mecburdurlar.
1. Sulh yargıçları, icra, nüfus ve tapu memurları;
2. Yabancı memleketlerdeki Türk konsolosları veya konsolosluk görevini
yapanlar (Memur oldukları yerde ölen Türk tebaasının soyadı, adı ve sıfatları
ile Türkiye'deki ikametgahlarını Maliye Bakanlığına bildirirler);
3. Mahalle ve köy muhtarları (Kendi mahalle veya köylerinde ölenleri
bildirirler);
4. Banka, bankerler ve şirketler ile emanet kabul eden gerçek ve tüzel ki-
şiler (Mevduat, şirket hissesi, emanet para ve eşya veya sair suretle alacak
sahiplerinden birinin ölümü halinde, ölenin soyadını, adını, alacağının nev'ini
ve miktarını bildirirler).
*
Bilgi vermekten imtina edememek:
Madde 151 - Kendilerinden bilgi istenilen gerçek ve tüzel kişiler, özel ka-
nunlarda yazılı mahremiyet hükümlerini ileri sürerek, bilgi vermekten imtina
edemezler. Ancak:
1. Posta, Telgraf ve Telefon İdaresinin muhabereler hakkında tutmaya mecbur
olduğu mahremiyet saklıdır;
2. Hekimlerden, diş hekimlerinden, dişçilerden, ebelerden ve sağlık memurla-
rından hastaların hastalıklarının nevi'ine mütaallik bilgiler istenemez.
3. Avukatlardan ve dava vekillerinden kendilerine tevdi olunan işler veya
görevleri dolayısiyle muttali oldukları ahval ve hususların bildirilmesi istene-
mez; şu kadar ki, bu yasak müvekkil adlariyle vekalet ücretlerine ve giderleri-
ne şamil değildir;
4. Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun 88 inci maddesi gereğince gösterilmesi
veya teslimi caiz olmıyan evrakın muhteviyatı hakkında bilgi istenemez. Şu ka-
dar ki, doğrudan doğruya vergi ile ilgili olmak üzere, bu gibi evraka müsteni-
den doğan borçların miktarlarına ve alacaklıların adlarına bilgiler istenebilir.
İstihbarat arşivi:
Madde 152-150 nci maddedekiler hariç olmak üzere bu bölümde yazılı kaynak-
lardan toplanacak bilgiler istihbarat arşivlerinde gizli olarak saklanır.
Bu arşivlerden kimlerin ve ne suretle faydalanabileceği Maliye Bakanlığın-
ca tesbit olunur.
İKİNCİ KİTAP
Mükellefin Ödevleri
BİRİNCİ KISIM
Bildirmeler
BİRİNCİ BÖLÜM
İşe Başlama
İşe başlamayı bildirme:
Madde 153 - Aşağıda yazılı mükelleflerden işe başlıyanlar keyfiyeti vergi
dairesine bildirmeye mecburdurlar:
1. Vergiye tabi ticaret ve sanat erbabı;
2. Serbest meslek erbabı;
3. Kurumlar Vergisi mükellefleri;
4. Kolektif ve adi şirket ortaklariyle komandit şirketlerin komandite ortak-
ları.
Kazançları götürü usulde tesbit edilenlerin vergi karnesi almak için vergi
dairesine müracaatları işe başlamayı bildirme yerine geçer.
Tüccarlarda işe başlamanın belirtileri:
Madde 154-Tüccarlar için aşağıdaki hallerden her hangi biri "İşe başlama"
yı gösterir:
1. Bir iş yeri açmak (İş yeri açmaktan maksat, belli bir yerde bilfiil tica-
ri veya sınai faaliyete geçmek demektir. Bir yerin ne maksatla olursa olsun sa-
dece tutulmuş olması veya içinde tertibat ve tesisat yapılmakta bulunması iş ye-
rinin açıldığını göstermez);
2. İş yeri açılmamış olsa bile ticaret siciline veya mesleki bir teşekkülle
kaydolunmak;
*
3. Kazançları götürü usulde tesbit edilen tüccarlar için işle bilfiil uğraş-
maya başlamak.
Serbest meslek erbabında işe başlamanın belirtileri:
Madde 155 - Serbest meslek erbabı için aşağıdaki hallerden her hangi biri
"işe başlama" yı gösterir:
1. Muayenehane, yazıhane, atelye gibi özel iş yerleri açmak;
2. Çalışılan yere tabela, levha gibi mesleki faaliyette bulunulduğunu ifade
eden alametleri asmak;
3. Her ne şekilde olursa olsun devamlı olarak mesleki faaliyette bulunduğu-
nu gösteren ilanlar yapmak;
4. Serbest olarak mesleki faaliyette bulunmak üzere mesleki teşekküllere
kaydolunmak.
Mesleki teşekküllere kaydolunanlardan görevleri veya durumları icabı bilfiil
mesleki faaliyette bulunmıyacak olanlar bildirmelerinde bu ciheti de açıklarlar.
İş yeri:
Madde 156 - Ticari, sınai, zirai ve mesleki faaliyette iş yeri; mağaza, ya-
zıhane, idarehane, muayenehane, imalathane, şube, depo, otel, kahvehane, eğlence
ve spor yerleri, tarla, bağ, bahçe, çiftlik, hayvancılık tesisleri, dalyan ve
voli mahalleri, madenler, taş ocakları, inşaat şantiyeleri, vapur büfeleri gibi
ticari, sınai zirai veya mesleki bir faaliyetin icrasına tahsis edilen veya bu
faaliyetlerde kullanılan yerdir.
İKİNCİ BÖLÜM
Değişiklikler
Adres değişikliklerinin bildirilmesi :
Madde 157 - 101 inci maddede yazılı bilinen iş veya ikamet yeri adreslerini
değiştiren mükellefler, yeni adreslerini vergi dairesine bildirmeye mecburdur-
lar.
Kazançları götürü usulde tesbit edilenlerin adres değişikliğini vergi karne-
sine işaret ettirmeleri bildirme yerine geçer.
İş değişikliklerinin bildirilmesi:
Madde 158 - İşe başladıklarını bildiren mükelleflerden:
a) Yeni bir vergiye tabi olmayı;
b) Mükellefiyet şeklinde değişikliği;
c) Mükellefiyetten muaflığa geçmeyi;
gerektirecek surette işlerinde değişiklik olanlar, bu değişiklikleri vergi
dairesine bildirmeye mecburdurlar.
İşletmede değişikliğin bildirilmesi :
Madde 159 - Aynı teşebbüs veya işletmeye dahil bulunan iş yerlerinin sayı-
sında vukua gelen artış veya azalışları mükellefler vergi dairesine bildirmeye
mecburdurlar.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
İşi Bırakma
İşi bırakmanın bildirilmesi:
Madde 160 - 153 üncü maddede yazılı mükelleflerden işi bırakanlar,keyfiyeti
vergi dairesine bildirmeye mecburdurlar.
Kazançları götürü usulde tesbit edilenlerin işi bırakmayı vergi karnesine
işaret ettirmeleri bildirme yerine geçer.
İşi bırakmanın tarifi:
Madde 161 - Vergiye tabi olmayı gerektiren muamelelerin tamamen durdurul-
ması ve sona ermesi işi bırakmayı ifade eder.
İşlerin her hangi bir sebep yüzünden geçici bir süre için durdurulması işi
bırakma sayılmaz.
Tasfiye ve İflas:
Madde 162 - Tasfiye ve iflas hallerinde, mükellefiyet vergi ile ilgili mua-
melelerin tamamen sona ermesine kadar devam eder.
Bu hallerde tasfiye memurları veya iflas dairesi:
1. Tasfiye veya iflas kararlarını;
2. Tasfiyenin veya iflasın kapandığını;
vergi dairesine ayrı ayrı bildirmeye mecburdurlar.
Nakil:
Madde 163 - (Değişik: 25/5/1995-4108/3 md.)
İş ve teşebbüsün bir yerden diğer bir yere nakledilmesi adres değişikliği
sayılır.
Ölüm:
Madde 164 - Ölüm işi bırakma hükmündedir. Ölüm mükellefin mirası reddetmemiş
mirasçıları tarafından vergi dairesine bildirilir.
Mirasçılardan her hangi birinin ölümü bildirmesi diğer mirasçıları bu ödev-
den kurtarır.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Bina ve Arazi Değişiklikleri
Tahrirde unutulan bina ve arazi:
Madde 165 - Mükellefler, genel tahrirde unutularak yazılmamış olan bina ve
araziyi tahrir neticelerine göre verginin alınmaya başlandığı mali yılın sonuna
kadar vergi dairesine bildirmeye mecburdurlar.
Yeni İnşaat:
Madde 166 - Mükellefler, şehir ve kasabalarda yeni inşa ettirdikleri binala-
rı ve inşaat bitmeden kullanılmaya başlanan kısımlarını vergi dairesine bildir-
meye mecburdurlar.
Mevcut binalara yapılan ilaveler ve konulan sabit istihsal, asansör ve kalo-
rifer tesisleri yeni inşaat hükmündedir.
Bina ve arazideki değişikliklerin bildirilmesi:
Madde 167 - Mükellefler, bina ve arazide vukubulan 63 üncü maddenin 4 - 10
uncu bentlerinde yazılı değişiklikleri ve iratsız arsanın iratlı arsa veya irat-
lı arsanın iratsız arsa haline geldiğini vergi dairesine bildirmeye mecburdur-
lar.
BEŞİNCİ BÖLÜM
Bildirmelerde Süre ve Şekil
Süre:
Madde 168 - Bildirmeler aşağıda yazılı süre içinde yapılır:
1. (Değişik: 4/12/1985-3239/15 md.) İşe başlama bildirmeleri, işe başlama
tarihinden önce; işi bırakma ve değişiklik bildirmeleri, bildirilecek olayın
vukuu tarihinden başlayarak bir ay;
2. Bina ve arazi değişikliklerinde bildirme;
Yeni inşaatta inşatın bittiği ve kısmen kullanılmaya başlanılmışsa her kıs-
mın kullanılmaya başlandığı ve diğer değişikliklerde (Müstesnalığın sukutu da-
hil) tadili gerektiren halin vukuu tarihinden başlıyarak iki ay.
Yazılı bildirme esası:
Madde 169 - Bildirmeler yazılı olur; yalnız defter tutmaya mecbur olmıyan
mükelleflerden okuma ve yazması olmıyanlar, bildirmeleri sözle yapabilirler.
Sözlü bildirmeler tutanakla tesbit olunur.
Posta ile gönderme:
Madde 170 - Yazılı bildirmelerin posta ile taahhütlü olarak gönderilmesi
caizdir. Bu takdirde bildirmenin postaya verildiği tarih vergi dairesine veril-
me tarihi yerine geçer.
Bu maddenin hükümleri vergi beyannameleri hakkında da cari olur.
İKİNCİ KISIM
Defter Tutma
BİRİNCİ BÖLÜM
Genel Esaslar
Maksat:
Madde 171 - Mükellefler bu kanuna göre tutacakları defterleri vergi uygula-
ması bakımından aşağıdaki maksatları sağlıyacak şekilde tutarlar:
1. Mükellefin vergi ile ilgili servet, sermaye ve hesap durumunu tesbit et-
mek;
2. Vergi ile ilgili faaliyet ve hesap neticelerini tesbit etmek;
3. Vergi ile ilgili muameleleri belli etmek;
4. Mükellefin vergi karsışındaki durumunu hesap üzerinden kontrol etmek ve
incelemek;
5. (Değişik: 30/12/1980-2365/23 md.) Mükellefin hesap ve kayıtlarının yardı-
mıyla üçüncü şahısların vergi karşısındaki durumlarını (emanet mahiyetindeki de-
ğerler dahil) kontrol etmek ve incelemek.
Defter tutacaklar:
Madde 172 - Aşağıda yazılı gerçek ve tüzelkişiler bu kanunun esaslarına göre
defter tutmaya mecburdurlar:
1. Ticaret ve sanat erbabı;
2. Ticaret şirketleri;
3. İktisadi kamu müesseseleri;
4. (Değişik: 30/12/1980 - 2365/24 md.) Dernek ve vakıflara ait iktisadi iş-
letmeler.
5. Serbest meslek erbabı;
6. Çiftçiler.
(Değişik: 30/12/1980 - 2365/24 md.) iktisadi kamu müesseseleriyle dernek ve
vakıflara ait iktisadi işletmeler defter tutma bakımından tüccarların tabi ol-
dukları hükümlere tabidirler.
İstisnalar:
Madde 173 - Defter tutma mecburiyeti aşağıda yazılı gerçek ve tüzel kişiler
hakkında uygulanmaz:
1. Gelir vergisinden muaf olan esnaf ve çiftçiler;
2. Gelir Vergisi Kanununa göre kazançları götürü olarak tesbit edilenler ile
götürü gider usulüne tabi olan çiftçiler;
3. Kurumlar vergisinden muaf olan:
a) İktisadi kamu müesseseleri;
b) (Değişik: 30/12/1980-2365/25 md.) Dernek ve vakıflara ait iktisadi işlet-
meler.
Yukardaki istisna hükümlerinin gelir veya kurumlar vergilerinden muaf olmak-
la beraber diğer vergilerden birine tabi olan ve bu vergileri götürü usulde tes-
bit edilmiyen mükelleflerin muaf olmadıkları vergiler için tutacakları defterle-
re şümulü yoktur.
Hesap dönemi:
Madde 174 - Defterler hesap dönemi itibariyle tutulur. Kayıtlar her hesap
dönemi sonunda kapatılır ve ertesi dönem başında yeniden açılır.
Hesap dönemi normal olarak takvim yılıdır.
Şu kadar ki, takvim yılı dönemi faaliyet ve muamelelerinin mahiyetine uygun
bulunmıyanlar için, bunların müracaatı üzerine Maliye Bakanlığı 12 şer aylık
özel hesap dönemleri belli edebilir.
Yeniden işe başlama veya işi bırakma hallerinde, hesap dönemi içinde bir
yıldan eksik olan faaliyet süresi, hesap dönemi sayılır.
Bu maddeye göre özel hesap dönemi tayin edilenlerin ticari ve zirai kazanç-
ları, hesap dönemlerinin kapandığı takvim yılının kazancı sayılır.
Muhasebe usulünü seçmekte serbestlik:
Madde 175 - Mükellefler bu kısmında yazılı maksat ve esaslara uymak şartiy-
le, defterlerini ve muhasebelerini işlerinin bünyesine uygun olarak diledikleri
usulu ve tarzda tanzim etmekte serbesttirler. (Ek: 28/8/1991-3762/1 md.) Ancak,
Maliye ve Gümrük Bakanlığı; muhasebe standartları, tek düzen hesap planı ve
mali tabloların çıkarılmasına ilişkin usul ve esasları tespit etmeye, bunları
mükellef, şirket ve işletme türleri itibariyle uygulatmaya ve buna ilişkin
diğer usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.
Ticaret Kanununun ticari defterler hakkındaki hükümleri mahfuzdur.
(Ek:25/5/1995-4108/4 md.) Maliye Bakanlığı, muhasebe kayıtlarını bilgisayar
programları aracılığıyla izleyen mükellefler ile bu bilgisayar programlarını
üreten gerçek ve tüzel kişilerce uyulması gereken kuralları ve bilgisayar
programlarının içermesi gereken asgari hususlar ile standartları ve uygulamaya
ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.
İKİNCİ BÖLÜM
Defter Tutma Bakımından Tüccarlar
Tüccar sınıfları:
Madde 176 - Tüccarlar, defter tutma bakımından iki sınıfa ayrılır:
I inci sınıf tüccarlar, bilanço esasına göre;
II nci sınıf tüccarlar, işletme hesabı esasına göre;
defter tutarlar.
Birinci sınıf tüccarlar:
Madde 177 - (Değişik 30/12/1980 - 2365/26 md.)
Aşağıda yazılı tüccarlar, I inci sınıfa dahildirler:(1)
1. Satın aldıkları malları olduğu gibi veya işledikten sonra satan ve yıl-
lık alımlarının tutarı 720.000.000 (7.200.000.000) lirayı veya satışlarının tu-
tarı 864.000.000 (8.640.000.000) lirayı aşanlar;
2. Birinci bentte yazılı olanların dışındaki işlerle uğraşıp da bir yıl
içinde elde ettikleri gayri safi iş hasılatı 360.000.000 (3.600.000.000) lirayı
aşanlar;
-----------------
(1) Bu maddede yeralan miktarlar 26/12/1993 tarih ve 3946 sayılı Kanunla
1/1/1993 tarihi itibariyle uygulanmakta olan miktarlara yükseltilmiş,
16/12/1997 tarih ve 23202 mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan
9/12/1997 tarih ve 97/10346 sayılı Kararname ile de 1998 takvim yılında
tutulacak defterlerin tayininde nazara alınmak üzere tespit edilen mik-
tarlar ise metne parantez içinde siyah punto ile işlenmiştir. Daha önce
Kararname ile yapılan değişiklik için bu Kanunun sonundaki "KARARNAMELER
İLE YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER CETVELİNE" bakınız.
3. 1 ve 2 numaralı bentlerde yazılı, işlerin birlikte yapılması halinde 2
numaralı bentte yazılı iş hasılatının beş katı ile yıllık satış tutarının top-
lamı 720.000.000 (7.200.000.000) lirayı aşanlar;
4. Her türlü ticaret şirketleri (Adi şirketler iştigal nevileri yukardaki
bentlerden hangisine giriyorsa o bent hükmüne tabidir.);
5. Kurumlar Vergisine tabi olan diğer tüzelkişiler (Bunlardan işlerinin
icabı bilanço esasına göre defter tutmalarına imkan veya lüzum görülmeyenlerin,
işletme hesabına göre defter tutmalarına Maliye Bakanlığınca müsaade edilir.);
6. İhtiyari olarak bilanço esasına göre defter tutmayı tercih edenler.
(Ek fıkra: 21/1/1983-2791/4 md.; Mülga: 4/12/1985 - 3239/136 md.)
İkinci sınıf tüccarlar:
Madde 178 - Aşağıda yazılı tüccarlar II nci sınıfa dahildirler:
1. 177 nci maddede yazılı olanların dışında kalanlar;
2. Kurumlar Vergisi mükelleflerinden işletme hesabı esasına göre defter tut-
malarına Maliye Bakanlığınca müsaade edilenler.
Yeniden işe başlıyan tüccarlar yıllık iş hacımlarına göre sınıflandırılınca-
ya kadar II nci sınıf tüccarlar gibi hareket edebilirler.
Sınıf değiştirme:
Madde 179 - a) (I) inciden (II) nciye geçiş: İş hacmı bakımından I inci sı-
fa dahil olan tüccarların durumları aşağıdaki şartlara uyduğu takdirde, bunlar,
bu şartların tahakkukunu takip eden hesap döneminden başlıyarak, II nci sınıfa
geçebilirler:
1. Bir hesap döneminin iş hacmı 177 nci maddede yazılı hadlerden % 20 yi
aşan bir nispette düşük olursa, veya;
2. Arka arkaya üç dönemin iş hacmı 177 nci maddede yazılı hadlere nazaran
% 20 ye kadar bir düşüklük gösterirse.
Sınıf değiştirme:
Madde 180 - b) (II) nciden (I) inciye geçiş: İş hacmı bakımından II nci sı-
nıfa dahil tüccarların durumları aşağıda yazılı şartlara uyduğu takdirde bunlar
bu şartların tahakkukunu takip eden hesap döneminden başlıyarak I inci sınıfa
geçerler.
1. Bir hesap döneminin iş hacmı 177 nci maddede yazılı hadlerden % 20 yi
aşan bir nispette fazla olursa, veya;
2. Arka arkaya 2 dönemin iş hacmı 177 nci maddede yazılı hadlere nazaran
% 20 ye kadar bir fazlalık gösterirse.
İhtiyari sınıf değiştirme:
Madde 181 - II nci sınıf tüccarlar diledikleri takdirde bilanço esasına göre
defter tutabilirler.
Bu suretle I inci sınıfa dahil olanlar hakkında da evvelki maddenin hüküm-
leri cari olur.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Bilanço Esasına Göre Defter Tutma
Bilanço esasında tutulacak defterler:
Madde 182 - Bilanço esasında aşağıdaki defterler tutulur:
1. Yevmiye defteri;
2. Defterikebir;
3. Envanter defteri (Mevcudat ve muazene defteri);
4. (Ek: 30/12/1980 - 2365/27 md.) Günlük Kasa Defteri.
Yevmiye defteri:
Madde 183 - Yevmiye defteri, kayda geçirilmesi icabeden muamalelerin tarih
sırasiyle ve madde halinde tertipli olarak yazıldığı defterdir.
(Değişik : 4/12/1985 - 3239/16 md.) Yevmiye defteri ciltli ve sahifeleri
müteselsil sıra numaralı olur. Mükellefler diledikleri takdirde yevmiye defteri
ve tutulması zorunlu diğer defterlerini müteharrik yapraklı olarak kullanabilir-
ler.
(Üçüncü fıka mülga: 4/12/1985 - 3239/16 md.)
Defterikebir:
Madde 184 - Defterikebir, yevmiye defterine geçirilmiş olan muameleleri bu-
radan alarak usulüne göre hesaplara dağıtan ve tasnifli olarak bu hesaplarda
toplıyan defterdir.
Envanter defteri ve bilanço günü:
Madde 185 - Envanter defterine işe başlama tarihinde ve mütaakıben her hesap
döneminin sonunda çıkarılan envanterler ve bilançolar kaydolunur ve bu tarihe
"bilanço günü" denir. Envanter defteri ciltli ve sayfaları müteselsil sıra numa-
ralı olur.
Günlük kasa defteri:
Mükerrer Madde 185 - (Ek: 30/12/1980 - 2365/28 md.)
Günlük Kasa Defteri, işletmenin kasa ile ilgili muamelelerinin günü gününe
yazıldığı defterdir.
Defterin bir tarafına: Bir Önceki günden devredilen kasa mevcudu, o gün
içinde tahsil edilen paralar ve günlük peşin satış tutarları;
Diğer tarafına: O gün içinde yapılan ödemeler,
Müfredatlı olarak kaydedilir.
(Değişik: 23/6/1982-2686/27 md.) Perakende satışlarla sair hasılat ve ödeme-
ler, belgelerine dayanılarak deftere topluca yazılabilir.
Envanter çıkarmak:
Madde 186 - Envanter çıkarmak, bilanço günündeki mevcutları, alacakları ve
borçları saymak, ölçmek, tartmak ve değerlemek suretiyle kesin bir şekilde ve
müfredatlı olarak tesbit etmektir.
Şu kadar ki, ticari teamüle göre tartılması, sayılması ve ölçülmesi mütat
olmıyan malların değerleri tahminen tesbit olunur.
Mevcutlar, alacaklar ve borçlar işletmeye dahil iktisadi kıymetleri ifade
eder.
Bina ve arazinin envantere alınması:
Madde 187 - Ferdi teşebbüslerde, mükellefin sahip olduğu bina ve arazi hak-
kında aşağıda yazılı esaslar cari olur:
1. Fabrika, ambar, atelye, dükkan, mağaza ve arazi-işletmede ister kısmen,
ister tamamen kullanılsınlar - değerlerinin tamamı üzerinden envantere alınır.
2. Ticaret hanları gibi oda oda veya kısım kısım kullanılabilen binalarla
evlerin ve apartmanların yarısından fazlası işletmede kullanıldığı takdirde
envantere ithal edilir.
3. Envantere alınan gayrimenkullerin kullanış tarzlarında sonradan vakı
olacak değişiklikler, hesap yılı içinde nazara alınmaz.
Bilançonun tanziminde envanter listeleri:
Madde 188 - Envanter esas itibariyle defter üzerine çıkarılır.
Şu kadar ki, işlerinde geniş ölçüde ve çeşitli mal kullanan büyük müessese-
ler envanterlerini listeler halinde tanzim edebilir.
Bu takdirde envanter listelerinin:
1. Sayfa üzerinden numaralanarak sıralanması;
2. Envanterin tanzim tarihine göre tarihlenmesi;
3. Envanteri çıkaran memur ile teşebbüs sahibi veya vekili tarafından imza-
lanması;
4. Aynen envanter defteri gibi saklanması;
şarttır.
Yukardaki esaslara göre envanter listeleri tanzim edenler envanter defterine
listeler muhteviyatını icmalen kaydederler.
Envanterde amortisman kayıtları:
Madde 189 - Üzerinden amortisman yapılan kıymetler ve bunların amortismanla-
rı aşağıda yazılı şekillerden her hangi biri ile gösterilir:
1. Envanter defterinin ayrı bir yerinde;
2. Özel bir amortisman defterinde;
3. Amortisman listelerinde.
Amortisman kayıtları, amortismana başlandığı tarihten itibaren her yılın
amortismanı ayrı ayrı gösterilmek şartiyle birbirine bağlanır. İşletmeye yeniden
giren iktisadi kıymetlerle bunların amortismanlarının evvelki yıllara ait kayıt-
larda devam ettirilmesi caizdir.
Amortisman defteri veya listelerinin kayıtları envanter kaydı hükmündedir.
Yukarıdaki esaslara göre kayıtlarda gösterilen iktisadi kıymetlere ait değerler
envanter defterine toplu olarak geçirilebilir.
Büyük mağazalarda envanter:
Madde 190 - Büyük mağazalar ve eczaneler emtia mevcutlarının envanterlerini
üç yılda bir çıkarabilirler. Bu takdirde envanter çıkarılmıyan yıllarda hesaben
mevcut iktisadi kıymetleri envanter defterlerine kaydederler.
Büyük mağazalardan maksat, çeşitli mal üzerine geniş ölçüde ve perakende iş
yapan ticarethanelerdir.
Maliye Bakanlığı büyük sınai işletmelerin, icabına göre, iki veya üç yılda
bir envanter çıkarmalarına müsaade edebilir. Bu takdirde yukarıki hüküm uygula-
nır.
Envantere alınan kıymetleri değerleme:
Madde 191 - Envantere alınan iktisadi kıymetler bu kanunun "değerleme"ye ait
üçüncü kitabında yazılı esaslara göre değerlenir.
Bilanço:
Madde 192 - Bilanço, envanterde gösterilen kıymetlerin tasnifli ve karşılık-
lı olarak değerleri itibariyle tertiplenmiş hulasasıdır.
Bilanço aktif ve pasif olmak üzere iki tabloyu ihtiva eder.
Aktif tablosunda mevcutlar ile alacaklar (ve varsa zarar), pasif tablosunda
borçlar gösterilir.
Aktif toplamı ile borçlar arasındaki fark, müteşebbisin işletmeye mevzu var-
lığını (Öz sermayeyi) teşkil eder.
Öz sermaye pasif tablosuna kaydolunur ve bu suretle aktif ve pasif tablola-
rının toplamları denkleşir. İhtiyatlar ve kar ayrı gösterilseler dahi öz serma-
yenin cüzüleri sayılırlar.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
İşletme Hesabı Esasına Göre Defter Tutma
İşletme hesabı esasında tutulacak defterler:
Madde 193 - (Değişik: 30/12/1980 - 2365/29 md.)
İşletme hesabı esasında aşağıdaki defterler tutulur:
1. İşletme hesabı defteri (İşletme hesabını ihtiva eden);
2. Günlük perakende satış ve hasılat defteri.
İşletme hesabı:
Madde 194 - İşletme hesabının sol tarafını gider, sağ tarafını hasılat kıs-
mı teşkil eder.
1. Gider kısmına: Satın alınan mallar veya yaptırılan hizmetler karşılığın-
da ödenen veya borçlanılan paralar ve işletme ile ilgili diğer bütün giderler;
2. Hasılat kısmına: Satılan mal bedeli veya yapılan hizmet karşılığı olarak
tahsil edilen paralarla tahakkuk eden alacaklar ve işletme faaliyetinden elde
edilen diğer bütün hasılat;
kaydolunur.
Gayrimenkuller ve tesisat gibi amortismana tabi olan kıymetler işletme hesa-
bına intikal ettirilmez. Şu kadar ki, 189 uncu maddeye göre amortisman kaydı tu-
tulmak şartiyle bu kıymetler üzerinden her yıl ayrılan amortismanlar gider kay-
dolunabilir. Gider ve hasılat kayıtlarının en az aşağıdaki malümatı ihtiva etme-
si şarttır.
1. Sıra numarası;
2. Kayıt tarihi;
3. Muamelenin nev'i;
4. Meblağ.
Günlük perakende satış ve hasılat defteri:
Mükerrer Madde 194 - (Ek: 30/12/1980 - 2365/30 md.)
İkinci sınıf tüccarlar, günlük perakende satışları ile hizmet karşılığı ve
sair suretle alınan paraları kaydetmek üzere günlük perakende satış ve hasılat
defteri tutmak zorundadırlar. Bu deftere, günlük perakende satışlar ile sair
işletme hasılatı günü gününe yazılır.
Perakende satışların günlük tutarı ile sair işletme hasılatı bu deftere,
perakende satış fişleri, makinalı kasaların kayıt ruloları,giriş ve yolcu taşı-
ma biletleri ve diğer belgelere dayanılarak topluca yazılabilir.
İşletme hesabı esasında envanter:
Madde 195 - İşletme hesabı esasına göre defter tutanlardan emtia üzerine iş
yapanlar, emtia envanteri çıkarmaya mecburdurlar.
Emtiaya, satmak maksadiyle alınan veya imal edilen mallarla iptidai ve ham
maddeler ve yardımcı malzeme dahildir. Emtia envanteri, muamelelere ait kayıt-
larla karıştırılmamak şartiyle yeniden işe başlama halinde işletme defterinin
baş tarafına, mütaakıben de her hesap dönemi kapandıktan sonra muamele kayıt-
larını takip eden sayfalara yazılır. İstiyenler ayrı bir envanter defteri tuta-
rak emtia envanterlerini bu deftere kaydedebilirler.
İşletme hesabı hulasası:
Madde 196 - İşletme hesabı esasına göre defter tutanlar her hesap döneminin
sonunda (İşletme hesabı hulasası) çıkarırlar. İşletme hesabı hulasasına aşağı-
daki maddeler birer kalemde ayrı ayrı yazılır:
A) Gider tablosuna:
1. Çıkarılan envantere göre hesap dönemi başındaki emtia mevcudunun değeri;
2. Hesap dönemi zarfında satın alınan emtianın değeri ile yapılan bilümum
giderler.
B) Hasılat tablosuna:
1. Hesap dönemi zarfında satılan emtianın değeri ile hizmet karşılığı ve
sair suretle alınan paralar;
2. Çıkarılan envantere göre hesap dönemi sonundaki emtia mevcudunun değeri.
Kambiyo Senetleri Defteri:
Mükerrer Madde 196 - (Ek: 24/6/1994 - 4008/4 md.)
I inci ve II nci sınıf tacirler ile serbest meslek erbabı; bu faaliyetle-
riyle ilgili borçları ve alacakları için düzenlenen bono, poliçe, çek ve benzeri
kambiyo senetlerine ilişkin bilgileri kaydetmek üzere kambiyo senetleri defteri
tutmak zorundadırlar. Birden çok işyeri veya şubenin bulunması halinde her iş-
yeri veya şube için ayrı ayrı kambiyo senetleri defteri tutulur.
Defterin bir tarafına işletmenin alacakları için aldığı veya işletmeye ciro
edilen bono, poliçe, çek ve benzeri kambiyo senetleri; diğer tarafına işletmenin
borçları için düzenleyip verdiği veya ciro ettiği bono, poliçe, çek ve benzeri
kambiyo senetleri, düzenlenme veya ciro tarihlerinden itibaren on gün içerisinde
kaydedilir.
Bu defterde yer alacak bilgiler ile bu deftere ilişkin diğer usul ve esas-
ları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.
BEŞİNCİ BÖLÜM
Sınai Müesseselerin Tutacakları Özel Kayıtlar
İmalat defteri:
Madde 197 - I inci sınıf tüccarlardan devamlı olarak imalat ile uğraşanlar
yukarda yazılı defterlerden gayrı bir (İmalat defteri) tutarlar.
İmalat defterine, aşağıda yazılı emtianın giriş ve çıkış hareketleri,emtia-
nın cinsi ve miktarı itibariyle ve tarih sırasiyle yazılır.
1. Satın alınan ve müşteri tarafından imalat yapılmak üzere tevdi olunan
her nevi iptidai ve ham maddeler, başlıca yardımcı malzeme (Doğrudan doğruya
imal ile ilgili yakıtlar gibi);
2. Yukarda yazılı maddelerden imalata sarf olunan veya aynen satılanlar;
3. İmal edilen mamul maddeler;
4. Teslim edilen mamul maddeler;
Teslimden maksat, gider vergileri kanununa göre bu mahiyette olan muamele-
lerdir. Yarı mamuller teslim edildiği takdirde, bunlar tam mamul hükmüne girer.
İmalat artıkları ve tali maddeler de imalat defterine geçirilir. Ancak bun-
lardan imal esnasında miktarlarının tesbitine imkan ve lüzum olmıyanlar yalnız
teslim sırasında kayıtlarda gösterilir.
Kombine imalat:
Madde 198 - Ham maddeden tam mamul vücuda getirilinceye kadar geçen müsta-
kil imal safhalarında ayrı ayrı emtia mahiyetini arz eden maddeler elde edil-
diği (İplik - dokuma, yağ - sabun, kereste - mobilya, un - makarna münasebet-
lerinde olduğu gibi) ve bu imal işleri birbirine bağlanarak aynı teşebbüs dahi-
linde yapıldığı takdirde, kombine imalat yapılmış olur.
Boyama, kasarlama, apre, cilalama gibi bitim işleri kombine imalatı tazam-
mun etmez.
Kombine imalatta imalat defterleri:
Madde 199 - Kombine imalat yapanlar her müstakil imal işini imalat defteri-
nin ayrı ayrı kısımlarında gösterirler. Bu takdirde bir safhanın mamulü müta-
akıp safhaya teslim gösterilmek suretiyle bu safhanın iptidai maddesini teşkil
eder.
Kombine imalatta istenildiği takdirde her müstakil imal safhası için ayrı
bir imalat defteri kullanılması caizdir.
Bitim işleri defteri:
Madde 200 - Birinci ve ikinci sınıf tüccarlardan boyama, basma, yazma, ka-
sarlama, apre, cilalama gibi ücretle yapılan bitim işleriyle uğraşanlar, imalat
defteri yerine, bir "Bitim işleri defteri" tutarlar.
Bu deftere müşterilerden alınan ve işlendikten sonra geri verilen emtianın
cinsi ve miktarı tarih sırasiyle yazılır.
Madde 201 - (Mülga: 4/12/1985 - 3239/136 md.)
Madde 202 - (Mülga: 4/12/1985 - 3239/136 md.)
Sınai müesseselerde kayıt serbestliği:
Madde 203 - Sınai müesseseler, bu bölümde yazılı defterleri işlerinin icap-
larına ve hususiyetlerine göre diledikleri şekilde tutabilirler; iptidai ve ma-
mul maddeler için ayrı defter kullanabilirler; bunları cins ve nevi itibariyle
ayrı sayfalarda gösterebilirler.
Bitim işleri defteri tutmıyarak buraya yazılması gereken malümatı, imalat
defterine kaydedebilirler. İstihsal Vergisi defteri tutmıyarak bunlara ait ka-
yıtları defterikebirde açacakları özel bir hesapta veya satışlarını kaydettik-
leri hesabın ayrı bir sütununda gösterebilirler.
(Üçüncü fıkra mülga: 4/12/1985 - 3239/136 md.)
İmalat defterine kaydolunan malümatı ihtiva edecek şekilde sınai muhasebe
tutanlar, Maliye Bakanlığından müsaade almak şartiyle ayrıca imalat defteri
tutmazlar.
(Beşinci fıkra mülga: 4/12/1985 - 3239/136 md.)
ALTINCI BÖLÜM
Diğer Müesseselerin Tutacakları Özel Kayıtlar
Banka, banker ve sigorta şirketlerinin gider vergisine ait kayıtları:
Madde 204 - Banka,banker ve sigorta şirketleri banka ve Sigorta Muameleleri
Vergisinin mevzuuna giren işlemleri müfredatlı veya bordrolar üzerinden toplu
olarak kendi muhasebe defterlerinde veyahut isterlerse ayrı bir banka ve si-
gorta muameleleri vergisi defterinde, diğer işlemlerinden ayırmak suretiyle
gösterilir.
(Ek: 30/12/1980 - 2365/31 md.) Bankalar ile mevduat faizi ödeyen bankerler
yukarıda belirtilen defter kayıtlarında bu hususlara ilişkin bilgileri müfre-
datlı olarak göstermeye mecburdurlar.
Damga resmi kayıtlar:
Madde 205 - Damga Resmi Kanununa göre yolcu bilet ücretleri, sigorta prim-
leri ve ilan ücretleri gibi mevzular üzerinden resim istifa etmeye mecbur olan
gerçek ve tüzel kişiler bu ücret ve primlerle istifa ettikleri Damga Resimleri
için tarih sırasiyle bir kayıt tutmaya mecburdurlar.
Tüccarlar bu kayıtları muhasebe defterlerinde tuttukları hesaplarda göste-
rebilirler. Kayıtların muhasebe defterinde gösterilmemesi halinde ayrı bir
"Damga Resmi defteri" tutulur. Devlet müesseselerinin resmi defter ve kayıtları
Damga Resmi defteri yerine geçer. (1)
Madde 206 - (Mülga: 4/12/1985 - 3239/136 md.)
Yabancı nakliyat kurumlarının hasılat defteri:
Madde 207 - Yabancı nakliyat kurumları veya bunları Türkiye'de temsil eden
şube veya acentaları bir "Hasılat defteri" tutmaya ve bu deftere Türkiye'de
elde ettikleri hasılatı tarih sırasiyle ve müfredatlı olarak kaydetmeye mecbur-
durlar. Bu madde gereğince hasılat defteri tutan yabancı nakliyat kurumları bu
işleri için ayrıca muhasebe defteri tutmaya mecbur değildirler.
Menkul ve gayrimenkul sermaye iradlarına ait kayıtlar:
Madde 208 - Bu kanuna göre defter tutmaya mecbur olan gerçek kişiler Gelir
Vergisine tabi menkul ve gayrimenkul sermayelerle bunlardan elde edilen irat-
ları ve bunlara mütaallik giderleri defterikebir veya işletme hesabının veya
serbest meslek erbabı kazanç defterinin ayrı bir sayfasına veya ayrı bir defte-
re veyahut bir cetvele ayrı ayrı kaydetmeye mecburdurlar.
Şu kadar ki, bu hesap mükellefin diğer kazançlarını tesbit için tuttuğu he-
saplara karıştırılmaz ve onlar ile birleştirilmez.
Ambar defteri:
Madde 209 - Depo (Ardiyeler dahil) işletenlerle nakliye ambarları ayrıca
bir ambar defteri tutarlar. Bu deftere en az aşağıda yazılı malümat kaydolunur:
1. Malın ambara giriş tarihi;
2. Malın cinsi (Malın cinsi belli değilse sadece balya, kasa, sandık gibi
ambalaj nevinin kaydedilmesiyle iktifa edilir);
3. Malın miktarı (Ticari teamüle göre parça, sandık veya sıklet);
4. Malın kimin tarafından tevdi edildiği;
5. Malın nereye ve kime gönderildiği;
6. Alınan nakliye ücreti tutarı.
Kendi işlerinin icabı olarak yukarıdaki malümatı ihtiva edecek şekilde def-
ter tutanlar ayrıca ambar defteri tutmazlar.
YEDİNCİ BÖLÜM
Serbest Mesleklerde Defter Tutma
Serbest meslek kazanç defteri:
Madde 210 - Serbest meslek erbabı bir (Kazanç defteri) tutarlar.
Bu defterin bir tarafına giderler, diğer tarafına da hasılat kaydolunur.
----------------------
(1) Bu maddenin yolcu biletleri ve sigorta primleri üzerinden alınacak damga
resmi kayıtlariyle ilgili hükümleri, 1/7/1964 tarih ve 488 sayılı Kanunun
31 inci maddesinin 7 numaralı bendi ile kaldırılmıştır.
Defterin gider tarafına, yapılan giderlerin nevi ile yapıldığı tarih ve ha-
sılat tarafına ise ücretin alındığı tarih ve miktarı ile kimden alındığı yazı-
lır.
Hekimler diledikleri takdirde, yukarıda yazılı malümatı protokol defterinde
göstermek şartiyle ayrı kazanç defteri tutmıyabilirler.
Amortisman kayıtları:
Madde 211 - Serbest meslek erbabı, işlerinde bir yıldan fazla kullandıkları
ve amortismana tabi tuttukları tesisat ve demirbaş eşyanın kıymetleri ile amor-
tismanlarını 189 uncu maddede yazılı şekilde tutulan "Amortisman kayıtlarında"
gösterirler.
Özel defterler:
Madde 212 - Noterlerin ve noterlik görevini ifa ile mükellef olanların ve
borsa acentalarının resmi defteri "kazanç defteri" yerine geçer.
SEKİZİNCİ BÖLÜM
Zirai Kazançlarda Defter Tutma
Çiftçi işletme defteri:
Madde 213 - (Değişik: 19/2/1963 - 205/13 md.)
Zirai işletme hesabını ihtiva eden çiftçi işletme defterinin sol tarafına
Gelir Vergisi Kanununun ilgili maddelerinde gösterilen giderler,sağ tarafına da
aynı kanunda gösterilen hasılat kaydolunur.
Gider ve hasılat kayıtlarının en az aşağıdaki bilgileri ihtiva etmesi la-
zımdır.
1. Sıra numarası,
2. Kayıt tarihi,
3. Muamelenin nev'i
4. Meblağ.
Amortisman kayıtları:
Madde 214 - Çiftçi işletme defteri tutanlar, amortismana tabi kıymetleri ve
bunların amortismanlarını 189 uncu maddede yazılı şekilde tutulan amortisman
kayıtlarında gösterebilecekleri gibi bu kayıtları çiftçi işletme defterinin
ayrı bir yerine de geçirebilirler.
DOKUZUNCU BÖLÜM
Kayıt Nizamı
Türkçe tutma mecburiyeti:
Madde 215 - Bu kanuna göre tutulacak defter ve kayıtların Türkçe tutulması
mecburidir.
Defterlerin mürekkeple yazılacağı:
Madde 216 - Bu kanuna göre tutulması mecburi defterler mürekkeple veya ma-
kina ile yazılır. Kopye kağıdı kullanılması ve ıstampa ve sair damga aletleriy-
le kopye konulması da caizdir.
Bilümum defterlerde hesaplar kapatılıncaya kadar toplamlar geçici olarak
kurşun kalemi ile yapılabilir.
Yanlış kayıtların düzeltilmesi:
Madde 217 - Yevmiye detferi madelerinde yapılan yanlışlar ancak muhasebe
kaidelerine göre düzeltilebilir. Diğer bilümum defter ve kayıtlara rakam ve
yazılar yanlış yazıldığı takdirde düzeltmeler ancak yanlış rakam ve yazı okuna-
cak şekilde çizilmek, üst veya yan tarafına veyahut ilgili bulunduğu hesaba doğ-
rusu yazılmak suretiyle yapılabilir.
Defterlere geçirilen bir kaydı kazımak, çizmek veya silmek suretiyle okuna-
maz bir hale getirmek yasaktır.
Boş satır bırakılamıyacağı, sayfaların yok edilmiyeceği:
Madde 218 - Defterlerde kayıtlar arasında usulen yazılmaya mahsus olan sa-
tırlar, çizilmeksizin boş bırakılamaz ve atlanamaz.
Ciltli defterlerde, defter sayfaları ciltten koparılamaz. Tasdikli mütehar-
rik yapraklarda bu yaprakların sırası bozulamaz ve bunlar yırtılamaz.
Kayıt zamanı:
Madde 219 - (Değişik: 30/12/1980 - 2365/32 md.)
Muameleler defterlere zamanında kaydedilir. Şöyleki:
a) Muamelelerin işin hacmine ve icabına uygun olarak muhasebenin intizam ve
vuzuhunu bozmayacak bir zaman zarfında kaydedilmesi şarttır. Bu gibi kayıtların
on günden fazla geciktirilmesi caiz değildir.
b) Kayıtlarını devamlı olarak muhasebe fişleri, primanota ve bordro gibi
yetkili amirlerin imza ve parafını taşıyan mazbut vesikalara dayanarak yürüten
müesseselerde, muamelelerin bunlara işlenmesi, deftere işlenmesi hükmündedir.
Ancak bu kayıtlar, muamelelerin esas defterlere 45 günden daha geç intikal etti-
rilmesine cevap vermez.
c) Günlük kasa, günlük, parakende satış ve hasılat defterleri ile serbest
meslek kazanç defterine muameleler günü gününe kaydedilir.
ONUNCU BÖLÜM
Defterlerin Tasdıki
Tasdike tabi defterler:
Madde 220 - Aşağıda yazılı defterlerin bu bölümdeki esaslara göre tasdik
ettirilmesi mecburidir:
1. Yevmiye ve envanter defterleri:
2. İşletme defteri:
3. Çiftçi işletme defteri;
4. İmalat ve İstihsal Vergisi defterleri; (Basit İstihsal Vergisi defteri
dahil)
5. (Mülga: 1/7/1964 - 488/31 md.)
6. Nakliyat Vergisi defteri;
7. Yabancı nakliyat kurumlarının hasılat defteri;
8. Serbest meslek kazanç defteri.
9. (Ek: 30/12/1980 - 2365/33 md.) Günlük kasa defteri;
10. (Ek: 30/12/1980 - 2365/33 md.) Günlük perakende satış hasılat defteri.
11. (Ek: 24/6/1994 - 4008/5 md.) Kambiyo senetleri defteri.
Bu kanunla cevaz verilen hallerde yukarıda yazılı olanların yerine kullanı-
lacak olan defterler de tasdike tabi tutulur.
Tasdik zamanı:
Madde 221 - Bu kanunda yazılı defterleri kullanacak olanlar, bunları aşağıda
yazılı zamanlarda tasdik ettirmeye mecburdurlar:
1. Ötedenberi işe devam etmekte olanlar defterin kullanılacağı yıldan önce
gelen son ayda;
2. Hesap dönemleri Maliye Bakanlığı tarafından tesbit edilenler, defterin
kullanılacağı hesap döneminden önce gelen son ayda;
3. (Değişik: 4/12/1985 - 3239/17 md.) Yeniden işe başlayanlar, sınıf değiş-
tirenler ve yeni bir mükellefiyete girenler, işe başlama, sınıf değiştirme ve
yeni mükellefiyete girme tarihinden önce; vergi muafiyeti kalkanlar, muaflıktan
çıkma tarihinden başlayarak on gün içinde;
4. Tasdike tabi defterlerin dolması dolayısiyle veya sair sebeplerle yıl
içinde yeni defter kullanmaya mecbur olanlar bunları kullanmaya başlamadan önce.
Tasdiki yenileme:
Madde 222 - Defterlerini ertesi yılda da kullanmak isteyenler Ocak ayı, he-
sap dönemleri Maliye Bakanlığınca tesbit edilenler bu dönemin ilk ayı içinde
tasdiki yeniletmeye mecburdurlar.
Tasdik makamı:
Madde 223 - Defterler, iş yerinin, iş yeri olmıyanlar için ikametgahın bu-
lunduğu yerdeki noter veya noterlik görevini ifa ile mükellef olanlar, menkul
kıymet ve kambiyo borsasındaki acentaları için borsa komiserliği tarafından tas-
dik olunur.
(Ek: 4/12/1985 - 3239/18 md.) Tasdik makamı, bu Kanuna göre tasdike getiri-
len defterleri sosyal güvenlik ile ilgili kuruluşların mevzuat hükümlerine bağlı
kalmaksızın tasdik eder.
Tasdik şerhi:
Madde 224 - Noterlerin yapacağı tasdik şerhleri defterin ilk sahifesine ya-
zılır ve aşağıdaki malümatı ihtiva eder:
1. Defter sahibinin;
a) Gerçek kişilerde başta soyadı sonra öz adı (Müessesesin varsa maruf unva-
nı da ayrıca ilave olunur);
b) Tüzel kişilerde unvanı;
2. İş adresi;
3. İş veya meslekin nev'i;
4. Defterin nev'i;
5. Defterin kaç sayfadan ibaret olduğu;
6. Defterin kullanılacağı hesap dönemi;
7. Defter sahibinin bağlı olduğu vergi dairesi;
8. Tasdik tarihi;
9. Tasdik numarası;
10.Tasdiki yapan makamın resmi mühür ve imzası.
Tasdik şekli:
Madde 225 - Defterler aşağıdaki şekilde tasdik olunur:
a) Ciltli defterlerin tasdik esnasında sayfalarının sıra numarasiyle tesel-
sül ettiğine bakılarak, bu sayfalar teker teker tasdik makamının resmi mühürü
ile mühürlenir.
b) Müteharrik yapraklı yevmiye defteri kullanmalarına Maliye Bakanlığınca
müsaade edilen müesseseler bir yıl içinde kullanacaklarını tahmin ettikleri sa-
yıda yaprağı yukardaki esaslara göre tasdik ettirirler. Tasdikli yapraklar bit-
tiği takdirde, yeni yapraklar kullanılmadan evvel tasdike arzolunur.
Bunların sayfa numaraları tasdikli yaprakların sayfa numaralarını takiben
teselsül ettirilir. Tasdik makamı, ilave yaprakların sayısını ilk tasdik şerhi-
nin altına kaydeder ve bu kaydı usulüne göre tasdik eder.
Defter tasdikine ait bordrolar:
Madde 226 - Tasdik makamları tasdik ettikleri defterlere ait aşağıda yazılı
malümatı tarih sırasiyle, üçer aylık bordrolara derç ve bunları en geç bir ay
içinde bulundukları yerin en büyük malmemuruna tevdi ederler:
1. Tasdik numarası ve tarihi;
2. Defter sahibinin soyadı, adı (Veya unvanı);
3. İşi veya mesleki;
4. Defterin nev'i;
5. Defterin hangi yıl için tasdik edildiği;
6. Defter sahibinin bağlı olduğu vergi dairesi.
Tasdik makamları yukardaki bilgileri münferit fişlerle de bildirebilirler.
ÜÇÜNCÜ KISIM
Vesikalar
BİRİNCİ BÖLÜM
Kayıtların Tevsiki
İspat edici kağıtlar:
Madde 227 - Bu kanunda aksine hüküm olmadıkça, bu kanuna göre tutulan ve
üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsiki mec-
buridir.
(Ek: 19/2/1963 - 205/14 md.) Defter tutmak mecburiyetinde olmayan mükellef-
ler vergi matrahlarının tesbiti ile ilgili giderlerini tesvike mecburdurlar.
(Götürü usulde tesbit edilen giderler hariç.)
(Ek: 3/12/1988 - 3505/3 md.) Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanunun Mali-
ye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak, kullanma mecburiyeti geti-
rilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler
vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır.
(Ek: 3/12/1988 - 3505/3 md.) Maliye ve Gümrük Bakanlığı, düzenlenmesi mecbu-
ri olan belgelerde bulunması gereken zorunlu bilgileri belirlemeye ve bu belge-
lerden uygun gördüklerine, düzenlenme saatinin yazılması mecburiyetini getirmeye
yetkilidir.
Vergi Beyannamelerinin İmzalanması ve Yeminli Mali Müşavir Tasdik Raporları:
Mükerrer Madde 227 - (24/6/1994-4008/6 md.)
Maliye Bakanlığı:
1. Vergi beyannamelerinin 3568 sayılı Kanuna göre yetki almış serbest
muhasebeci, serbest muhasebeci mali müşavir veya yeminli mali müşavirler
tarafından da imzalanması mecburiyetini getirmeye, bu mecburiyeti beyanname
çeşitleri, mükellef grupları ve faaliyet konuları itibariyle ayrı ayrı uygu-
latmaya,
2. Vergi kanunlarında yer alan muafiyet, istisna, yeniden değerleme, zarar
mahsubu ve benzeri hükümlerden yararlanılmasını Maliye Bakanlığınca belirlenen
şartlara uygun olarak yeminli mali müşavirlerce düzenlenmiş tasdik raporu itiraz
edilmesi şartına bağlamaya,
Bu uygulamalara ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.
Yukarıdaki fıkra hükümlerine göre beyannameyi imzalayan veya tasdik raporunu
düzenleyen meslek mensupları, imzaladıkları beyannamelerde veya düzenledikleri
tasdik rapor-
larında yer alan bilgilerin defter kayıtlarına ve bu kayıtların dayanağını
teşkil eden belgelere uygun olmamasından dolayı ortaya çıkan vergi ziyaına
bağlı olarak salınacak vergi, ceza, gecikme faizlerinden mükellefle birlikte
müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulurlar.
2 numaralı bent hükmüne göre yararlanılması yeminli mali müşavirlerce
düzenlenmiş tasdik raporu ibrazı şartına bağlanan konularda, tasdik raporunu
zamanında ibraz etmeyen mükellefler tasdike konu hakdan yararlanamazlar. Ancak,
Maliye Bakanlığı tasdik raporlarının ibraz süresini iki aya kadar uzatmaya
yetkilidir.
(Ek: 25/5/1995-4108/5 md.) 233 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine
tabi olan Kamu İktisadi Teşebbüsleri ile bunlara ait müesseseler hakkında bu
madde hükümleri uygulanmaz.
Tevsiki zaruri olmıyan kayıtlar:
Madde 228 - Aşağıdaki giderler için ispat edici kağıt aranmaz:
1. Örf ve teamüle göre bir vesikaya istinat ettirilmesi mütat olmıyan
müteferrik giderler;
2. Vesikasının teminine imkan olmıyan giderler;
3. Vergi kanunlarına göre götürü olarak tesbit edilen giderler.
1 ve 2 numaralı fıkralarda yazılı giderlerin gerçek miktarları üzerinden
kayıtlara geçirilmesi ve miktarlarının işin genişliğine ve mahiyetine uygun
bulunması şarttır.
İKİNCİ BÖLÜM
Fatura ve Fatura Yerine Geçen Vesikalar
Faturanın tarifi:
Madde 229 - Fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin
borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tara-
fından müşteriye verilen ticari vesikadır.
Faturanın şekli:
Madde 230 - (Değişik: 30/12/1980 - 2365/34 md.)
Faturada en az aşağıdaki bilgiler bulunur:
1. Faturanın düzenlenme tarihi seri ve sıra numarası;
2. Faturayı düzenleyenin adı, varsa ticaret unvanı, iş adresi, bağlı olduğu
vergi dairesi ve hesap numarası;
3. Müşterinin adı, ticaret unvanı, adresi, varsa vergi dairesi ve hesap nu-
marası;
4. Malın veya işin nev'i, miktarı, fiyatı ve tutarı;
5. (Değişik: 4/12/1985 - 3239/19 md.) Satılan malların teslim tarihi ve ir-
saliye numarası, (Malın alıcıya teslim edilmek üzere satıcı tarafından taşındığı
veya taşıttırıldığı hallerde satıcının, teslim edilen malın alıcı tarafından ta-
şınması veya taşıttırılması halinde alıcının taşınan veya taşıttırılan mallar
için sevk irsaliyesi düzenlemesi ve taşıtta bulundurulması şarttır.
Malın, bir mükellefin birden çok iş yerleri ile şubeleri arasında taşındığı
veya satılmak üzere bir komisyoncu veya diğer bir aracıya gönderildiği hallerde
de, malın gönderen tarafından sevk irsaliyesine bağlanması gereklidir. Bu bentte
yazılı irsaliyeler hakkında fiyat ve bedel ile ilgili bilgiler hariç olmak üze-
re, bu madde hükmü ile 231 inci madde hükmü uygulanır. İrsaliyelerde malın nere-
ye ve kime gönderildiği ayrıca belirtilir.
Şu kadar ki nihai tüketicilerin tüketim amacıyla perakende olarak satın al-
dıkları malları kendilerinin taşıması veya taşıttırması halinde bu mallara ait
fatura veya perakende satış fişinin bulunması şartıyla sevk irsaliyesi aranmaz.)
3526-1
Fatura nizamı:
Madde 231 - (Değişik: 30/12/1980 - 2365/35 md.)
Faturanın düzenlenmesinde aşağıdaki kaidelere uyulur:
1. Faturalar sıra numarası dahilinde teselsül ettirilir. Aynı müessesenin
muhtelif şube ve kısımlarında her biri aynı numara ile başlamak üzere ayrı ayrı
fatura kullanıldığı takdirde bu faturalara şube ve kısımlarına göre şube veya
kısmın isimlerinin yazılması veya özel işaretle seri tefriki yapılması mecburi-
dir.
2. Faturalar mürekkeple, makine ile veya kopya kurşun kalemi ile doldurulur.
3. Faturalar en az bir asıl ve bir örnek olarak düzenlenir. Birden fazla
örnek düzenlendiği takdirde her birine kaçıncı örnek olduğu işaret edilir.
4. Faturaların baş tarafında iş sahibinin veya namına imzaya mezun olanların
imzası bulunur.
5. (Değişik: 4/12/1985 - 3239/20 md.) Fatura, malın teslimi veya hizmetin
yapıldığı tarihten itibaren azami on gün içinde düzenlenir. Bu süre içerisinde
düzenlenmeyen faturalar hiç düzenlenmemiş sayılır.
6. (Ek: 4/12/1985 - 3239/20 md.) Bu Kanunun 232 nci maddesinin birinci fık-
rasına göre fatura düzenlemek zorunda olanlar, müşterinin adı ve soyadı ile bağ-
lı olduğu vergi dairesi ve hesap numarasının doğruluğundan sorumludur. (Ancak
bu sorumluluk, aynı maddenin 2 nci fıkrasının uygulandığı halleri kapsamaz.) Fa-
tura düzenleyenin istemesi halinde müşteri kimliğini ve vergi dairesi hesap nu-
marasını gösterir belgeyi ibraz etmek zorundadır.
(Dikkat: Devamı 3527 nci sayfadadır.)
3526-2
Fatura kullanma mecburiyeti:
Madde 232 - Birinci ve ikinci sınıf tüccarlarla defter tutmak mecburiyetin-
de olan çiftçiler:
1. Birinci ve ikinci sınıf tüccarlara;
2. Serbest meslek erbabına;
3. Kazançları götürü usulde tesbit olunan tüccarlara;
4. Defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilere;
5. Vergiden muaf esnafa.
Sattıkları emtia veya yaptıkları işler için fatura vermek ve bunlara da fa-
tura istemek ve almak mecburiyetindedirler.
(Değişik: 23/6/1982 - 2686/28 md.) Yukarıdakiler dışında kalanların, birin-
ci ve ikinci sınıf tüccarlardan ve defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçiler-
den satın aldıkları emtia veya onlara yaptırdıkları iş bedelinin birmilyon
(onmilyon) lirayı geçmesi veya bedeli birmilyon (onmilyon) liradan az olsa
dahi istemleri halinde emtiayı satanın veya işi yapanın fatura vermesi mecbu-
ridir. (1)
(Dördüncü fıkra mülga: 4/12/1985 - 3239/136 md.)
Perakende satış vesikaları:
Madde 233 - (Değişik: 23/6/1982 - 2686/29 md.)
Birinci ve ikinci sınıf tüccarlarla defter tutmak mecburiyetinde olan çift-
çilerin fatura vermek mecburiyetinde olmadıkları satışları ve yaptıkları işle-
rin bedelleri aşağıdaki vesikalardan herhangi biri ile tevsik olunur.
1. Perakende satış fişleri;
2. Makineli kasaların kayıt ruloları;
3. Giriş ve yolcu taşıma biletleri.
Perakende satış fişi, makineli kasaların kayıt ruloları ve biletlerde, iş-
letme veya mükellefin adı, düzenlenme tarihi ve alınan paranın miktarı gösteri-
lir.
Perakende satış fişi ile giriş ve yolcu taşıma biletleri seri ve sıra numa-
rası dahilinde teselsül ettirilir. Bu fiş ve biletler kopyalı iki nüsha olarak
tanzim edilir ve bir nüshası müşteriye verilir. Makineli kasa kullanılıp da
müşteriye fiş (makineli kasanın önceki fıkrada belirtilen malumatı ihtiva eden
fişi) verilmemesi halinde, perakende satış fişi tanzimi ve müşteriye verilmesi
mecburidir.
(Dördüncü fıkra mülga: 4/12/1985 - 3239/136 md.)
Gider pusulası:
Madde 234 - Birinci ve ikinci sınıf tüccarlarla defter tutmak mecburiye-
tinde olan serbest meslek erbabının ve çiftçilerin:
1. Kazançları götürü usulde tesbit olunan tüccara;
2. Kazançları götürü usulde tesbit olunan serbest meslek erbabına:
3. Vergiden muaf esnafa;
yaptırdıkları işler veya onlardan satın aldıkları emtia içinde tanzim edip işi
yapana veya emtiayı satana imza ettirecekleri gider pusulası götürü usulde ver-
giye tabi tüccar ve serbest meslek erbabı ile vergiden muaf esnaf tarafından
verilmiş fatura hükmündedir. Bu belge birinci ve ikinci sınıf tüccarların, zati
eşyalarını satan kimselerden satın aldıkları altın, mücevher gibi kıymetli eşya
için de tanzim edilir.
-------------------
(1) Bu fıkrada yeralan miktarlar 26/12/1993 tarih ve 3946 sayılı Kanun ile
1/1/1993 tarihi itibariyle geçerli olan hadlere yükseltilmiş 15/12/1995
tarih ve 95/7595 sayılı Kararname ile 1/1/1996 tarihinden geçerli olmak
üzere tespit edilen miktarlar ise, metne parantez içinde siyah punto ile
işlenmiştir. Daha önce Kararname ile yapılan değişiklik için bu Kanunun
sonundaki "KARARNAMELER İLE YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER CETVELİNE "bakınız.
Gider pusulası, işin mahiyeti, emtianın cins ve nev'i ile miktar ve bedeli-
ni ve iş ücretini ve işi yaptıran ile yapanın veya emtiayı satın alan ile sata-
nın adlariyle soyadlarını (Tüzel kişilerde unvanlarını) ve adreslerini ve tari-
hi ihtiva eder ve iki nüsha olarak tanzim ve bir nüshası işi yapana veya malı
satana tevdi olunur.
(Ek: 30/12/1980-2365/37 md.) Gider pusulaları, seri ve sıra numarası dahi-
linde teselsül ettirilir.
Müstahsil makbuzu:
Madde 235 - Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar ile defter tutmak mecburiye-
tinde olan çiftçiler götürü usule tabi veya vergiden muaf çiftçilerden satın
aldıkları malların bedelini ödedikleri sırada iki nüsha makbuz tanzim etmeye ve
bunlardan birini imzalıyarak satıcı çiftçiye vermeye ve diğerini ona imzalata-
rak almaya mecburdurlar. Mal tüccar veya çiftçi adına bir adamı veya mutavassıt
tarafından alındığı takdirde makbuz bunlar tarafından tanzim ve imza olunur.
Çiftçiden avans üzerine yapılan mubayaalarda, makbuz, malın teslimi sıra-
sında verilir.
Müstahsil makbuzunun tüccar vaya alıcı çiftçi nezdinde kalan nüshası fatura
yerine geçer.
Müstahsil makbuzunda en az aşağıda yazılı bilgiler bulunur:
1. Makbuzun tarihi;
2. (Değişik: 30/12/1980 - 2365/38 md.) Malı satın alan tüccar veya çiftçi-
nin soyadı, adı, unvanı ve adresi;
3. Malı satan çiftçinin soyadı, adı ve ikametgahı adresi;
4. Satın alınan malın cinsi, miktarı ve bedeli.
Bu maddede yazılı makbuzlar hiçbir resim ve harca tabi değildir.
(Ek: 30/12/1980 - 2365/38 md.) Müstahsil makbuzları seri ve sıra numarası
dahilinde teselsül ettirilir.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Serbest Meslek Makbuzları
Makbuz mecburiyeti:
Madde 236 - (Değişik: 30/12/1980 - 2365/39 md.)
Serbest meslek erbabı, mesleki faaliyetlerine ilişkin her türlü tahsilatı
için iki nüsha serbest meslek makbuzu tanzim etmek ve bir nüshasını müşteriye
vermek, müşteri de bu makbuzu istemek ve almak mecburiyetindedir.
Makbuz muhteviyatı:
Madde 237 - (Değişik: 30/12/1980 - 2365/40 md.)
Serbest meslek makbuzlarına:
1. Makbuzu verenin soyadı adı veya unvanı, adresi, vergi dairesi ve hesap
numarası;
2. Müşterinin soyadı, adı veya unvanı ve adresi;
3. Alınan paranın miktarı;
4. Paranın alındığı tarih;
Yazılır ve bu makbuzlar serbest meslek erbabı tarafından imzalanır.
Serbest meslek makbuzları seri ve sıra numarası dahilinde teselsül ettiri-
lir.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Ücretlere Ait Kayıt ve Vesikalar
Ücret bordrosu:
Madde 238 - İşverenler her ay ödedikleri ücretler için (Ücret bordrosu) tut-
maya mecburdurlar. Gelir Vergisi Kanununa göre vergiden muaf olan ücretlerle gö-
türü ücret üzerinden vergiye tabi hizmet erbabına yapılan ücret ödemeleri için
bordro tutulmaz.
Ücret bordrolarına en az aşağıdaki malümat yazılır.
1. Hizmet erbabının soyadı, adı; ücretin alındığına dair imzası veya mührü
( Ücretin ödenmesinde ayrıca makbuz alan iş verenlerin tutacakları ücret bordro-
suna imza veya mühür konulması mecburi değildir.);
2. Varsa vergi karnesinin tarih ve numarası;
3. Birim ücreti (Aylık, haftalık, gündelik, saat veya parça başı ücreti);
4. Çalışma süresi veya ücretin ilgili olduğu süre;
5. Ücret üzerinden hesaplanan vergilerin tutarı.
Bordronun hangi aya ait olduğu baş tarafından gösterilir. Bir aya ait bordro
ertesi ayın yirminci gününe kadar hazırlanıp tarihlenerek, müessese sahibi veya
müdürü ile bordroyu tanzim eden memur tarafından imzalanır.
İş verenler ücret bordrolarını,yukarıki esaslara uymak şartiyle diledikleri
şekilde tanzim edebilirler.
Bordro yerine geçen vesikalar:
Madde 239 - Genel, katma, özel bütçeli daire ve müesseselerle belediyelerin
ve 3659 sayılı Kanuna tabi müesseselerin ücret ödemelerinde kullandıkları vesi-
kalar ücret bordrosu yerine geçer.
BEŞİNCİ BÖLÜM
Diğer Evrak ve Vesikalar
Taşıma ve otel işletmelerine ait belgeler:
Madde 240 - (Değişik: 30/12/1980 - 2365/41 md.)
Taşıma işletmeleri ile otel motel ve pansiyon gibi konaklama yerleri (götürü
usulde vergiye tabi olanlar dahil) aşağıda yazılı belgeleri düzenlemek zorunda-
dırlar.
A) Taşıma İrsaliyeleri: Ücret karşılığında eşya nakleden bütün gerçek ve
tüzelkişiler naklettikleri eşya için, 209 ncu maddede yazılı bilgilerle, sürücü-
nün ad ve soyadı ve aracın plaka numarasını ihtiva eden ve seri ve sıra numarası
dahilinde teselsül eden irsaliye kullanmak zorundadırlar. Bu irsaliyenin bir
nüshası eşyayı taşıttırana, bir nüshası eşyayı taşıyana aracın sürücüsüne veya
kaptanına verilir ve bir nüshası da taşımayı yapan nezdinde saklanır. Bu bent
hükmü nakliye komisyoncuları ile acenteleri de kapsar.
B) Yolcu listeleri: Şehirler arasında yapılan yolcu taşımalarında 233 ncü
madde gereğince yolcu taşıma bileti kesmeye mecbur olan mükellefler, (T.C. Dev-
let Demiryolları hariç) taşıtların her seferi için müteselsil seri ve sıra numa-
ralı ve oturma yerlerini planlı şekilde gösteren iki nüsha yolcu listesi düzen-
lerler ve bu listenin bir nüshasını sefer sonuna kadar taşıtta ve diğer nüshası-
nı işyerinde bulundururlar. Yolcu taşıma biletlerinin komisyoncu veya acenteler
tarafından kesilmesi halinde yolcu listeleri 3 nüsha olarak düzenlenir ve bir
nüshası bu kimseler tarafından saklanır.
KANUNLAR, KASIM 1991 (EK-10)
Yolcu listelerinde aşağıdaki bilgiler bulunur:
1. Yolcu listesini düzenleyen işletmenin adı veya unvanı ile adresi,
2. Taşıtı işleten mükellefin adı, soyadı varsa unvanı, adresi, vergi dairesi
ve hesap numarası.
3. Taşıtın plaka numarası, sefer tarihi ve hareket saati.
4. Bilet numaraları işaretlenmek suretiyle yolcu sayısı ve toplam hasılat
tutarı.
C) Günlük müşteri listeleri: Otel, motel ve pansiyon gibi konaklama yerleri,
odalar, bölmeler ve yatak planlarına uygun olarak müteselsil seri ve sıra numa-
ralı günlük müşteri listeleri düzenlerler ve işletmede bulundururlar.
Bu listelerde aşağıdaki bilgiler bulunur:
1. Mükellefin adı, soyadı, varsa unvanı ve adresi,
2. Oda numaraları yazılmak suretiyle müşterinin adı, soyadı ve oda ücreti,
3. Düzenleme tarihi.
Muhabere evrakı:
Madde 241 - Tüccarların her nevi ticari muameleleri dolayısiyle yazdıkları
ve aldıkları mektuplar (Telgraflar ve hesap hulasaları dahil) muhabere evrakını
teşkil eder. Gönderilen ve gelen muhabere evrakının, işlerinin icabına göre
dosyada muhafaza edilmesi mecburidir.
Mükerrer Madde 241 - (Ek: 28/8/1991-3762/2 md.)
Mükelleflerin sattıkları emtia veya yaptıkları işler nedeniyle ortaya çıkan
alacak ve borçları için bono veya poliçe düzenlemeleri halinde, bu poliçe veya
bonoların Türk Ticaret Kanunu uyarınca bulunması gereken bilgilerin yanısıra
aşağıdaki hususları da ihtiva etmesi zorunludur.
1. Müteselsil seri ve sıra numarası.
2. Alacaklı ve borçlunun adı, adresi, bağlı olduğu vergi dairesi ve hesap
numarası.
Bono, poliçe, çek, senet, tahvil, hisse senedi,finansman bonosu, kar ortak-
lığı belgesi ve benzeri kıymetli evrakın vergi belge düzenini sağlamak açısından
ihtiva edeceği bilgileri belirlemeye Maliye ve Gümrük Bakanlığı yetkilidir.
Diğer vesikalar:
Madde 242 - Tüccarlar evvelki maddelerin dışında kalan ve bir hüküm ifade
eden veya icabında bir hakkın ispatına delil olarak kullanılabilen mukavelename,
taahhütname, kefaletname, mahkeme ilamları gibi hukuki vesikalarla ihbarname,
karar örnekleri, vergi makbuzları gibi vergi evrakını dosyada muhafaza etmeye
mecburdurlar.
Damga resmi mükellefleri, gazete ve sair neşriyatın pul yapıştırılan kolek-
siyon nüshalarını ve Türkiye'de tanzim edilip doğrudan doğruya ecnebi memleket-
lere gönderilen evrak ile çekilen telgrafların Türkiye'de kalan kopyalarını aynı
suretle muhafaza etmek mecburiyetindedirler.
(Ek fıkralar: 19/2/1963 - 205/15 md.)
Gelir Vergisi Kanununun 54 üncü maddesinin 2 numaralı bendine göre vergi
matrahlarının tesbitinde gerçek giderleri nazara alınan mükellefler, bu giderle-
rini tevsik edecek vesikaları saklamaya mecburdurlar.
Gelir Vergisi Kanununa göre sair kazanç ve iratları üzerinden vergilendiri-
lecek mükellefler, vergi matrahının tesbitinde nazara alınacak giderlerini isbat
edecek vesikaları muhafaza etmek mecburiyetindedirler.
3530-1
Elektronik Cihazla veya Tayin Olunacak Usulle Belge Düzenleme:
Mükerrer Madde 242 - (Ek: 28/8/1991 - 3762/3 md.)
Maliye ve Gümrük Bakanlığı; mükelleflere, niteliklerini belirlediği elektro-
nik cihazları kullandırmak suretiyle belge düzenlettirmeye ve kullanılacak özel
cihazlardan çıkarılan pulları belgelere ekletmeye yetkilidir. Elektronik cihaz-
larla düzenlenen belgeler ile özel cihazlardan çıkarılan pulları ihtiva eden
belgeler bu Kanun hükümlerine uygun olarak düzenlenmiş belge hükmündedir.
Elektronik cihazların belirlenen niteliklere uygunluğu 6.12.1984 gün ve 3100
sayılı Kanunun 5 inci maddesine göre kurulan komisyonun görüşü alınarak Maliye
ve Gümrük Bakanlığınca onaylanır.
Maliye ve Gümrük Bakanlığı, elektronik cihazlarla veya kullanılacak özel ci-
hazlardan çıkarılan pulları ekletmek suretiyle belge düzenletme yetkisini; iş
grupları, sektörler, bölgeler, yerleşim birimleri, yıllık hasılat tutarları iti-
bariyle veya sabit bir işyerinde faaliyet gösterilip gösterilmediğine göre ayrı
ayrı veya topluca kullanabilir.
Mükellefler, 3100 sayılı Kanuna göre nitelikleri belirlenen ödeme kaydedici
cihazlar ile birinci fıkrada belirtilen cihazları piyasadan temin edebilecekleri
gibi, Maliye ve Gümrük Bakanlığından da temin edebilirler. Maliye ve Gümrük Ba-
kanlığı bu cihazları temin etmeye, zimmet karşılığı vermeye bu konularla ilgili
bütçe işlemlerini yapmaya ve diğer usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.
Bakanlıkça zimmet karşılığı verilen cihazların bozulması, çalınması gibi ne-
denlerle kullanılamaz hale gelmesi halinde cihaz bedelinin 6183 sayılı Kanun hü-
kümlerine göre mükelleften tahsili yoluna gidilir.
DÖRDÜNCÜ KISIM
Ekim ve Sayım Beyanı
Ekim sayım beyanı:
Madde 243 - (Değişik: 19/2/1963 - 205/16 md.)
Zirai işletmeleri, Gelir Vergisi Kanununun 12 nci maddesine göre hasılat
bildirimine esas alınan ölçülerinin üstünde bulunan çiftçiler, zirai işletmele-
rinin (Gezici hayvancılıkta kışlaklarının) bulundukları köy ve mahallelerin muh-
tarlıklarına müracaatla ekim sayım beyanında bulunurlar.
(DİKKAT: Devamı 3531 inci sayfadadır.)
KANUNLAR, KASIM 1991 (Ek-10)
3530 - 2
1. Çiftçinin soyadı ve adı;
2. Çiftçinin ikametgah adresi;
3. Zirai işletmenin (Gezici hayvancılıkta kışlaklarının) bulunduğu yer;
4. Ekimde: Geçen yılın Ekim ayı sonundan beyanın yapıldığı yılın Kasım ayı
başına kadar ekilen arazinin genişliği ve ekimin nev'i;
5. Hayvancılıkta: Beslenen hayvanların cins ve miktarları;
6. Meyvacılıkta: İcabına göre, meyva verebilecek hale gelmiş ağaç sayısı
veya bunların dikili bulunduğu arazinin genişliği;
Adi ortaklıklarda beyanın ortaklardan biri aile reisi beyanında aile rsisi
tarafından yapılması kafidir. Bu takdirde diğer ortaklarla eş ve çocukların ad
ve soyadları, ikametgah adresleri ve hisseleri beyanda bulunan tarafından def-
tere yazdırılır.
Ekim ve sayım beyanı her yılın Kasım ayında yapılır.
Maliye Bakanlığı iklim şartları bakımından özellik gösteren illerde beyan
süresini değiştirebilir.
Ekim ve sayım beyanları sözlü veya yazılı olabilir. Beyanlar, beyanı yapan-
lar tarafından imza veya mühürle tasdik edilir.
Beyan varakaları iki nüsha olarak tanzim ve bir nüshası beyan süresinin so-
nundan itibaren 15 gün içinde ilgili vergi dairesine makbuz karşılığında teslim
edilir.
Kayıt işlerini kendi imkanları ile tekemmül ettiremiyecek durumda olan muh-
tarlıklara valiliklerce gerekli yardımda bulunulur.
Ekim ve sayım ilmühaberi:
Madde 244 - İhtiyar heyetleri, ekim ve sayım defterlerine kaydedilen bilgi-
lere dayanarak, beyanda bulunan çiftçilere tasdikli bir ekim ve sayım ilmühabe-
ri verirler.
Muhtar ve ihtiyar heyetlerince verilen ilmühaberler için ücret alınmaz. Ekim
ve sayım beyanları ile ilmühaberler hiçbir resim ve harca tabi değildir.
Tahkik ve ihbar ödevi:
Madde 245 - (Değişik birinci fıkra: 19/2/1963 - 205/17 md.) Muhtar ve ihti-
yar heyetleri 243 üncü madde hükümlerine göre yapılan beyanların doğruluğunu
tahkik ederler.
Muhtar ve ihtiyar heyetleri, hiç beyanda bulunmamış olanları beyanda bulun-
mağa, yanlış veya hakikate aykırı beyanda bulunmuş olanları beyanlarını düzelt-
meğe davet ederler. Buna rağmen beyanda bulunmayanların veya beyanlarını düzelt-
miyenleri verilen sürenin sonundan başlıyarak 15 gün içinde, mütalaaları ile
birlikte ve yazılı olarak vergi dairesine bildirirler. Bu ihbar üzerine vergi
dairesince yapılacak tahkikat neticesine göre işlem yapılır.
Ücret ve sorumluluk:
Madde 246 - Muhtar ve ihtiyar heyetleri üyelerine Maliye Bakanlığınca tak-
dir ve tayin edilecek miktarda ücret verilir. Görevlerini kısmen veya tamamen
yerine getirmeyen muhtar ve ihtiyar heyetleri ücrete müstahak olmazlar.
Görevini ihmal veya suiistimal eden muhtar ve ihtiyar heyeti üyeleri hakkın-
da Türk Ceza Kanununun 230 ve 240 ıncı maddelerine göre takibat yapılır.
BEŞİNCİ KISIM
Vergi Karnesi
Vergi karnesi:
Karne mecburiyeti:
Madde 247 - (Değişik: 30/12/1980 - 2365/42 md.)
Aşağıda yazılı olanlar vergi karnesi almaya mecburdurlar:
1. Vergi matrahları tamamen veya kısmen götürü usulde tespit olunanlar;
2. Gelir Vergisi Kanununa göre indirimden faydalanmak isteyenler;
3. Gelir Vergisi Kanununun 35 nci maddesinin (B) bendi uyarınca karne almak
zorunda olanlar.
Durumu yukarıdaki şartların birden fazlasına girse bile, bir mükellef tek
vergi karnesi alır.
Karne alınması:
Madde 248 - Mükellefler vergi karnelerinin kendileri tarafından yazılması
gereken kısımlarını doldurduktan sonra, vergi bakımından durumlarını kayıt ve
tescil ve karneye işaret ettirmek üzere, bunları bağlı oldukları vergi dairesi-
ne ibraz ederler.
Mükellefiyete müessir olacak değişiklikler de yukarıki esaslara göre karne-
ye işaret ettirilir.
247 nci maddenin 1 inci bendinde yazılı mükelleflerin doldurdukları karneyi
vergi dairesine ibraz etmeleri veya değişikliği karneye işaret ettirmeleri sü-
resi işe başladıkları veya değişikliğin vukubulduğu tarihten başlıyarak bir
aydır.
(Değişik: 23/6/1982 - 2686/30 md.) Gelir Vergisi Kanununa göre indirimlerin
uygulanmasında, karnedeki kayıtlar, bunların vergi dairesine tescil ettirildiği
tarihten evvelki zamanlar için nazara alınmaz.
Hüviyet tasdiki:
Madde 249 - (Değişik: 23/6/1982 - 2686/31 md.)
Gelir Vergisinden indirimlerden faydalanabilmek için karne almak mecburiye-
tinde olanlar, medeni hal ve aile durumu hakkında vergi karnesine yazılmış olan
bilgiler ve bunlarda vaki olan değişiklikler mükellefin ikamet ettiği veya ça-
lıştığı mahallenin muhtarına tasdik ettirilir.
Buna imkan olmayan hallerde mükellefin karneye yazdığı bilgilerin doğruluğu
idari tahkikatla tespit olunur ve karnenin tescili tahkikat neticesinde yapılır.
Doğruluk Sorumluluğu:
Madde 250 - Vergi karnelerine yazdıkları bilgilerin doğruluğundan mükellef-
ler; iş verenler tarafından bu karnelere ilave olunan kayıtlardan da iş veren-
ler sorumludur.
Karnesiz hizmet erbabı çalıştıranların sorumluluğu:
Madde 251 - Kazançları götürü usulde tesbit edilen ticaret, sanat ve ser-
best meslek erbabı ile götürü gider usulünü kabul eden gayrimenkul sermaye ira-
dı sahipleri, yanlarında çalışan hizmet erbabının, kanunun tayin ettiği süre
içinde karne almalarını ve karnelerinde yazılı vergilerini ödemelerini temin et-
meye mecburdurlar. Bu mecburiyete riayet edilmediği takdirde:
a) Zamanında karne almamış veya vergisini tarh ettirmemiş olan hizmet erba-
bının vergisi iş veren kimse adına tarh edilir ve vergi cezası da aynı kimse
adına kesilerek ondan tahsili olunur. Bu fıkra hükmüne göre tarh edilen vergi
ve kesilen ceza, iş verene birer ihbarname ile tebliğ edilir. Kullanılacak ih-
barnamelerin şeklini ve muhteviyatını Maliye Bakanlığı tayin eder.
Karnesiz tesbit edilen şahsa karnesi verilir ve vergisinin ödendiği karneye
yazılır.
b) Karnesini zamanında almış ve vergisini tarh ettirmiş olan hizmet erbabı-
nın zamanında ödenmemiş olan vergisi ve gecikme zammı, yanında çalıştığı tesbit
edilen iş verenden tahsil olunur.
İş verenler, yukarıki hükümlere göre ödedikleri vergiler için asıl mükellef-
lere rücu edebilirler.
Karnelerin şekli, resim ve harçlardan muaf olduğu:
Madde 252 - Vergi karnesinin şekli ve ihtiva edeceği bilgiler Maliye Bakan-
lığınca tesbit olunur.
Gerek karneler, gerek bunların ihtiva ettiği kayıtlar hiçbir resme ve harca
tabi değildir.Tasdik dolayısiyle muhtarların yüz kuruşu geçmemek şartiyle harç
almaları caizdir.
ALTINCI KISIM
Muhafaza ve İbraz Ödevleri
Defter ve vesikaları muhafaza:
Madde 253 - Bu Kanuna göre defter tutmak mecburiyetinde olanlar, tuttukları
defterlerle üçüncü kısımda yazılı vesikaları, ilgili bulundukları yılı takibe-
den takvim yılından başlıyarak beş yıl süre ile muhafaza etmeye mecburdurlar.
Defter tutma mecburiyetinde olmıyanların muhafaza ödevi:
Madde 254 - Bu kanuna göre defter tutmak mecburiyetinde olmıyanlar, 232,
234 ve 235 inci maddeler mucibince almaya mecbur oldukları fatura ve gider pusu-
lası ve müstahsil makbuzlarını tarih sırası ile tanzim tarihlerini takip eden
takvim yılından başlıyarak beş yıl süre ile muhafaza etmeye mecburdurlar.
Karnelerin muhafazası:
Madde 255 - (Değişik: 23/6/1982 - 2686/32 md.)
Mükellefler bu Kanuna göre aldıkları vergi karnelerini, işin devam ettiği,
Gelir Vergisi Kanununa göre indirimlerle ilgili olanlar bu indirimlerden fayda-
landıkları sürece muhafaza ederler.
Defter ve belgelerin ibrazı mecburiyeti:
Madde 256 - Geçen maddelerde yazılı gerçek ve tüzel kişiler bu kısım gere-
ğince muhafaza ettikleri her türlü defter, vesika ve karneleri muhafaza süresi
içinde yetkili makam ve memurların talebi üzerine ibraz ve inceleme için arz et-
meye mecburdurlar.
Diğer ödevler:
Madde 257 - (Değişik birinci fıkra: 30/12/1980-2365/44 md.) Vergi inceleme
ve kontrolları ile gayrimenkullerin rayiç bedelinin tespiti sırasında, mükellef-
ler aşağıda yazılı ödevleri yerine getirmeye mecburdurlar.
1. İncelemeye yetkili memura müessesenin durumuna göre, çalışma yeri göster-
mek ve resmi çalışma saatlerinde memurun müessesede çalışmasını sağlamak;
2. İnceleme ile ilgili her türlü izahatı vermek (Bu mecburiyet hem iş sahi-
bine, hem de işletmede çalışan memurlara şamildir):
3. İncelemeye yetkili memurun, lüzumunda iş yerinin her tarafını gezip gör-
mesini sağlamak;
4. (Değişik: 23/6/1982 - 2686/33 md.) Bina ve arazinin rayiç bedelinin tes-
pitinde değeri tespit edilecek bina ve araziyi Emlak Vergisi Kanununun 31 nci
maddesine göre Maliye Bakanlığınca yetkili kılınan memurlara gösterip gezdirmek,
bu gibi gayrimenkullerin genel ahvaline, kullanılış tarzına ve kirada ise kira-
nın miktarına müteallik her türlü bilgileri vermek (Bu fıkrada yazılı mecburi-
yetler kiracılara da şamildir);
5. (Ek: 30/12/1980 - 2365/44 md.) İşletmede 134 ncü madde gereğince envan-
ter yapılması halinde araç, gereç ve personeliyle bu işlemlerin intacına gerek-
li yardım ve kolaylığı göstermek.
Yetki:
Mükerrer Madde 257 - (Ek: 30/12/1980 - 2365/45 md.)
(Değişik: 4/12/1985 - 3239/21 md.) Maliye ve Gümrük Bakanlığı, mükellef ve
meslek grupları itibariyle muhasebe usul ve esaslarını tespit etmeye, bu Kanuna
göre tutulacak defter ve düzenlenecek belgelerin tutulması ve düzenlenmesi mec-
buriyetini, kaldırmaya, vergi kayıp ve kaçağını önlemek amacıyla tutulmakta
olan defter ve belgelere ilaveten tutulmasını veya düzenlenmesini uygun gördüğü
defter ve belgeler mahiyet, şekil ve ihtiva edeceği hususları belirlemeye,
bunlarda değişiklik yapmaya; bunlar için tasdik, muhafaza ve ibraz mecburiyeti
koymaya ve kaldırmaya, bedeli mukabilinde basıp dağıtmaya veya üçüncü şahıslara
bastırıp dağıttırmaya, bunların kayıtlarını tutturmaya ve makineli kasa kullan-
dırmaya ve vergi ziyaının önlenmesi, vergi ödemeyi teşvik bakımından, vergi ka-
nunlarının uygulanmasıyla ilgili olarak levha kullandırma ve asma mecburiyeti
getirmeye ve kaldırmaya yetkilidir.
(Değişik: 21/1/1983 - 2791/5 md.) Bu Kanuna göre düzenlenecek belgelerle
bunlara ek olarak düzenlenecek belgelerin, üçüncü şahıslara basım ve dağıtım
işlerinin yaptırılması ile ilgili şekil, şart, usul ve esaslar ve bunlara uyul-
maması halinde uygulanacak cezai şartlar Maliye Bakanlığınca hazırlanacak ve
Resmi Gazete'de yayınlanacak yönetmelikle belirlenir.
(Ek: 24/6/1994-4008/7 md.) Maliye Bakanlığı, birinci fıkrada yazılı belge
tasdik işlemini; noterlere, kanunla kurulmuş mesleki kuruluşlara veya uygun
göreceği diğer mercilere yaptırmaya, ticari kazançları götürü usulde tespit
edilen gelir vergisi mükelleflerine özel bir defter tutturmaya ve bu konulara
ilişkin diğer usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.
ÜÇÜNCÜ KİTAP
Değerleme
BİRİNCİ KISIM
İktisadi Kıymet Değerleri
BİRİNCİ BÖLÜM
Değerleme Esasları
Değerlemenin tarifi:
Madde 258- Değerleme, vergi matrahlarının hesaplanmasiyle ilgili iktisadi
kıymetlerin takdir ve tesbitidir.
Değerleme günü:
Madde 259 - Değerlemede, iktisadi kıymetlerin vergi kanunlarında gösteri-
len gün ve zamanlarda haiz oldukları kıymetler esas tutulur.
Değerlemede esas:
Madde 260 - Değerlemede, iktisadi kıymetlerden her biri tek başına nazara
alınır. Teamülen aynı cinsten sayılan malları ve düşük kıymetli müteferik eş-
yayı toplu olarak değerlemek caizdir.
Değerleme ölçüleri:
Madde 261 - Değerleme, iktisadi kıymetin nevi ve mahiyetine göre, aşağıdaki
ölçülerden biri ile yapılır:
1. Maliyet bedeli;
2. Borsa rayici;
3. Tasarruf değeri;
4. Mukayyet değer;
5. İtibari değer;
6. Vergi değeri;
7. (Ek: 30/12/1980 - 2365/46 md.) Rayiç bedel,
8. Emsal bedeli ve ücreti. (1)
Maliyet bedeli:
Madde 262 - Maliyet bedeli, iktisadi bir kıymetin iktisap edilmesi veyahut
değerinin artırılması münasebetiyle yapılan ödemelerle bunlara müteferri bilü-
mum giderlerin toplamını ifade eder.
Borsa rayici:
Madde 263 - Borsa rayici, gerek menkul kıymetler ve kambiyo borsasına, ge-
rekse ticaret borsalarına kayıtlı olan iktisadi kıymetlerin değerlemeden evvelki
son muamele gününde borsadaki muamelelerinin ortalama değerlerini ifade eder.
Normal temevvüçler dışında fiyatlarda bariz kararsızlıklar görülen hallerde,
son muamele günü yerine değerlemeye takaddüm eden 30 gün içindeki ortalama rayi-
ci esas olarak aldırmaya Maliye Bakanlığı yetkilidir.
Tasarruf değeri:
Madde 264 - Tasarruf değeri, bir iktisadi kıymetin değerleme gününde sahibi
için arz ettiği gerçek değerdir.
Mukayyet değer:
Madde 265 - Mukayyet değer, bir iktisadi kıymetin muhasebe kayıtlarında
gösterilen hesap değeridir.
İtibari değer:
Madde 266 - İtibari değer, her nevi senetlerle esham ve tahvillerin üzerinde
yazılı olan değerlerdir.
Rayiç bedel:
Mükerrer Madde 266 - (Ek: 30/12/1980-2365/47 md.)
Rayiç bedel, bir iktisadi kıymetin değerleme günündeki normal alım satım
değeridir.
Emsal bedeli ve emsal ücreti:
Madde 267 - Emsal bedeli, gerçek bedeli olmıyan, veya bilinmiyen veyahut
doğru olarak tesbit edilemiyen bir malın, değerleme gününde satılması halinde
emsaline nazaran haiz olacağı değerdir.
-------------------
(1) Bentteki sıra numarası, 30/12/1980 tarih ve 2365 sayılı Kanunun 46 ncı mad-
si ile değiştirilmiştir.
Emsal bedeli sıra ile, aşağıdaki esaslara göre tayin olunur:
Birinci sıra: (Ortalama fiyat esası) aynı cins ve nevideki mallardan sıra
ile değerlemenin yapılacağı ayda veya bir evvelki veya bir daha evvelki aylar-
da satış yapılmışsa, emsal bedeli bu satışların miktar ve tutarına göre mükel-
lef tarafından çıkarılacak olan "Ortalama satış fiyatı" ile hesaplanır. Bu esa-
sın uygulanması için, aylık satış miktarının, emsal bedeli tayin olunacak her
bir malın miktarına nazaran % 25 ten az olmaması şarttır.
İkinci sıra: (Maliyet bedeli esası) Emsal bedeli belli edilecek malın, mali-
yet bedeli bilinir veya çıkarılması mümkün olursa, bu takdirde mükellef bu mali-
yet bedeline, toptan satışlar için % 5, perakende satışlar için % 10 ilave et-
mek suretiyle emsal bedelini bizzat belli eder.
(Değişik: 23/6/1982-2686/35 md.) Üçüncü sıra: (Takdir esası) Yukarıda yazılı
esaslara göre belli edilemeyen emsal bedelleri ilgililerin müracaatı üzerine
takdir komisyonunca takdir yolu ile belli edilir. Takdirler, maliyet bedeli ve
piyasa kıymetleri araştırılmak ve kullanılmış eşya için ayrıca yıpranma derece-
leri nazara alınmak suretiyle yapılır. Takdir edilen bedellere mükelleflerin
vergi mahkemesinde dava açma hakkı mahfuzdur. Ancak, dava açılması verginin
tahakkuk ve tahsilini durdurmaz.
Emsal bedelinin mükellef tarafından bizzat hesaplandığı hallerde, bu hesap-
lara ait kayıt ve cetveller ispat edici kağıtlar olarak muhafaza edilir.
Yukarıdaki esaslarla mukayyet olmaksızın kaza mercilerinin re'sen biçtikleri
değerler ile zirai kazanç ölçülerini tesbit eden kararnamelerde yer alan unsur-
lar emsal bedeli yerine geçer.
Ücretle yapılan imalatta ücretin gerçek miktarının bilinmemesi veya doğru
olarak tayin edilememesi hallerinde tesbit edilecek emsal ücret de aynı esaslara
göre tayin olunur.
Vergi değeri:
Madde 268 - (Değişik: 30/12/1980 - 2365/48 md.)
Vergi değeri, bina ve arazinin rayiç bedelidir. Bu bedel Emlak Vergisi Kanu-
nunun 29 ncu maddesi ile aynı maddede belirtilen tüzük hükümlerine uygun olarak
tespit olunur.
İKİNCİ BÖLÜM
İktisadi İşletmelere Dahil Kıymetleri Değerleme
Gayrimenkuller:
Madde 269 - İktisadi işletmelere dahil bilümum gayrimenkuller maliyet bedel-
leri ile değerlenir.
Bu kanuna göre, aşağıda yazılı kıymetler gayrimenkuller gibi değerlenir:
1. Gayrimenkullerin mütemmim cüzüleri ve teferruatı;
2. Tesisat ve makinalar;
3. Gemiler ve diğer taşıtlar;
4. Gayrimaddi haklar.
Gayrimenkullerde maliyet bedeline giren giderler:
Madde 270 - Gayrimenkullerde, maliyet bedeline, satınalma bedelinden başka,
aşağıda yazılı giderler girer:
1. Makina ve tesisatta gümrük vergileri, nakliye ve montaj giderleri;
2. Mevcut bir binanın satın alınarak yıkılmasından ve arsasının tesviyesin-
den mütevellit giderler.
(Değişik: 30/12/1980 - 2365/49 md.) Noter, mahkeme, kıymet takdiri, komisyon
ve tellaliye giderleri ile Emlak Alım ve Taşıt Alım Vergilerini maliyet bedeline
ithal etmekte veya genel giderler arasında göstermekte mükellefler serbesttir-
ler.
İnşa ve imal giderleri:
Madde 271 - İnşa edilen binalarda ve gemilerde, imal edilen makina ve tesi-
satta bunların inşa ve imal giderleri, satın alma bedeli yerine geçer.
Gayrimenkullerde maliyet bedelinin artması:
Madde 272 - Normal bakım, tamir ve temizleme giderleri dışında, gayrimenkulü
genişletmek veya iktisadi kıymetini devamlı olarak artırmak maksadiyle yapılan
giderler, gayrimenkulün maliyet bedeline eklenir.
(Değişik: 30/12/1980 - 2365/50 md.) (Bir geminin, iktisap tarihindeki süra-
tini fazlalaştırmak, yolcu ve eşya yükleme ve barındırma tertibatını genişletmek
veya değiştirmek suretiyle iktisadi kıymetini devamlı olarak artıran giderlerle
bir motorlu kara nakil vasıtasının kasa veya motorunun yenisi ile değiştirilmesi
veya alımında mevcut olmayan yeni bir tertibatın eklenmesi için yapılan giderler
maliyet bedeline eklenmesi gereken giderlerdendir.)
Gayrimenkuller kira ile tutulmuş ise, kiracı tarafından yapılan bir ve ikin-
ci fıkralardaki giderler bunların özel maliyet bedeli olarak ayrıca değerlenir.
Kiracının faaliyetini icra için vucüde getirdiği tesisata ait giderler de bu hü-
kümdedir.
Gayrimenkuller için yapılan giderler hem tamir, hem de kıymet artırma gider-
lerinden terekküp ettiği takdirde, mükellef bu giderlerden maliyet bedeline ek-
lenecek kısmı ayrı göstermek mecburiyetindedir.
Demirbaş eşya:
Madde 273 - Alat, edevat, mefruşat ve demirbaş eşya maliyet bedeli ile de-
ğerlenir. Bunların maliyet bedeline giren giderler, satınalma bedelinden gayrı
komüsyon ve nakliye giderleri gibi özel giderlerdir.
İmal edilen alat, edevat, mefruşat ve demirbaşlarda imal giderleri satınalma
bedeli yerine geçer.
Emtia (1)
Madde 274 (Değişik: 24/6/1994 - 4008/8 md.)
Satın alınan veya imal edilen emtia maliyet bedeliyle değerlenir. Mükellef-
ler, satınaldıkları veya imal ettikleri emtianın maliyet bedelini, son giren
ilk çıkar yöntemini uygulamak suretiyle de tespit edebilirler. Bu yöntemi seçen-
ler, en az 5 yıl süre ile bu yöntemden vazgeçemezler. Bu yöntemin uygulama usul
ve esaslarını tespit etmeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.
Emtianın maliyet bedeline nazaran değerleme günündeki satış bedelleri % 10
ve daha fazla bir düşüklük gösterdiği hallerde mükellef, maliyet bedeli yerine
267 nci maddenin ikinci sırasındaki usul hariç olmak üzere, emsal bedeli ölçü-
sünü tatbik edebilir. Bu hüküm 275 inci maddede yazılı mamuller için de uygu-
lanabilir.
İmal edilen emtia:
Madde 275 - İmal edilen emtianın (Tam ve yarı mamul mallar) maliyet bedeli
aşağıda yazılı unsurları ihtiva eder:
1. Mamulün vücuda getirilmesinde sarf olunan iptidai ve ham maddelerin be-
deli;
2. Mamule isabet eden işçilik;
3. Genel imal giderlerinden mamule düşen hisse;
4. Genel idare giderlerinden mamule düşen hisse; (Bu hissenin mamulün mali-
yetine katılması ihtiyaridir.)
5. Ambalajlı olarak piyasaya arz edilmesi zaruri olan mamullerde ambalaj
malzemesinin bedeli.
-----------------
(1) Bu madde başlığı, 24/6/1994 tarih ve 4008 sayılı Kanunun 8 inci maddesi ile
değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.
Mükellefler, imal ettikleri emtianın maliyet bedellerini yukarıki unsurları
ihtiva etmek şartiyle diledikleri usulde tayin edebilirler.
(Üçüncü fıkra mülga: 30/12/1980 - 2365/51 md.)
Zirai mahsuller:
Madde 276 - Zirai mahsuller maliyet bedeli ile değerlenir. Maliyet bedeli,
zirai mahsullerin hususiyetlerine göre 275 inci maddede yazılı unsurlara mütena-
zır olarak Maliye Bakanlığınca tesbit edilecek esaslar dairesinde hesaplanır.
Hayvanlar:
Madde 277 - (Değişik: 19/2/1963 - 205/18 md.)
Zirai işletmelere dahil hayvanlar maliyet bedeli ile değerlenir. Maliyet be-
delinin tesbiti mümkün olmıyan ahvalde maliyet bedeli yerine emsal bedeli alı-
nır. Bu hükmün tatbikında emsal bedeli, işletmenin bulunduğu mahal (Gezici hay-
vancılıkta kışlak) için zirai kazanç komisyonlarınca tesbit edilmiş olan ortala-
ma maliyet bedelidir.
Kıymeti düşen mallar:
Madde 278 - Yangın, deprem ve su basması gibi afetler yüzünden veyahut bo-
zulmak, çürümek, kırılmak, çatlamak, paslanmak gibi haller neticesinde iktisadi
kıymetlerinde önemli bir azalış vakı olan emtia ile maliyetlerinin hesaplanması
mütat olmıyan hurdalar ve döküntüler, üstüpü, deşe ve ıskartalar emsal bedeli
ile değerlenir.
Menkul kıymetler:
Madde 279 - (Değişik: 26/6/1964 - 485/6 md.)
Türk ve yabancı esham ve tahvilatı alış bedeli ile değerlenir.
Yabancı paralar:
Madde 280 - (Değişik birinci fıkra: 26/6/1964 - 485/7 md.) Yabancı paralar
borsa rayici ile değerlenir. Borsa rayicinin takarrüründe muvazaa olduğu anlaşı-
lırsa bu rayiç yerine alış bedeli esas alınır.
Yabancı paranın borsada rayici yoksa, değerlemeye uygulanacak kur Maliye Ba-
kanlğınca tesbit olunur.
Bu maddenin hükmü yabancı para ile olan senetli veya senetsiz alacaklar ve
borçlar hakkında da caridir.
Alacaklar:
Madde 281 - Alacaklar mukayyet değerleriyle değerlenir.
Vadesi gelmemiş olan senede bağlı alacaklar değerleme gününün kıymetine ir-
ca olunabilir. Bu takdirde, senette faiz nispeti açıklanmış ise bu nispet, açık-
lanmamışsa Cumhuriyet Merkez Bankasının resmi iskonto haddi uygulanır.
Bankalar ve bankerler ile sigorta şirketleri alacaklarını ya Cumhuriyet Mer-
kez Bankasının resmi iskonto haddi veya muamelelerinde uyguladıkları faiz haddi
ile, değerleme günü kıymetine irca ederler.
İlk tesis ve taazzuv giderleri ve peştemallıklar:
Madde 282 - Kurumlarda aktifleştirilen ilk tesis ve taazzuv giderleri mukay-
yet değeri ile değerlenir.
Bu değer, ilk tesis ve taazzuv için yapılan giderlerden fazla olamaz.
Kurumun tesis olunması veya yeni bir şubenin açılması veyahut da işlerin de-
vamlı bir surette genişletilmesi için yapılan ve karşılığında maddi bir kıymet
iktisap olunmıyan giderler bu cümledendir.
İlk tesis ve taazzuv giderlerinin aktifleştirilmesi ihtiyaridir.
Gerçek veya tüzel kişilerde peştemallıklar da mukayyet değerleriyle değer-
lenir.
Aktif geçici hesap kıymetleri:
Madde 283 - Gelecek bir hesap dönemine ait olarak peşin ödenen giderler ile
cari hesap dönemine ait olup da henüz tahsil edilmemiş olan hasılat, mukayyet
değerleri üzerinden aktifleştirilmek suretiyle değerlenir.
Zirai işletmelerde henüz idrak edilmemiş olan mahsuller için yapılan gider-
ler (Hazırlık işleri giderleri gibi) de bu madde hükmüne göre aktifleştirilerek
değerlenir.
Kasa mevcudu:
Madde 284 - Kasa mevcutları itibari kıymetleriyle değerlenir; yabancı para-
lar hakkında 280 inci madde hükmü uygulanır.
Borçlar:
Madde 285 - Borçlar mukayyet değerleriyle değerlenir.
Vadesi gelmemiş olan senede bağlı borçlar değerleme günü kıymetine irca
olunabilir. Bu takdirde senette faiz nispeti açıklanmışsa bu nispet, açıklanma-
mışsa Cumhuriyet Merkez Bankasının resmi iskonto haddinde bir faiz uygulanır.
Banka ve bankerler ile sigorta şirketleri borçlarını, Cumhuriyet Merkez
Bankasının resmi iskonto haddi veya muamelelerinde uyguladıkları faiz haddiyle,
değerleme günü kıymetine irca ederler.
(Ek: 4/12/1985 - 3239/22 md.) Alacak senetlerini değerleme gününün kıymeti-
ne irca eden mükellefler, borç senetlerini de aynı şekilde işleme tabi tutmak
zorundadırlar.
Tahviller:
Madde 286 - Eshamlı şirketlerle iktisadi kamu müesseseleri çıkardıkları
tahvilleri itibari değerleriyle değerlemeye mecburdurlar.
Pasif geçici hesap kıymetleri:
Madde 287 - Gelecek hesap dönemlerine ait olarak peşin tahsil olunan hası-
lat ile cari hesap dönemine ait olup henüz ödenmemiş olan giderler mukayyet de-
ğerleri üzerinden pasifleştirilmek suretiyle değerlenir.
Karşılıklar:
Madde 288 - Hasıl olan veya husulü beklenen fakat miktarı katiyetle kesti-
rilemiyen ve teşebbüs için bir borç mahiyetini arz eden belli bazı zararları
karşılamak maksadiyle hesaben ayrılan meblağlara karşılık denir.
Karşılıklar mukayyet değerleriyle pasifleştirilmek suretiyle değerlenir.
Amortisman kayıtları hakkındaki özel hükümler mahfuzdur.
Özel haller:
Madde 289 - Bu bölümde yazılı olmıyan veyahut yazılı olup da kendi ölçüle-
riyle değerlenmesine imkan bulunmıyan iktisadi kıymetlerden bina ve arazi vergi
değeriyle, diğerleri, varsa borsa rayici, yoksa mukayyet değerleri. o da yoksa
emsal bedeliyle değerlenir.
Serbest meslek erbabının tesisleri:
Madde 290 - Serbest meslek erbabının amortismana tabi tuttukları tesisat,
mefruşat, demirbaş eşyalarını değerlemede de bu bölümün hükümleri uygulanır.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Servetleri Değerleme
Esaslar:
Madde 291 - Bir vergiye matrah olan servetin veya servet unsurlarının de-
ğerlenmesinde bu bölümde yazılı esaslar cari olur.
Veraset ve intikal Vergisi Kanununun tatbikında yabancı memleketlerde bulu-
nan malların o memlekette cari usul ve esaslara göre tayin ve tesbit olunacak
değerleri aynen nazara alınır.
Ticari sermaye:
Madde 292 - Vergilendirilecek bir servete dahil ticari sermayenin unsurla-
rından bulunan emtia, gemiler ve taşıtlar, tesisat ve makinalar, demirbaş eşya
ve diğer menkul mallar, emsal bedelleri ile değerlenir.
Menkul mallar ve gemiler:
Madde 293 - Ticari sermayeye dahil olmıyan ev eşyası, mücevherat sanateser-
leri gibi menkul mallar ve gemiler emsal bedelleri ile değerlenir.
Esham, tahvilat ve yabancı paralar:
Madde 294 - (Değişik: 26/6/1964 - 485/8 md.)
Ticari sermayeye dahil olsun olmasın bütün esham ve tahvilat borsa rayici
ile borsada kayıtlı olmıyan esham ve tahvilat, emsal bedelleri ile değerlenir.
Borsa rayicinin takarrüründe muvazaa olduğu anlaşılırsa bu rayiç yerine emsal
bedeli esas olur.
Ticari Sermayeye dahil olsun olmasın yabancı paraların ve yabancı paralar
üzerinden tanzim edilmiş alacak ve borç senetlerinin değerlenmesinde ikinci bö-
lümün hükümleri uygulanır.
Alacak ve borçlar:
Madde 295 - Ticari sermayeye dahil olsun veya olmasın senetli ve senetsiz
bütün alacak ve borçlar ikinci bölümdeki hükümlere göre değerlenir.
Haklar:
Madde 296 - Tescile tabi bilümum hakların değeri, tesisleri sırasında Tapu
siciline kaydedilen bedeldir.
Tapu sicilinde bedeli gösterilmiyen haklarla birinci fıkranın dışında ka-
lan bilümum haklar (Sınai ve edebi mülkiyet hakları ile imtiyazlar dahil) emsal
bedelleriyle değerlenir.
Veraset yoliyle veya sair suretle ivazsız ve bedelsiz bir tarzda intikal
eden intifa hakları aşağıdaki şekilde değerlenir:
1. İntifa hakkı sahibinin yaşı intikal tarihinde yirmiyi doldurmamış olduğu
takdirde gayrimenkulün emsal bedelinin onda yedisi intifa hakkının ve onda üçü
çıplak mülkiyet hakkının değeri sayılır.
2. İntifa hakkı sahibinin yaşı intikal tarihinde yirmiyi aşkın olduğu tak-
dirde yukarıki bendde yazılı nispet, her tam on yıllık bir devre için çıplak
mülkiyet hakkı onda bir artırılmak ve intifa hakkı onda bir indirilmek suretiy-
le değer tayin olunur.
3. İntifa hakkı sahibinin yaşı intikal tarihinde yetmişi aşkın ise gayri-
menkulün emsal bedelinin onda biri intifa hakkının ve onda dokuzu çıplak mülki-
yet hakkının değeri sayılır.
4. Sabit bir süre için tayin edilmiş olan intifa hakkının değeri yaş kaydı
nazara alınmaksızın sürenin her tam on yılı için gayrimenkul emsal bedelinin on-
da ikisi olarak hesaplanır.
5. Ömür boyunca aylık gelir şeklinde vakı ivazsız intikallerde bu gelirin
ödeneceği azami süreye göre baliğ olacağı miktar bulunarak intifa hakkı sahibi-
nin ödemenin başladığı tarihteki yaşı elliyi aşmış ise elliden yukarı her yaş
yılı için yirmide biri indirilmek suretiyle değeri tayin olunur. Ancak ömür bo-
yunca aylık gelir, muayyen bir sermaye ödenerek tasfiye edilmiş ise bu sermaye
aynen değer olarak kabul edilir.
6. Hayat kaydiyle ödenen rant şeklinde vakı ivazsız intikallerde intifa
hakkı sahibinin yaşı ödemenin başladığı tarihte kırkı aşmamış ise rantın bir
yıllık tutarının yirmi katı değeri sayılır. İntifa hakkı sahibinin yaşı, ödeme-
nin başladığı tarihte kırkı aşmış ise kırktan yukarı her tam on yıllık bir dev-
re için yirmi katın dörtte biri indirilmek suretiyle rantın değeri takdir olu-
nur. İntifa hakkı sahibinin yaşı, ödemenin başladığı tarihte yetmişi aşmış ise
rantın değeri bir yıllık tutarıdır.
Bina ve arazi:
Madde 297 - (Değişik: 29/7/1970 - 1318/92 md.)
Ticari sermayeye dahil olsun olmasın bilümum binalarla arazi vergi değeri
ile değerlenir.
(İkinci ve üçüncü fıkralar mülga: 30/12/1980 - 2365/52 md.)
Yetki:
Madde 298 - (Değişik: 23/6/1982 - 2686/36 md.)
Bu bölümde yazılı emsal bedelleri ile alacak ve borçların değerleri 72 nci
maddede yazılı Takdir Komisyonu tarafından tespit edilir.
Yeniden değerleme:
Mükerrer Madde 298 - (19/2/1963 tarih ve 205 sayılı Kanunun 26 ncı maddesi
ile eklenen ve 4/12/1984 tarih ve 3094 sayılı Kanunun 1 inci maddesi ile değiş-
tirilmiş olan geçici 11 inci madde hükmü olup, 25/3/1987 tarih ve 3332 sayılı
Kanunun 16 ncı maddesi ile madde numarası değiştirilmiştir.)
Bilanço esasına göre defter tutan Gelir ve Kurumlar Vergisi mükellefleri
(imtiyazlı şirketler(...) (1) hariç; kollektif, adi komandit ve adi şirketler
dahil) bilançolarına dahil amortismana tabi iktisadi kıymetleri ve bu kıymetler
üzerinden ayrılmış olup bilançolarının pasifinde gösterilen amortismanları, her
hesap dönemi sonu itibariyle aşağıdaki şartlarla yeniden değerleyebilirler. Şu
kadar ki, İktisadi Devlet Teşekküllerinin yeniden değerleme yapmaları zorunlu-
dur.
1. Değeri 5000 lirayı geçmeyen iktisadi kıymetler, iktisadi kıymetlerin ma-
liyet bedellerine eklenmiş bulunan kur farkları, sinema filmleri, alameti farika
hakları, peştemallıklar, özel maliyet bedelleri, ilk tesis ve taazzuv giderleri,
organizasyon, etüt ve arama giderleri ile mahiyetleri ve amortisman süre ve
tarzları itibariyle bunlara benzeyen sair aktif kıymetler yeniden değerleme kap-
samına girmezler.
2. Bilançonun aktifine dahil iktisadi kıymetler ve bu kıymetler için geçmiş
yıllarda ayrılmış olan amortismanlar, yeniden değerlemenin yapılacağı yıla ait
oran ile çarpılmak suretiyle yeniden değerlenirler.
Kendilerine özel hesap dönemi tayin olunan mükellefler için özel hesap döne-
minin başladığı takvim yılına ait oran esas alınır.
--------------------------
(1) Bu fıkrada yer alan "...ve dar mükellefler..." ibaresi 25/6/1992 tarih ve
3824 sayılı Kanunun 1 inci maddesi ile metinden çıkarılmıştır.
3. Yeniden değerleme neticesinde doğacak değer artışı, bilançonun pasifinde
özel bir fon hesabında gösterilir.
Değer artışı, amortismana tabi iktisadi kıymetlerin yeniden değerlemesinden
önceki net bilanço aktif değerlerinin, bu kıymetlere yeniden değerleme oranının
tatbikinden sonra bulunacak net bilanço aktif değerlerinden indirilmesi suretiy-
le bulunur.
Net bilanço aktif değeri, iktisadi kıymetlerin bilançonun aktifinde yazılı
değerlerinden, pasifte yazılı amortismanın tenzili suretiyle bulunan miktarı
ifade eder.
Bu değerin tespitinde, 320 nci maddenin son fıkrasına göre ayrılmış sayılan
amortismanlar da fiilen ayrılmış kabul edilir.
4. (Değişik: 24/6/1994 - 4008/9 md.) Amortismana tabi sabit kıymetlerini ye-
niden değerlemeye tabi tutan kurumlar vergisi mükellefleri ile kollektif, adi
komandit ve adi şirketler dahil olmak üzere bilanço esasına göre defter tutan
gelir vergisi mükellefleri, yeniden değerlemenin yapıldığı hesap döneminden
itibaren sabit kıymetlerini yeni değerleri üzerinden itfa ederler. Şu kadar ki
bina, arsa ve araziler yeniden değerlemeden önceki kıymetleri üzerinden amor-
tismana tabi tutulur.
Mükellefler değer artışını, pasifte özel bir fon hesabında gösterirler. Ku-
rumlar vergisi mükellefleri, değer artışının tamamını sermayelerine ilave ede-
bilirler. Bu suretle sermayeye eklenen değer artışları, ortaklar tarafından iş-
letmeye ilave edilmiş kıymetler olarak kabul edilir. Değerleme yapılan kuruma
iştirak eden işletmelerin aktifinde bu nedenle meydana gelen artışlar ise pa-
sifte özel bir karşılık hesabında gösterilir ve bu karşılık sermayenin cüzü
addolunur. Karşılık hesabında gösterilen değer artışı kurumlar tarafından ser-
mayeye eklenebilir. Bu işlemler kar dağıtımı sayılmaz.
5. Bankalar, yeniden değerleme neticesinde doğacak değer artışlarını, nakit
karşılığı hisse senedi ihracı suretiyle sermaye artırımına gidilmesi ve taahhüt
edilen pay bedellerinin ödenmesi şartıyla sermayelerine ekleyebilirler. Ancak,
her yıl sermayeye eklenecek değer artışı, taahhüt edilen pay bedellerinin ödenen
kısmına isabet eden miktarı aşamaz.
5/11/1981 tarihinden bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihe kadar sermayelerini
artıran bankaların, söz konusu sermaye artırımları ile ödenen pay bedelleri, bu
bent uyarınca nakit karşılığı yapılmış sermaye artırımı olarak kabul ve ödenen
pay bedellerine tekabül eden değer artışları sermayeye ilave edilir.
6. Bilançonun pasifinde özel bir fon hesabında tutulan değer artışları, Türk
Ticaret Kanununun 422 nci maddesinin uygulamasında ödenmiş sermaye Bankalar Ka-
nununun uygulamasında ise ihtiyat addolunur.
7. (Değişik: 24/6/1994 - 4008/9 md.) Değer artış fonu, sermayeye ilave dı-
şında herhangi bir suretle başka bir hesaba nakledildiği veya işletmeden çekil-
diği takdirde, bu işlemin yapıldığı dönem kazancı ile ilişkilendirilmeksizin
bu dönemde vergiye tabi tutulur. Gelir vergisi mükelleflerince ayrılan değer ar-
tış fonu başka bir hesaba aktarılamaz; aktarılması veya sermayeye ilave edilmesi
halinde işletmeden çekilen değer olarak kabul edilir.
8. Yeniden değerlemeye tabi tutulan iktisadi kıymetlerin her birine isabet
eden değer artışları ile bunların hesap şekilleri amortisman kayıtlarında müfre-
datlı olarak gösterilir.
9. Yeniden değerlemeye tabi tutulan iktisadi kıymetlerin satışı halinde bun-
lara isabet eden değer artışları aynen amortismanlar gibi muameleye tabi tutu-
lur.
10.(Değişik: 25/3/1987 - 3332/16 md.) Bir hesap dönemi sonu itibariyle yapı-
lacak değerlemede esas alınacak yeniden değerleme oranı, yeniden değerleme yapı-
lacak
yılın Ekim ayında (Ekim ayı dahil) bir önceki yılın aynı dönemine göre Devlet
İstatistik Enstitüsünün Toptan Eşya Fiyatları Genel İndeksinde meydana gelen or-
talama fiyat artış oranıdır.
Bu oran Maliye ve Gümrük Bakanlığınca her yıl Aralık ayı içinde Resmi Gazete
ile ilan edilir.(1)
11. Her yılın yeniden değerleme oranı ancak o yıla ait değerlemede nazara
alınabilir. Yeniden değerlemenin herhangi bir yıl yapılmamasından veya değerleme
oranının düşük uygulanmasından dolayı daha sonraki yıllar geçmiş dönemlere iliş-
kin yeniden değerleme yapılamaz.
12. Hesap dönemi içinde aktife giren amortismana tabi iktisadi kıymetler
için aktife girdiği dönem, yeniden değerleme yapılmaz.
Yeniden değerlemeye ilişkin diğer hususları tespit etmeye, gelir ve kurumlar
vergisi mükellefleri için yukarıdaki esaslar dışına çıkan uygulamalar ile devir
ve nevi değiştirmeleri önleyici düzenlemeler getirmeye Maliye ve Gümrük Bakanlı-
ğı yetkilidir.
İKİNCİ KISIM
Vergi Değerleri
BİRİNCİ BÖLÜM
Gayrisafi İratların Tesbiti
Tahmin esası:
Madde 299 - Binaların vergi değerine esas tutulan gayrısafi iratları tahrir
ve tadilat komisyonlarınca bu bölümde yazılı esaslara göre tahmin olunur.
Gayrisafi irat:
Madde 300 - Bir binanın yıllık gayrisafi iradı, o binanın bulunduğu mahalde
cari olan normal kiralara nispetle sahibinin kiraya verdiği takdirde alabileceği
kira bedelinden ibarettir.
Gayrisafi iradın takdirinde; bina kiraya verilmiş ve kira bedeli yukardaki
fıkra dairesinde emsalinin cari olan normal kiralarına uygun bulunmuş ise bu be-
del esas tutulur. Aksi halde aşağıda yazılı esaslar gözetilmek suretiyle gayri-
safi iradın takdiri yapılır.
1. Normal şartlar dahilinde ve genel surette binanın bulunduğu mahalde cari
olan kiraların seviyesi;
2. Aynı neviden bulunan binaların getirdiği irat;
3. Binanın mevkii;
4. Binanın büyüklüğü, kat sayısı ve her kattaki oda ve daire adedi;
5. Dahili taksimatı itibariyle kullanış durumu ve mamurluk derecesi;
6. Asansör, kalorifer tesisatı bulunup bulunmadığı;
7. Kullanış tarzı.
Fabrika, değirmen ve imalathanelerin iratlarının takdirinde içerlerinde bu-
lunan sabit istihsal tesisatı dahi nazara alınır.
Yıllık irat:
Madde 301 - Gayrisafi iratlar yıllık tahmin olunur. Şu kadar ki, mevsimlik
olarak kiraya verilmesi veya ikamet edilmesi mütat olan binaların bu süreye ait
iratları yıllık sayılır.
Yılın belli zamanlarında işliyebilen değirmenler ile belli mevsimlerde çalı-
şan fabrika ve imalathanelerin ve mevsimlik işliyen otel, banyo, plaj gibi gay-
rimenkullerin işletme süresine ait iratları da keza yıllık sayılır.
------------------
(1) 4/12/1996 tarih ve 22837 sayılı R.G.'de yayımlanan 252 sıra nolu tebliğ
ile yeniden değerleme oranı 1996 yılı için % 72.8 olarak tespit
edilmiştir.
Rayiç:
Madde 302 - Gayrisafi iratların tahmininde, binanın bulunduğu birlikte genel
tahrir veya mevzii tadilata başlandığı, ferdi tadilatta, tadilatın yapıldığı
yılda cari rayiçler esas tutulur.
Giderler:
Madde 303 - Gayrisafi iradın tahmininde, vergi, resim ve harçlar için indir-
me yapılamaz.
Ancak komisyonlarca kira mukavelelerinin incelenmesi sırasında su ve elek-
trik sarfiyatı, ısıtma giderleri ve buna benzer giderlerin kiraya veren tarafın-
dan deruhde edildiği görülürse, kira bedeli bu gibi giderler çıktıktan sonra na-
zara alınır.
Döşemesiz tahmin:
Madde 304 - Değirmen, fabrika ve imalathane tesisatı hariç olmak üzere gay-
risafi irat döşemesiz binaya göre belli edilir.
Mütemmimat:
Madde 305 - A) Belediye teşkilatı bulunan yerlerde belediye sınırları için-
deki binaların ve belediye teşkilatı bulunmıyan yerlerde köyü teşkil eden bina-
ların işgal eylediği saha dahilindeki binaların mütemmimatından olan arazi;
B) Her nerede olursa olsun, ticaret ve sanata tahsis edilmiş olan ve bunlar-
la birlikte aynı işte kullanılan arazi;
İrat takdirinde binaya tabidir.
Bina ile sınırlanmış olup kullanış tarzı itibariyle de bina ile birlik teş-
kil eden avlu, bahçe ve sair arazi binanın mütemmimatındandır.
İfraz ve şüyu:
Madde 306 - Aşağıda yazılı bina kısımları için ayrı ayrı irat tahmin olunur:
1. Bir çatı altında bulunup da kullanış tarzı ve kapıları ayrı olan bina kı-
sımları;
2. Sahipleri arasında ifraz ve taksim edilmiş olan binaların müfrez kısımla-
rı (İfraz olunmayıp da şayian tasarruf olunan binaların iradı binanın genel he-
yeti itibariyle tahmin olunur).
İrat ve kıymet münasebeti:
Madde 307 - Tahrir (Genel tahrir ve tadilat) esnasında, bir binanın gayrisa-
fi iradını tahmin için kafi vasıta ve karine bulunmadığı takdirde, binanın sa-
tılması halinde elde edilecek kıymet tahmin olunur ve bu kıymetin % 10 u safi
irat olarak kabul edilir.
Safi iradı bu suretle tesbit edilen binalar yılın belli zamanlarında kiraya
verilen veya çalıştırılan binalardan olsa dahi safi irattan her hangi bir indir-
me yapılmaz.
İKİNCİ BÖLÜM
Arazi Kıymetlerinin Tesbiti
Tahmin esası:
Madde 308 - Arazinin vergi değerine esas tutulan kıymetleri, tahrir ve tadi-
lat komisyonlarınca bu bölümde yazılı esaslara göre tahmin olunur.
Arazi kıymeti:
Madde 309 - Arazinin tahmin olunacak kıymeti alelade alım-satım kıymetidir.
Arazi kıymetinin tahmininde aşağıdaki esaslar nazara alınır:
1. Normal şartlar dahilinde ve genel surette arazinin bulunduğu birlikte
arazi satış kıymetlerinin seviyesi;
2. Aynı neviden arazinin satış kıymetleri;
3. Arazinin mevkii;
4. Tarımda kullanılan arazinin yetiştirme kuvveti, sulaklık derecesi, tarı-
mın nev'i;
5. Arazinin büyüklüğü ve küçüklüğü;
6. Meskün yerlere, iskele ve istasyonlara yakınlığı.
Kıymet rayiçleri:
Madde 310 - Arazi kıymetinin tahmininde genel tahririn veya mevzii tadilatın
başladığı, ferdi tadilat halinde tadilatın yapıldığı yılda cari satış kıymetleri
esas tutulur.
Kıymet - kira münasebeti:
Madde 311 - Tahrir (Genel tahrir ve tadilat) esnasında arazinin alım, satım
kıymetlerinin tayini mümkün olmazsa, o yerin kiraya verilmesi halinde getireceği
kira tahmin ve bunun 10 misli arazinin kıymeti olarak kabul edilir.
Arazide kira:
Madde 312 - Bir arazinin getireceği kiranın bilinmesi icabeden hallerde ara-
zi kıymetinin onda biri emsal kirası sayılır.
ÜÇÜNCÜ KISIM
Amortismanlar
BİRİNCİ BÖLÜM
Mevcutlarda Amortisman
Amortisman mevzuu:
Madde 313 - (Değişik birinci fıkra: 21/1/1983 - 2791/6 md.) İşletmede bir
yıldan fazla kullanılan ve yıpranmaya, aşınmaya veya kıymetten düşmeye maruz
bulunan gayrimenkullerle 269 uncu madde gereğince gayrimenkul gibi değerlenen
iktisadi kıymetlerin, alet edevat, mefruşat, demirbaş ve sinema filmlerinin
birinci kısımdaki esaslara göre tespit edilen değerinin, bu Kanun hükümlerine
göre yok edilmesi amortisman mevzuunu teşkil eder.
(Ek: 30/12/1980 - 2365/54 md.)Değeri 500.000 (5.000.000)lirayı aşmayan peş-
temallıklar ile işletmede kullanılan ve değeri 500.000 (5.000.000) lirayı aş-
mayan alet,edavat,mefruşat ve demirbaşlar amortismana tabi tutulmayarak doğru-
dan doğruya gider yazılabilir. İktisadi ve teknik bakımdan bütünlük arz eden-
lerde bu had topluca dikkate alınır. (1)
Arazide amortisman:
Madde 314 - Boş arazi ve boş arsalar amortismana tabi değildir.
Ancak:
1. Tarım işletmelerinde vücuda getirilen meyvalık, dutluk, fındıklık, zey-
tinlik ve güllüklerle incir bahçeleri ve bağlar gibi tarım tesisleri;
2. İşletmede inşa edilmiş olan her nevi yollar ve harklar;
Amortismana tabi tutulur.
---------------------
(1) Bu fıkrada yeralan miktarlar 26/12/1993 tarih ve 3946 sayılı Kanun ile
1/1/1993 tarihi itibariyle geçerli olan hadde yükseltilmiş 8/12/1994 tarih
ve 94/6296 sayılı Kararname ile 1/1/1995 tarihinden geçerli olmak üzere
tespit edilen miktarlar ise, metne parantez içinde siyah punto ile işlen-
miştir. Daha önce Kararname ile yapılan değişiklik için bu Kanun'un sonun-
daki "KARARNAMELER İLE YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER CETVELİ" ne bakınız.
Normal amortisman:
Madde 315 - (Değişik: 24/6/1994 - 4008/10 md.)
Mükellefler amortismana tabi iktisadi kıymetlerinin değerini, % 20 nispetin-
den fazla olmamak üzere, serbestçe tespit ettikleri nispetler üzerinden yok
ederler.
Ancak, arazi ve binalar ile % 20 nispetinden daha yüksek bir nispetle amor-
tismana tabi tutulacak iktisadi kıymetlerin değeri, Maliye Bakanlığınca tespit
ve ilan olunan nispetler üzerinden yok edilir.
Azalan bakiyeler usulüyle amortisman:
Mükerrer Madde 315 - (Ek: 19/2/1963 - 205/19 md.)
Bilanço esasına göre defter tutan mükelleflerden dileyenler, amortismana ta-
bi iktisadi değerlerini, azalan bakıyeler üzerinden amortisman usulü ile yok
edebilirler.
Bu usulün tatbikinde;
1. Her yıl, üzerinden amortisman hesaplanacak değer, evvelce ayrılmış olan
amortismanlar toplamının tenzili suretiyle tesbit olunur.
2. (Değişik: 24/6/1994 - 4008/11 md.)Bu usulde uygulanacak amortisman nispe-
ti % 40'yi geçmemek üzere normal amortisman nispetinin iki katıdır.
3. Bu usulde amortisman süresi normal amortisman nispetlerine göre hesapla-
nır.
Bu sürenin son yılına devreden bakıye değer, o yıl tamamen yok edilir.
Madenlerde amortisman:
Madde 316 - İşletme sebebiyle içindeki cevherin azalmasından dolayı maddi
değerini kaybeden madenlerin ve taş ocaklarının imtiyaz veya maliyet bedelleri,
ilgililerin, müracaatları üzerine bunların büyüklük ve mahiyetleri göz önünde
tutulmak ve her maden veya taş ocağı için ayrı ayrı olmak üzere Maliye ve Sanayi
Bakanlıklarınca belli edilecek nispetler üzerinden yok edilir.
Fevkalade amortisman:
Madde 317 - Amortismana tabi olup:
1. Yangın, deprem, su basması gibi afetler neticesinde değerini tamamen veya
kısmen kaybeden;
2. Yeni icatlar dolayısiyle teknik verim ve kıymetleri düşerek tamamen veya
kısmen kullanılmaz bir hale gelen;
3. Cebri çalışmaya tabi tutuldukları için normalden fazla aşınma ve yıpran-
maya maruz kalan;
Menkul ve gayrimenkullerle haklara, mükelleflerin müracaatları üzerine ve
ilgili Bakanlıkların mütalaası alınmak suretiyle, Maliye Bakanlığınca her işlet-
me için işin mahiyetine göre ayrı ayrı belli edilen "Fevkalade ekonomik ve tek-
nik amortisman nispetleri" uygulanır.
Amortisman nispetlerinin itibar tarihi:
Madde 318 - Maliye Bakanlığınca tesbit ve ilan olunan amortisman nispetleri
ilanların yapıldığı, ayrı ayrı tesbit edilen nispetlerin ilgililerin müracaatta
bulunduğu hesap döneminden muteberdir.
(Değişik: 21/1/1983 - 2791/9 md.) Maliye Bakanlığı tespit ve ilan ettiği
amortisman nispetlerini gerektiğinde değiştirmeye ve amortismanlarla ilgili di-
ğer hususları tesbite yetkilidir.
Amortisman uygulama sureti:
a) Nispet bakımından:
Madde 319 - Mükellefler, usulüne göre tesbit edilen nispetleri aşmamak şar-
tiyle, amortismanları diledikleri nispetler üzerinden hesaplıyabilirler; şu ka-
dar ki, uygulamaya başladıkları amortisman nispetlerini mütaakıp faaliyet yıl-
larında değiştiremezler.
318 inci maddenin ikinci fıkrası hükmüne göre amortisman nispetlerinin de-
ğiştirilmiş olması hali bundan müstesnadır.
b) Süre bakımından:
Madde 320 - Amortisman süresi, kıymetlerin aktife girdiği yıldan başlar. Bu
sürenin yıl olarak hesaplanması için (1) rakamı mükellefçe uygulanan nispete bö-
lünür.
(Ek: 24/6/1994-4008/12 md.; Değişik: 25/5/1995-4108/6 md.) Faaliyetleri
kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde
işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları binek otomobilleri hariç olmak
üzere, işletmelere ait binek otomobillerinin aktife girdiği hesap dönemi için
ay kesri tam ay sayılmak suretiyle kalan ay süresi kadar amortisman ayrılır.
Amortisman ayrılmayan süreye isabet eden bakiye değer, itfa süresinin son
yılında tamamen yok edilir.
Her yılın amortismanı ancak o yıla ait değerlemede nazara alınabilir.
Amortismanın her hangi bir yıl yapılmamasından veya ilk uygulanan nispetten
düşük bir hadle yapılmasından dolayı amortisman süresi uzatılamaz.
c) Amortisman usulünü seçme bakımından:
Mükerrer Madde 320 - (Ek: 19/2/1963 - 205/20 md.)
1. İktisadi ve teknik bakımdan bir bütün teşkil eden değerler için normal
veya azalan bakiyeler usulü ile amortisman usullerinden yalnız birisi uygulana-
bilir.
2. Bir iktisadi değer üzerinden normal amortisman usulüne göre amortisman
ayrılmasına başlandıktan sonra bu usulden dönülemez.
3. Bir iktisadi değer üzerinden azalan bakiyeler usulüne göre amortisman
ayrılmaya başlandıktan sonra normal amortisman usulüne geçilebilir. Bu suretle
usul değiştirenler keyfiyeti beyannamelerinde veya eki bilançolarda belirtmeye
mecburdurlar. Kabul edilen yeni usul bu bildirimin yapıldığı beyannamenin
taallük ettiği dönemden itibaren nazara alınır. Bu takdirde henüz yok edilmemiş
olan değer kısmı, bakıye amortisman süresine bölünmek suretiyle eşit miktarlar-
la yok edilir.
Amortisman hesapları:
Madde 321 - Bu bölüm gereğince hesaplanan amortismanların, hesaplarda ayrı-
ca gösterilmek şartiyle ilgili bulundukları değerlerden doğrudan doğruya indi-
rilmesi veya pasifte ayrı bir karşılık hesabında toplanması caizdir.
İKİNCİ BÖLÜM
Alacaklarda ve Sermayede Amortisman
Değersiz alacaklar:
Madde 322 - Kazai bir hükme veya kanaat verici bir vesikaya göre tahsiline
artık imkan kalmıyan alacaklar, değersiz alacaktır.
Değersiz alacaklar, bu mahiyete girdikleri tarihte tasarruf değerlerini kay-
bederler ve mukayyet kıymetleriyle zarara geçirilerek yok edilirler.
İşletme hesabı esasına göre defter tutan mükelleflerin bu madde hükmüne gi-
ren değersiz alacakları, gider kaydedilmek suretiyle yok edilirler.
Şüpheli alacaklar:
Madde 323 - (Değişik: 30/12/1980-2365/55 md.)
Ticari ve zirai kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile ilgili
olmak şartıyla;
1. (Değişik: 1/5/1981 - 2455/3 md.) Dava veya icra safhasında bulunan ala-
caklar;
2. Yapılan protestoya veya yazı ile bir defadan fazla istenilmesine rağmen
borçlu tarafından ödenmemiş bulunan dava ve icra takibine değmeyecek derecede
küçük alacaklar;
Şüpheli alacak sayılır.
Yukarıda yazılı şüpheli alacaklar için değerleme gününün tasarruf değerine
göre pasifte karşılık ayrılabilir.
Bu karşılığın hangi alacaklara ait olduğu karşılık hesabında gösterilir. Te-
minatlı alacaklarda bu karşılık teminattan geri kalan miktara inhisar eder.
Şüpheli alacakların sonradan tahsil edilen miktarları tahsil edildikleri dö-
nemde kar-zarar hesabına intikal ettirilir.
Vazgeçilen alacaklar:
Madde 324 - Konkordato veya sulh yoliyle alınmasından vazgeçilen alacaklar,
borçlunun defterlerinde özel bir karşılık hesabına alınır. Bu hesabın muhteviya-
tı alacaktan vazgeçildiği yılın sonundan başlıyarak üç yıl içinde zararla itfa
edilmediği takdirde kar hesabına naklolunur.
Sermayenin itfası:
Madde 325 - İmtiyazlı işletmelerde, tesisatın imtiyaz süresinden sonra, be-
delsiz olarak Devlete veya Devletçe tensip olunan bir teşekküle veya belediyeye
intikal etmesi imtiyazname gereğinden bulunduğu, imtiyaz mukavelenamesinde de
sermayenin itfası için yıllık belli bir nispet veya miktar ayrılması gösterilmiş
olduğu takdirde, bu nispet veya miktar üzerinden sermaye itfa olunur.
İlk tesis ve taazzuv giderlerinin ve peştemallıkların itfası:
Madde 326 - Kurumların aktifleştirdikleri ilk tesis ve taazzuv giderleri
ile peştemallıklar mukayyet değerleri üzerinden eşit miktarlarda ve beş yıl
içinde itfa olunur.
Özel maliyet bedellerinin itfası:
Madde 327 - Gayrimenkullerin ve gemilerin iktisadi kıymetlerini artıran ve
272 nci maddede yazılı özel maliyet bedelleri, kira süresine göre eşit yüzdeler-
le itfa edilir. Kira süresi dolmadan, kiralanan şeyin boşaltılması halinde henüz
itfa edilmemiş olan giderler, boşaltma yılında bir defada gider yazılır.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Özel Haller
Amortismana tabi malların satılması:
Madde 328 - (Değişik birinci fıkra: 30/12/1980 - 2365/56 md.) Amortismana
tabi iktisadi kıymetlerin satılması halinde alınan bedel ile bunların envanter
defterinde kayıtlı değerleri arasındaki fark kar ve zarar hesabına geçirilir.
İşletme hesabı esasında defter tutan mükelleflerle serbest meslek kazanç defteri
tutan mükellefler bu farkı defterlerinde hasılat veya gider kaydederler.
Amortisman ayrılmış olanların değeri ayrılmış amortismanlar düşüldükten son-
ra kalan meblağdır.
Devir ve trampa satış hükmündedir.
(Ek: 19/2/1963-205/21 md.; Değişik: 30/12/1980 - 2365/56 md.) Şu kadarki,
satılan iktisadi kıymetlerin yenilenmesi, işin mahiyetine göre zaruri bulunur
veya bu hususta işletmeyi idare adenlerce karar verilmiş ve teşebbüse geçilmiş
olursa bu tak-
dirde, satıştan tahassül eden kar, yenileme giderlerini karşılamak üzere, pa-
sifte geçici bir hesapta azami üç yıl süre ile tutulabilir. Her ne sebeple olur-
sa olsun bu süre içinde kullanılmamış olan karlar üçüncü yılın vergi matrahına
eklenir. Üç yıldan önce işin terki, devri veya işletmenin tasfiyesi halinde bu-
karlar o yılın matrahına eklenir.
(Ek: 19/2/1963 - 205/21 md.) Yukarıki esaslar dahilinde yeni değerlerin ik-
tisabında kullanılan kar, yeni değerler üzerinden bu kanun hükümlerıne göre ay-
rılacak amortismanlara mahsup edilir. Bu mahsup tamamlandıktan sonra itfa edil-
memiş olarak kalan değerlerin amortismanına devam olunur.
Amortismana tabi malların sigorta tazminatı:
Madde 329 - Yangın, deprem, sel, su basması gibi afetler yüzünden tamamen
veya kısmen zıyaa, uğrıyan amortismana tabi iktisadi kıymetler için alınan si-
gorta tazminatı bunların değerinden (Amortismanlı olanlarda ayrılmış olan amor-
tisman çıktıktan sonra kalan değerden) fazla veya eksik olduğu takdirde farkı
kar veya zarar hesabına geçirilir.
Şu kadar ki, alınan sigorta tazminatı ile zıyaa, uğrıyan malların yenilenme-
si işin mahiyetine göre zaruri bulunur veya bu hususta işletmeyi idare edenlerce
karar verilmiş ve teşebbüse geçilmiş olursa bu takdirde tazminat fazlası, yeni-
leme giderlerini karşılamak üzere, pasifte geçici bir hesapta azami üç yıl süre
ile tutulabilir. Bu süre içinde kullanılmamış olan tazminat farkları kara ilave
olunur.
(Ek fıkralar: 30/12/1980 - 2365/57 md.)
Üç yıldan önce işin terki, devri veya işletmenin tasfiyesi halinde bu tazmi-
nat fazlası, o yılın matrahına eklenir.
Yukarıdaki esaslar dahilinde yeni değerlerin iktisabında kullanılan tazminat
fazlası, yeni değerler üzerinden bu Kanun hükümlerine göre ayrılacak amortisman-
lara mahsup edilir. Bu mahsup tamamlandıktan sonra itfa edilmemiş olarak kalan
değerlerin amortismanına devam olunur.
Emtia sigorta tazminatı:
Madde 330 - Emtia ve zirai mahsul ve hayvan kıymetlerinde vukua gelen zayiat
dolayısiyle alınan sigorta tazminatları bunların değerlerinden fazla olursa bu
fazlalık kara alınır.
İşletme hesabı esasında tutulan defterde bu tazminat hasılat kaydedilir.
DÖRDÜNCÜ KİTAP
Ceza Hükümleri
BİRİNCİ KISIM
Genel Esaslar
Cezalar:
Madde 331 - (Değişik: 30/12/1980 - 2365/58 md.)
Vergi kanunları hükümlerine aykırı hareket edenler, bu kitapta yazılı vergi
cezaları (kaçakçılık, ağır kusur, kusur ve usulsüzlük cezaları) ve diğer cezalar
ile cezalandırılırlar.
Küçüklerin ve kısıtlıların ceza muhatabı olmadığı haller:
Madde 332 - Velayet ve vesayet altında bulunanlar veya işlerinin idaresi
bir kayyıma tevdi edilmiş olanlar, kendilerine izafeten veli, vasi veya kayyı-
mın vergi kanunlarına aykırı hareketlerinden dolayı cezaya muhatap tutulmazlar.
Bu hallerde cezanın muhatabı, veli, vasi veya kayyımdır.
Tüzel kişilerin sorumluluğu :
Madde 333 - Tüzel kişilerin idare ve tasfiyesinde Vergi Kanununa aykırı ha-
reketlerden tevellüt edecek vergi cezaları tüzel kişiler adına kesilir.
Tüzel kişilerin kanuni temsilcilerinin vergi sorumluluğu hakkındaki bu kanu-
nun 10 uncu maddesi hükmü vergi cazaları hakkında da uygulanır.
(Ek: 30/12/1980-2365/59 md.) Bu Kanunun 344(1 - 6 numaralı bentlerine giren
fiiller) ile 358 ve 361 inci maddelerinde yazılı fiillerin işlenmesi halinde bu
fiiller için 359, 360 ve 361 inci maddelerinde öngörülen cezalar tüzelkişilerin
kanuni temsilcileri adına hükmolunur.
Damga vergisi ve damga resminde sorumluluk:
Madde 334 - (Değişik: 30/12/1980-2365/60 md.)
Damga Vergisi ve Damga Resmi uygulamalarında gerek nispi, gerek maktu ver-
gi ve resimlerle ilgili cezadan sorumlu olanlar birden fazla olduğu takdirde,
yekdiğerine müracaat hakları mahfuz kalmak üzere, müteselsılen sorumlu tutulur-
lar
Tek fiil ve çeşitli suç işlenmesi:
a) Muhtelif vergi ziyaına sebebiyet verilmesi:
Madde 335 - (Değişik: 30/12/1980-2365/61 md.)
Kaçakçılık, ağır kusur vaya kusurda cezayı istilzam eden tek bir fiil ile
başka neviden birkaç vergi ziyaa uğramış olursa her vargi bakımından ayrı ayrı
ceza kesilir.
b) Muhtelif cezayı istilzam etmesi:
Madde 336 - (Değişik: 30/12/1980-2365/62 md.)
Cezayı istilzam eden tek bir fiil ile kaçakçılık ve usulsüzlük veya ağır
kusur ve usulsüzlük veyahut kusur ile usulsüzlük birlikte işlenmiş olursa bun-
lara ait cezalardan sadece miktar itibariyle en ağırı kesilir.
Usulsüzlük cezası kesilen bir fiil ile vergi ziyaına da sebebiyet verildiği
sonradan anlaşıldığı takdirde, evvelce usulsüzlük cezası kesilmiş olması, bu
cezanın ziyaa uğratılan vergiden dolayı kesilmesi gereken kaçakçılık, ağır kusur
veya kusur cezası ile mukayesesine ve noksan kesilen cezanın ikmalina mani de-
ğildir.
Fiil ayrılığı :
Madde 337 - (Değişik birinci fıkra: 30/12/1980 - 2365/63 md.) Ayrı ayrı ya-
pılmış olan kaçakçılık, ağır kusur, kusur veya usulsüzlükten dolayı ayrı ayrı
ceza kesilir. Şu kadarki, 352 nci maddede yazılı usulsüzlüklerden, ayrı takvim
yılı içinde aynı neviden birden fazla yapıldığı takdirde birden fazlasının her-
biri için, birincisine ait cezanın dörtte biri kesilir.
Aynı nevi usulsüzlükten maksat, fiillerin 352 nci maddede gösterilen derece
ve fıkralar itibariyle yekdiğerine mutabakatıdır.
İştirak:
Madde 338 - (Değişik 30/12/1980-2365/64 md.)
Ayrı ayrı maddi menfaat gözetmek şartıyla birden fazla kişi kaçakçılık yap-
tıkları veya kaçakçılığa teşebbüs sayılan fiilleri irtikap ettikleri veya doğru-
dan doğruya beraber işlemiş oldukları takdirde her biri hakkında iştirak ettik-
leri suçlar için bu Kanunda yazılı cezalar uygulanır.
Tekerrür:
Madde 339 - (Değişik: 30/12/1980 -2365/65 md.)
Kaçakçılık, ağır kusur, kusur veya usulsüzlükten dolayı ceza kesilen ve ce-
zası da kesinleşen bir kimse aynı neviden bir fiili cezanın kesinleştiği tari-
hi ta-
kibeden yılın başından başlamak üzere kaçakçılık, ağır kusur ve kusurda beş,
usulsüzlükte iki yıl zarfında tekrar işlerse cezası kaçakçılıkta yarısı, ağır
kusur ve kusur da üçte biri, usulsüzlükte dörtte biri nispetinde artırılır.
Suçlarda birleşme:
Madde 340 - (Değişik birinci fıkra: 30/12/1980-2365/66 md.) Bu Kanunda
yazılı kaçakçılık, ağır kusur, kusur ve usulsüzlük cezaları ile Türk Ceza
Kanununda ve diğer kanunlarda yazılı cezalar; içtima ve tekerrür hükümleri bakı-
mından birleştirilemez.
Bu kanunla vergi cezasiyle cezalandırılan fiiller, aynı zamanda Türk Ceza
Kanununa göre suç teşkil ettiği takdirde vergi cezası kesilmesi, mezkür kanun
hükmüne tevfikan takibat yapılmasına mani olmaz.
Vergi ziayı:
Madde 341 - Vergi ziyaı, mükellefin veya sorumlunun vergilendirme ile ilgi-
li ödevlerini zamanında yerine getirmemesi veya eksik yerine getirmesi yüzünden,
verginin zamanında tahakkuk ettirilmemesini veya eksik tahakkuk ettirilmesini
ifade eder.
Şahsi, medeni haller veya aile durumu hakkında gerçeğe aykırı beyanlar ile
veya sair suretlerle verginin noksan tahakkuk ettirilmesine veya haksız yere
geri verilmesine sebebiyet vermek de vergi ziyaı hükmündedir.
Yukarıki fıkralarda yazılı hallerde verginin sonradan tahakkuk ettirilmesi
veya tamamlanması veyahut haksız iadenin geri alınması ceza uygulanmasına mani
teşkil etmez.
Veraset ve intikal vergisinde ek süre:
Madde 342 - (Değişik: 10/4/1985 - 3181/1 md.)
Veraset ve intikal vergisine ilişkin mükellefiyetlerde tahakkuk muamelesi
yapılmak için beyanname verme süresinin sonundan başlayarak 15 gün beklenir.
Beyanname bu süre içinde verilirse vergi ziyaı olmamış sayılır
Ayrıca mükellefe tebliğ edilmek şartı ile yeniden 15 günlük bir mühlet veri-
lir. Bu hususta da yukarıdaki hüküm cari olur.
En az ceza haddi:
Madde 343 - (Değişik: 30/12/1980 - 2365/67 md.)
Damga vergisi ve damga resmi dolayısiyle kesilecek vergi cezaları, vergi ve
resme tabi her varaka, senet ve ilan için yüz (bin) liradan az olmaz. Diğer
vergilerde her vergi için iki bin beşyüz (yirmibeşbin) liraya baliğ olmayan
cezalar kesilmez.(1)
İKİNCİ KISIM
Vergi Cezaları
BİRİNCİ BÖLÜM
Kaçakçılık
Kaçakçılığın tarifi:
Kaçakçılık Suçunun Tarifi: (2)
Madde 344 - (Değişik: 24/6/1994 - 4008/13 md.)
Kaçakçılık suçu,mükellef veya sorumlu tarafından kasten vergi ziyaına sebe-
biyet verilmesidir.Kastın varlığının ispat külfeti iddia edene aittir.
-----------------
(1) Bu maddede yer alan miktarlar 26/12/1993 tarih ve 3946 sayılı Kanun ile
1/1/1993 tarihi itibariyle geçerli olan hadde yükseltilmiş 15/12/1995 tarih
ve 95/7595 sayılı Kararname ile 1/1/1996 tarihinden geçerli olmak üzere
tespit edilen miktarlar ise, metne parantez içinde siyah punto ile işlen-
miştir. Daha önce Kararname ile yapılan değişiklik için bu Kanun'un sonun-
daki "KARARNAMELER İLE YAPILAN DEĞİŞİKLER CETVELİ"ne bakınız.
(2) Madde Başlığı 24/6/1994 tarih ve 4008 sayılı Kanunun 13 üncü maddesi ile
metne işlendiği şekilde değiştirilmiştir.
Aşağıda yazılı hallerden herhangi biri ile vergi ziyaına sebep olunması ha-
linde kastın varlığı kabul edilir.
1. (Değişik: 25/5/1995-4108/7 md.) Vergi kanunlarına göre tutulması zorun-
lu olan defterlere kaydı gereken hesap ve işlemleri, vergi matrahının azalması
sonucunu doğuracak şekilde bu defterler yerine tamamen veya kısmen başka defter
ve kağıtlara kaydetmek veya diğer kayıt ortamlarında izlemek.
2. Sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı vesikalar tanzim etmek veya
bunları bilerek kullanmak.
3. Vesikaları tahrif etmek, asıllarına uygun olmayan vesika ve suretler
tanzim etmek veya tahrif edilmiş vesikalarla asıllarına uygun olmayarak tanzim
edilmiş vesika ve suretleri bilerek kullanmak.
4. Vergi kanunlarına göre tutulması mecburi olan defter kayıtlarını tahrif
etmek veya bu defterlerde mevhum adlara hesap açmak veyahut her türlü hesap
ve muhasebe hileleri yapmak.
5. Vergi kanunlarına göre tutulması mecburi olan defterlerin sahifelerini
yok ederek yerlerine başka yapraklar koymak veya hiç yaprak koymamak.
6. Vergi kanunlarına göre tutulması ve muhafazası mecburi olan defter veya
vesikaları yok etmek veya gizlemek (mevcudiyetleri noter tasdik kayıtları
veya sair suretlerle sabit olduğu halde vergi incelemesine yetkili kimselere
inceleme sırasında defter ve vesikaların ibraz edilmemesi gizleme demektir.)
(Dikkat: Devamı 3553 üncü sayfadadır.)
Kaçakçılıkta ceza:
Madde 345 - (Değişik: 30/12/1980 - 2365/69 md.)
Kaçakçılık yapan mükelleflere veya sorumlulara, kaçırdıkları verginin üç ka-
tı tutarında vergi cezası kesilir.
Şu kadar ki, kesilen ceza (Veraset ve İntikal Vergisi hariç)
1. Birinci sınıf tüccarlarla serbest meslek erbabı için (Kazançları götürü
olarak tespit edilen serbest meslek erbabı hariç işletme esasında defter tutma-
sına müsaade edilen kurumlar dahil) 2.500.000 (25.000.000)
2. İkinci sınıf tüccarlar için 1.000.000 (10.000.000)
3. 1 ve 2 numaralı bentler dışında kalan mükellefler ve sorumlular için
500.000 (5.000.000) liradan az olamaz. (1)
Teşvik:
Madde 346 - (Değişik: 30/12/1980 - 2365/70 md.)
Bir mükellefi veya vergi sorumlusunu kaçakçılık yapmaya azmettirenlere işle-
nen fiiller için mükellefe veya sorumluya uygulanacak ceza aynen uygulanır.
Yardım:
Madde 347 - (Değişik: 30/12/1980 - 2365/71 md.)
Kaçakçılık olduğunu bildiği bir fiilin işlenip tamamlanmasını fiili ile ko-
laylaştıranlara, bundan ayrı bir menfaat gözetmediği takdirde, bu fiiller için
kanunda belli edilen cezaların dörtte biri kesilir veya hükmedilir.
Aynı yardımı 344 üncü maddenin 1 - 6 ncı bentlerinde yazılı fiillerin işle-
nip tamamlanması için yapanlara bu fiiller için tayin olunan cezanın yarısı hük-
molunur.
371 inci maddedeki pişmanlık şartlarına uygun olarak keyfiyetten ilgili ma-
kamları haberdar edenlere ceza kesilmez.
İKİNCİ BÖLÜM
Ağır Kusur ve Kusur (2)
Ağır kusurun tarifi:
Mükerrer Madde 347 - (Ek: 30/12/1980 - 2365/72 md.;Değişik:24/6/1994 - 4008/
14 md.)
Ağır kusur, mükellef veya sorumlu tarafından aşağıdaki hallerden birisiyle
vergi ziyaına sebebiyet verilmesidir.
1. Verilmesi gereken vergi beyannamelerinde,toplamı 100.000.000
(630.000.000) liradan az olmamak üzere,beyannamede yazılı vergi matrahının
% 10'unu geçen bir miktarın noksan bildirilmesi veya beyan dışı bırakılan matrah
veya matrah farkı veya yersiz vergi mahsup ve indirimleri nedeniyle ödenmesi
gereken verginin 40.000.000 (250.000.000) liradan az olmamak üzere noksan hesap-
lanmasına veya bu miktarı aşan verginin haksız yere iadesine sebebiyet veril-
mesi.
Beyanname dışında ayrıca bir incelemeye ihtiyaç göstermeksizin beyannamede
yazılı bilgilere dayanılarak vergi dairesince tespiti mümkün olan noksan bildi-
rimler ile katma değer vergisinin beyan edilmesi gereken dönemden bir dönem önce
veya bir dönem sonra beyan edilmesi bu hükmün dışındadır.
30 uncu maddede yazılı sebeplerle verginin re'sen tarhı halinde,yukarıdaki
hadleri aşan matrah veya matrah farkları da noksan beyan hükmündedir. Mezkür
maddenin 1 ve 2 numa-
-----------------------
(1) Bu maddede yeralan miktarlar, 26/12/1993 tarih ve 3946 sayılı Kanun ile
1/1/1993 tarihi itibariyle geçerli olan hadde yükseltilmiş,16/12/1997
tarih ve 23202 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 9/12/1997 tarih
ve 97/10345 sayılı Kararname ile 1/1/1998 tarihinden geçerli olmak üzere
tespit edilen miktarlar ise, metne parantez içinde siyah punto ile işlen-
miştir. Daha önce yapılan değişiklik için bu Kanun'un sonundaki "ÇEŞİTLİ
MEVZUAT İLE YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER CETVELİ"ne bakınız.
(2) Bölüm başlığı 30/12/1980 tarih ve 2365 sayılı Kanunun 72 nci maddesi ile de-
ğiştirilmiştir.
ralı bentlerinde yazılı sebeplerle yapılan takdirlerde,bu hükmün uygulanması
için,takdir edilen matrahın 100.000.000 (345.600.000) lirayı aşması yeterlidir.
Vergi matrahının para birimi dışındaki diğer birimlere göre tespiti halinde
mezkür hadlerin tayininde bu Kanunun değerleme hükümlerine göre bulunacak tutar-
ları esas alınır.(1)
2. Vergilendirme dönemi ve tarh zamanı geçtiği halde götürü ticaret ve götü-
rü serbest meslek erbabının kazançları ile ilgili faaliyetlerinin vergi dairesi-
nin bilgisi dışında bırakılması;
3. Beyanname verme süresi geçtiği halde götürü gider usulüne tabi çiftçile-
rin zirai faaliyetlerinin vergi dairesinin bilgisi dışında bırakılması;
4. Beyanname verme süresi geçtiği halde ücret, gayrimenkul sermaye iradı,
menkul sermaye iradı ile sair kazanç ve iratların vergi dairesinin bilgisi dı-
dışında bırakılması.
5. Ticari, zirai ve mesleki kazançlarla ilgili faaliyetlerin vergi dairesi-
nin bilgisi dışında bırakılması veya bu faaliyetler vergi dairesine bildirilmek-
le beraber,beyanname verme süresi geçtiği halde beyannamenin verilmemesi.
Kusurun tarifi:
Madde 348 - (Değişik: 30/12/1980 - 2365/73 md.)
Kusur, kaçakçılık ve ağır kusur sayılan haller dışında herhangi bir suretle
vergi ziyanına sebebiyet verilmesidir.
Ağır kusurda ceza:
Madde 349 - (Değişik: 24/6/1994 - 4008/15 md.)
Ağır kusur sayılan fiilleri işleyen mükelleflere veya sorumlulara ziyaa uğ-
rattıkları verginin iki katı tutarında vergi cezası kesilir.
Kusurda ceza:
Mükerrer Madde 349 - (Ek: 30/12/1980 - 2365/75 md.)
Kusur işleyen mükelleflere veya sorumlulara ziyaa uğrattıkları verginin
% 50'si tutarında vergi cezası kesilir.
Tahrire dayanan vergiler ile kanuni süresi geçtikten sonra kendiliğinden
verilen beyannameler için kusur cezası:(2)
Madde 350 - Tahrire dayanan vergilerde, bildirmeye mütaallik kanuni mecbu-
riyetleri süresinde yerine getirmemek suretiyle kusur işliyen mükelleflere,
ziyaa uğrattıkları verginin % 20 si nispetinde vergi cezası kesilir.
Ek:(24/6/1994 - 4008/16 md.) Vergi incelemesine başlanılmasından veya takdir
komisyonuna sevk edilmesinden sonra verilenler hariç olmak üzere,kanuni süresi
geçtikten sonra kendiliğinden verilen vergi beyannameleri için ziyaa uğratılan
verginin % 50'si tutarında kusur cezası kesilir.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Usulsüzlük
Usulsüzlüğün tarifi:
Madde 351 - Usulsüzlük vergi kanunlarının şekle ve usule mütaallik hükümle-
rine riayet edilmemesidir.
Usulsüzlük dereceleri ve cezaları:
Madde 352 - (Değişik: 30/12/1980 - 2365/76 md.)
Usulsüzlükler, aşağıda yazılı derecelere ve bu kanuna bağlı cetvele göre
cezalandırılır. Usulsüzlük fiili re'sen takdiri gerektirirse, bağlı cetvelde
yazılı cezalar iki kat olarak kesilir.
---------------------
(1) Bu bentte Kanunla getirilen miktarlar aynen bırakılmış; 7/2/1997 tarih ve
22901 Sayılı Resmi Gazete'de Yayımlanan 255 sayılı Tebliğ ile 1/1/1997 ta-
rihinden geçerli olmak üzere belirlenen miktarlar metne parantez içinde
siyah punto ile işlenmiştir. Daha önce yapılan değişiklik için bu Kanunun
sonundaki ÇEŞİTLİ MEVZUAT İLE YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER CETVELİ"ne bakınız.
(2) Madde başlığı 24/6/1994 tarih ve 4008 sayılı Kanunun 16 ncı maddesi ile met-
ne işlendiği şekilde değiştirilmiştir.
I inci derece usulsüzlükler:
1. (Değişik: 4/12/1985 - 3239/25 md.) Vergi ve harç beyannamelerinin süre-
sinde verilmemiş olması;
2. Bu kanuna göre tutulması mecburi olan defterlerden herhangi birinin tu-
tulmamış olması;
3. Defter kayıtlarının ve bunlarla ilgili vesikaların doğru bir vergi ince-
lemesi yapılmasına imkan vermeyecek derecede noksan, usulsüz veya karışık olma-
sı;
4. Bu kanuna göre tutulması mecburi defterlerin ve kanunen muhafazası mecbu-
ri vesikalarla evrakın yetkili memurlar tarafından istenildiği halde ibraz edil-
memesi;
5. Çiftçiler tarafından 245 inci madde hükmüne göre muhtar ve ihtiyar heyet-
lerince yapılan davete müddetinde icabet edilmemesi;
6. Bu Kanunun kayıt nizamına ait hükümlerine (Madde 215 - 219) uyulmamış ol-
ması (Her incelemede inceleme tarihine kadar aynı takvim yılı için tespit edilen
usulsüzlükler tek fiil sayılır);
7. İşe başlamanın zamanında bildirilmemesi;
8. Tasdiki mecburi olan defterlerden hernangi birinin tasdik muamelesinin
yaptırılmamış olması (Kanuni sürenin sonundan başlıyarak 1 ay geçtikten sonra
tasdik ettirilenler, tasdik ettirilmemiş sayılır.);
9. Götürü matrahlar üzerinden salınan Gelir Vergisinde, tarh zamanı geçtiği
halde verginin tarh ettirilmemiş olması;
10. (Mülga: 18/4/1984 - 2995/4 md.)
11. (Ek: 4/12/1985 - 3239/25 md.) Veraset ve intikal vergisi beyannamesinin
342 nci maddenin ikinci fıkrasında belirtilen süre içerisinde verilmiş olması.
II nci derece usulsüzlükler:
1. (Değişik: 4/12/1985 - 3239/25 md.) Veraset ve intikal Vergisi Beyanname-
lerinin süresinin sonundan başlayarak 342 nci maddenin 1 inci fıkrasında belir-
tilen süre içinde verilmiş olması; (Emlak Vergisinde beyannamenin bu Kanunun 27
nci maddesinde yazılı ek süre içinde verilmiş olması.)
2. Ekim ve sayım beyanlarının süresi içinde veya kanunda istenilen bilgileri
ihtiva edecek doğru bir şekilde yapılmaması;
3. (Mülga: 18/4/1984 - 2995/4 md.)
4. (Değişik: 3/12/1988 - 3505/4 md.) Vergi kanunlarında yazılı bildirmelerin
zamanında yapılmamış olması (işe başlamayı bildirmek hariç);
5. Vergi karnesinin süresinin sonundan başlayarak 15 gün geçtiği halde
alınmamış olması;
6. Tasdiki mecburi olan defterlerden herhangi birinin tasdik muamelesinin,
süresinin sonundan başlayarak bir ay içinde yaptırılmış olması;
7. (Değişik: 4/12/1985 - 3239/25 md.) Vergi beyannameleri, bildirimler,
evrak ve vesikaların kanunen belli şekil ve muhteviyatı ve ekleri ile bunlarla
ilgili olarak yapılan diğer düzenlemelere ilişkin hükümlere uyulmamış olması;
8. Hesap veya muamelelerin doğruluk veya açıklığını bozmamak şartıyla bazı
evrak ve vesikaların bulunmaması veya ibraz edilmemesi.
Özel usulsüzlükler ve cezaları:
a) Fatura ve benzeri evrak verilmemesi ve alınmaması ile diğer şekil ve
usul hükümlerine uyulmaması
Madde 353 - (Değişik: 24/6/1994-4008/17 md.)
1.(Değişik:25/5/1995-4108/8 md.) Verilmesi ve alınması icabeden fatura, gi-
der pusulası, müstahsil makbuzu ile serbest meslek makbuzlarının verilmemesi,
alınmaması veya düzenlenen bu belgelerde gerçek meblağdan farklı meblağlara
yer verilmesi halinde; bu belgeleri düzenlemek ve almak zorunda olanların
herbirine, her bir belge için 1 500 000 (10.000.000)liradan aşağı olmamak üzere
bu belgelere yazılması gereken meblağın veya meblağ farkının % 10'u nispetinde
özel usulsüzlük cezası kesilir.
Bir takvim yılı içinde her bir belge nevine ilişkin olarak tespit olunan
yukarıda yazılı özel usulsüzlükler için kesilecek cezanın toplamı 750 000 000
(5.000.000.000) lirayı geçemez.
2. (Değişik: 25/5/1995 - 4108/8 md.) Perakende satış fişi, ödeme kaydedici
cihazla verilen fiş, giriş ve yolcu taşıma bileti, sevk irsaliyesi, taşıma
irsaliyesi, yolcu listesi, günlük müşteri listesi ile Maliye Bakanlığınca
düzenlenme zorunluluğu getirilen belgelerin; düzenlenmediğinin, kullanılma-
dığının, bulundurulmadığının, düzenlenen belgelerin aslı ile örneğinde farklı
meblağlara yer verildiğinin veya gerçeğe aykırı olarak düzenlendiğinin tespiti
halinde, her bir belge için 1 500 000 (10.000.000)lira özel usulsüzlük cezası
kesilir.
Ancak, her bir belge nevine ilişkin olarak kesilecek özel usulsüzlük ceza-
sının toplamı her bir tespit için 75 000 000 (500.000.000) lirayı, bir takvim
yılı içinde ise 750 000 000 (5.000.000.000) lirayı aşamaz.
3. (Değişik: 25/5/1995 - 4108/8 md.) 232 nci maddenin birinci fıkrasının
1 ila 5 numaralı bentlerinde sayılanlar dışında kalan kişilerin fatura, gider
pusulası, müstahsil makbuzu, serbest meslek makbuzu, perakende satış fişi,
ödeme kaydedici cihaz fişi ve giriş ve yolcu taşıma biletlerini almadıklarının
tespit edilmesi halinde bunlara bu maddenin 2 numaralı bendinde belirtilen
cezanın beşte biri kadar özel usulsüzlük cezası kesilir. Şu kadar ki, bu ceza-
nın kesilebilmesi için, belge alınmadığına ilişkin tespitin vergi incelemesine
yetkili olanlar tarafından yapılması şarttır. Bu hükmün uygulanmasında belge
alınmadığına ilişkin tespit tutanağının belge almayana verilen örneği, ceza
ihbarnamesi yerine geçer.
4. (Değişik: 25/5/1995 - 4108/8 md.) Günlük kasa defteri, günlük peraken-
de satış ve hasılat defteri ile Maliye Bakanlığınca tutulma ve günü gününe
kayıt edilme mecburiyeti getirilen defterlerin; işyeinde bulundurulmaması,
bu defterlere yazılması gereken işlemlerin günü gününe deftere kayıt edilmemesi
veya yoklama ve incelemeye yetkili olanlara istendiğinde ibraz edilmemesi
halleri ile vergi kanunlarının uygulanması bakımından levha bulundurma veya
asma zorunluluğu bulunan mükelleflerin bu zorunluluğa uymamaları halinde her
tespit için 1 500 000 (10.000.000)lira özel usulsüzlük cezası kesilir.
5. Bu Kanunun mükerrer 354 üncü maddesine göre işyerleri için kapatma
kararı verilen ve işletme hesabı esasına göre defter tutan mükelleflere; bir
takvim yılı içinde ilk uygulama için 2.000.000 (18.000.000) lira, ikinci
uygulama için 4.000.000 (36.000.000) lira, üçüncü ve daha sonraki her uygulama
için ise 8.000.000 (72.000.000) lira özel usulsüzlük cezası kesilir. Bilanço
usulü esasına göre defter tutan mükellefler ile serbest meslek erbabı için
bu cezalar bir kat artırılarak uygulanır.
6. (Değişik: 25/5/1995 - 4108/8 md.) Bu Kanuna göre belirlenen muhasebe
standartlarına, tek düzen hesap planına ve mali tablolara ilişkin usul ve esas-
lar ile muhasebeye yönelik bilgisayar programlarının üretilmesine ve kullanılma-
sına ilişkin kural ve standartlara uymayanlara 37 500 000 (250.000.000) lira
özel usulsüzlük cezası kesilir.
7. (Ek: 25/5/1995 - 4108/8 md.) Bu Kanunun 8 inci maddesinin son fıkrası
uyarınca getirilen mecburiyete uymaksızın işlem yapanlara her bir işlem için
1 500 000 (10.000.000)lira özel usulsüzlük cezası kesilir.
Bu maddede yazılı usulsüzlükler sonucunda vergi ziyaı da meydana geldiği
takdirde bu ziyaın gerektirdiği vergi cezaları ayrıca kesilir ve bu cezalar
hakkında 336 ncı madde hükmü uygulanmaz.
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esasları belirlemeye
Maliye Bakanlığı yetkilidir. (1)
b) Veraset ve intikal vergisine;
Madde 354 - (Mülga: 30/12/1980 - 2365/78 md.)
-------------
(1) Bu maddede 24/6/1994 tarih ve 4008 sayılı Kanun ile getirilen miktarlar
aynen bırakılmış,16/12/ 1997 tarih ve 23202 Mük. Sayılı Resmi Gazete'de
yayımlanan 9/12/1997 tarih ve 97/10345 sayılı Bak.Kur.Kararı ile 1/1/1998
tarihinden geçerli olmak üzere tespit edilen miktarlar ise metne parantez
içinde siyah punto ile işlenmiştir. Daha önce yapılan değişiklik için bu
Kanun'un sonundaki "ÇEŞİTLİ MEVZUAT İLE YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER CETVELİ" ne
bakınız.
İşyeri kapatma cezası:
Mükerrer Madde 354 - (Ek:4/12/1985-3239/27 md.)
Yetkililerce 353 üncü maddenin 1 ve 2 numaralı bentlerinde yazılı belge-
lerin bir takvim yılı içinde üç defa kullanılmadığının veya bulundurulmadı-
gının tespiti halinde mükelleflerin işyerleri Maliye Bakanlığının kararı ile
bir haftaya kadar kapatılabilir. Bakanlık bu yetkisini mahalline devredebilir.
Kapatma yetkisine ve bu yetkinin mahalline devrine ilişkin usul ve esaslar
Maliye ve Gümrük Bakanlığınca belirlenir.
Ancak, işyeri kapatma cezasının uygulanabilmesi için yukarıdaki fıkrada
belirtilen belgelerin kullanılmadığının veya bulundurulmadığının ikinci defa
tespiti üzerine mükellefin bir yazı ile uyarılması ve tekerrürü halinde işyeri
kapatma cezası uygulanacağının duyurulmuş olması şarttır.
(Ek: 24/6/1994-4008/18 md.) Uygulanacak safhaya gelen işyeri kapatma cezası,
kapatma kararının uygulanmasından önce mükelleflerin yazılı olarak istemeleri
halinde para cezasına çevrilir. İşyeri kapatma cezasının para cezasına çevril-
mek suretiyle uygulanmasından sonra aynı takvim yılı içerisinde işlenen fiiller
nedeniyle uygulanacak safhaya gelen işyeri kapatma cezaları para cezasına
çevrilmez.
(Ek: 24/6/1994-4008/18 md.) Para cezası, sanayi sektöründe çalışan 16 yaşın-
dan büyük işçiler için belirlenen ve kapatma kararına ilişkin yazının mükellefe
tebliğ edildiği tarihte yürürlükte bulunan asgari ücretin bir yıllık brüt tuta-
rından az olmamak üzere, mükelleflerin bir önceki yıl gelir veya kurumlar vergi-
si beyannamelerinde yer alan dönem kazancının yüzde beşi olarak hesaplanır ve
bir yazı ile mükellefe bildirilir. Hesaplanan para cezası, mükellefe tebliğ
edildiği tarihten itibaren 15 gün içerisinde tamamen ödenmediği takdirde, işyeri
kapatma cezası uygulanır.
(Ek: 3/12/1988-3505/6 md.) Kapatılan işyerine asılan, kapatmaya ilişkin
levhanın görünmesinin engellenmesi veya başka bir levhanın veya duyurunun
işyerinin herhangi bir yerine asılması halinde, uygulanmakta olan kapatma
cezası; bu cezanın süresi kadar artırılarak uygulanır.
Mükellefler hakkında işyeri kapatma cezası uygulanmış olması, diğer cezala-
rın uygulanmasına engel teşkil etmez.
c) Damga vergisinde:
Madde 355 - (Değişik: 30/12/1980-2365/79 md.)
a) Damga Vergisi mevzuuna giren kağıtlar ve ilanlara yapıştırılan pullar,
Damga Vergisi Kanununun belli ettiği şekilde iptal edilmemişse, iptal edilme-
miş olan pulların kıymeti üzerinden maktu vergilerde yüzde 50, nispi vergi-
lerde yüzde 10 vergi cezası kesilir. Bu hüküm, resmi daireler, noterler, banka-
lar ve anonim şirketlerle 3659 sayılı Kanuna tabi kurumlara ve derneklere ibraz
edilen veya gönderilen kağıt ve ilanların iptal edilmemiş pulları hakkında
uygulanamaz.
b) Damga Vergisi ilgili Vergi Kanununda belli edildiği şekilde ifa edilme-
yen hallerde maktu vergilerde verginin yüzde 50'si ve nispi vergilerde yüzde
10'u nispetinde usulsüzlük cezası alınır.
d) Bilgi vermekten çekinenler ile 257 nci madde hükmüne uymuyanlar için:
Mükerrer Madde 355 - (Ek:30/12/1980-2365/80 md.)
Bu Kanunun 86, 148 ve 257 nci maddeleriyle 150 nci maddesinin 4 numaralı
bendi hükümlerine çekinme sebebi olmaksızın riayet etmeyenlerde (Kamu İdare ve
Müesseseleri hariç):
1. Birinci sınıf tüccarlar ve bilanço esasına göre defter tutan çiftçiler
ile serbest meslek erbabı (Götürü usulde vergilendirilenler hariç) hakkında
1.000.000 (10.000.000) lira, (1)
2. İkinci sınıf tüccarlar ile zirai işletme hesabı esasına göre defter
tutan çiftçiler hakkında 500.000 (5.000.000) lira, (1)
3. Yukarıdaki bentlerde yazılı bulunanlar dışında kalanlar hakkında
330.000 (3.300.000) lira, (2)
---------------------
(1) Bu maddelerde yeralan miktarlar, 26/12/1993 tarih ve 3946 sayılı Kanun
ile 1/1/1993 tarihi itibariyle geçerli olan hadde yükseltilmiş, 15/12/1995
tarih ve 95/7595 sayılı Kararname ile 1/1/1996 tarihinden geçerli olmak
üzere tespit edilen miktarlar ise, metne parantez içinde siyah punto ile
işlenmiştir. Daha önce Kararname ile yapılan değişiklik için bu Kanunun
sonundaki "KARARNAMELER İLE YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER CETVELİ"ne bakınız.
(2) Bu maddelerde yeralan miktarlar, 26/12/1993 tarih ve 3946 sayılı Kanun ile
1/1/1993 tarihi itibariyle geçerli olan hadlere yükseltilmiş, 16/12/1997
tarih ve 23202 mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 9/12/1997
tarih ve 97/10345 sayılı Bak.Kur.Kararı ile 1/1/1998 tarihinden geçerli
olmak üzere tespit edilen miktar ise, metne parantez içinde siyah punto
ile işlenmiştir. Daha önce Kararname ile yapılan değişiklikler için bu
Kanunun sonundaki "KARARNAMELER İLE YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER CETVELİ"ne
bakınız.
Özel usulsüzlük cezası kesilir.
Bu hüküm uygulaması için 148 inci madde gereğince bilgi istenilirken yapıla-
cak tebliğlerde bilginin verilmesi için tayin olunan süre ile süresinde cevap
verilmediği veya yanıltıcı bilgi verildiği takdirde haklarında kanunun ceza hü-
kümlerinin uygulanması cihetine gidileceğinin ilgililere yazılı olarak bildiril-
mesi şarttır.
Madde 356 - 1. Resmi daireler, noterler, bankalar ve anonim şirketlerle 3659
sayılı Kanuna tabi kurumlara ve derneklere ibraz edilen veya gönderilen ve pul-
ları Vergi Kanununun belli ettiği şekilde iptal edilmemiş bulunan evrakı, pulla-
rını resmi mühür veya damga vaz'ı suretiyle iptal etmeden muameleye koyanlar
adına her varaka için 1.000 (10.000)TL.ceza kesilir. Ancak mütaaddit olarak
tanzim edilmiş olan evrak için bu fıkra gereğince her şahıstan alınacak cezanın
toplamı 50.000 (500.000) lirayı geçemez.
2. (Mülga: 1/7/1964 - 488/31 md.)
3. Pulsuz veya pulu noksan kağıtları, usulen resmi ve para cezası tahsil
edilmeden tasdik eden veya örneklerini çıkarıp veren noterler adına her kağıt
için 5.000 (50.000) lira ceza kesilir. (1)
4. (Mülga: 1/7/1964 - 488/31 md.)
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Ceza Mahkemelerince Yargılanacak Suçlar ve Cezaları
Madde 357 - (Mülga: 30/12/1980 - 2365/81 md.)
Kaçakçılığa Teşebbüs Suçunun Tarifi
Madde 358 - (Değişik: 24/6/1994-4008/19 md.)
1. 344 üncü maddenin 1-6 numaralı bentlerinde yazılı kaçakçılık suçları veya
bir hesap dönemi içinde ayrı tarihlerde en az dört defa fatura, gider pusulası,
müstahsil makbuzu, serbest meslek makbuzu düzenlememe ve iki defa vesikasız mal
bulundurma fiilleri, verginin tarhı için kanunda belli edilen sürenin girmesin-
den önce meydana çıkarılanlar, bu fiillerin vergi ziyaına neden olup olmayaca-
ğına bakılmaksızın;
2. Bu Kanunun 127 nci maddesinin (d) bendi uyarınca Maliye Bakanlığının
özel işaretli görevlisinin ikazına rağmen durmayan aracın sürücüsü;
3. Muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge basan veya mükerrer 257 nci
maddenin verdiği yetkiye dayanılarak çıkartılan Yönetmelikte belirtilen
bildirim görevini yerine getirmeyen anlaşmalı matbaalar ile anlaşması
olmadığı halde bu Kanun uyarınca tutulması veya düzenlenmesi zorunlu belgeleri
basanlar ve bu belgeleri kullananlar;
Kaçakçılığa teşebbüs etmiş sayılırlar.
Kaçakçılık Suçunda Hapis Cezası (1)
Madde 359 - (Değişik: 25/5/1995 - 4108/9 md.) Bu Kanunun 344 üncü madde-
sinin;
1. 1,4,5 ve 6 numaralı bentlerinde yazılı kaçakçılık suçlarını işleyenler
hakkında altı aydan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Hükmolunan hapis
cezasının para cezasına çevrilmesi halinde, para cezası tutarının hesabında,
hapis cezasının herbir günü için sanayi sektöründe çalışan 16 yaşından büyük
işçiler için belirlenen yürürlükteki asgari ücretin bir aylık brüt tutarının
yarısı esas alınır ve hükmolunan bu para cezası ertelenemez.
2. 2 ve 3 numaralı bentlerinde yazılı kaçakçılık suçlarını işleyenler
hakkında üç yıldan beş yıla kadar ağır hapis cezası hükmolunur.
Bu maddenin 1 ve 2 numaralı bentlerinde belirtilen fiilleri tekrar işleyen-
ler hakkında verilecek cezalar bir kat artırılır.
Kaçakçılık suçlarını işleyenler hakkında bu maddede yazılı cezaların uygu-
lanması, 345 inci maddede yazılı vergi cezalarının ayrıca uygulanmasına engel
teşkil etmez.
--------------------
(1) Bu madde başlığı 25/5/1995 tarih ve 4108 sayılı Kanunun 9 uncu maddesi ile
getirilmiştir.
Kaçakçılığa Teşebbüste Hapis Cezası (1)
Madde 360 - (Değişik: 24/6/1994 - 4008/21 md.)
Bu Kanunun 358 inci maddesinde yazılı fiilleri işleyenler hakkında üç aydan
bir yıla kadar hapis cezası hükmolunur.
Kaçakçılığa teşebbüs suçu nedeniyle hükmolunan hapis cezasının paraya çev-
rilmesi halinde,para cezası tutarının hesabında;hapis cezasının her bir günü
için sanayi sektöründe çalışan 16 yaşından büyük işçiler için belirlenen yürür-
lükteki asgari ücretin bir aylık brüt tutarının yarısı esas alınır ve hükmolunan
bu para cezası ertelenemez.
Bilgi vermekten çekinenler ile 257 nci madde hükmüne uymayanlar:
Madde 361 - (Değişik: 30/12/1980 - 2365/85 md.)
148, 257 nci maddelerle, 150 nci maddenin 4 numaralı bendinde yazılı mecbu-
riyetlerin, özel usulsüzlük cezası kesilmesine rağmen yine yerine getirilmemesi
halinde, yetkili mercilerce yeniden süre belli edilerek bu mecburiyetlerin yeri-
ne getirilmesi kendilerine tebliğ olunur.
Yeniden belli edilen süre içinde bu mecburiyetleri yerine getirmeyenler hak-
kında bir aydan üç aya kadar hapis cezası hükmedilir.
(Değişik: 4/12/1985 - 3239/29 md.) Yetkili makam ve memurlar tarafından Kamu
İdare ve müesseseleri ile gerçek veya tüzelkişilerden 148 ve 149 uncu maddeler
gereğince istenilen bilgileri çekinme sebebi olmaksızın vermeyenler ile 150 nci
maddenin 1 - 3 numaralı bentlerinde yazılı olanlardan bahsi geçen maddedeki bil-
dirme mecburiyetini yerine getirmeyenlere 100.000 (1.000.000) liraya kadar para
cezası hükmolunur.
Bu maddenin uygulanmasında 367 nci maddede gösterilen usule uyulur.(2)
Vergi mahremiyetinin ihlali:
Madde 362 - Bu kanunda yazılı vergi mahremiyetine uymağa mecbur olan kimse-
lerden bu mahremiyeti ihlal edenlere Türk Ceza Kanununun 198 inci maddesinde
yazılı cezanın iki katı hükmolunur. Bu ceza iki aydan az olamaz.
Suçları tekerrür edenler bir daha Devlet hizmetinde kullanılmazlar.
Mükelleflerin özel işlerini yapan memurlar:
Madde 363 - Bu kanunun altıncı maddesinin son fıkrası gereğince mükellefle-
rin vergi kanunlarının uygulanması ile ilgili hesap, yazı ve sair özel işlerini
yapmaları yasak edilen memurlardan bu yasağa aykırı harekette bulunanlar Türk
Ceza Kanununun 240 ıncı maddesine göre ceza görürler. Bu hareketler kaçakçılık
cezasını gerektiren bir fiile iştirak veya yardım veya o fiili teşvik mahiyetin-
de olduğu takdirde haklarında ayrıca bu kanunun 338,346 ve 347 nci maddeleri hü-
kümleri uygulanır.
ÜÇÜNCÜ KISIM
Vergi Cezasının Kesilmesi, Ödenmesi ve Kalkması
BİRİNCİ BÖLÜM
Ceza Kesme
Cezayı gerektiren olayın tesbiti:
Madde 364 - Vergi cezalarını gerektiren olaylar vergi dairelerince veya yok-
lamaya ve vergi incelemesine yetkili olanlar tarafından tesbit olunur. Yoklama
ve vergi incelemesi sırasında raslanan, vergi cezasını gerektirici olayların,
raporlarda gösterilmesi, delillerin kaybolması ihtimalinin bulunduğu hallerde
bunların tutanakla tesbit edilmesi mecburidir.
-----------------
(1) Madde başlığı 24/6/1994 tarih ve 4008 sayılı Kanunun 21 inci maddesi ile
metne işlendiği şekilde değiştirilmiştir.
(2) Bu maddede yeralan miktar 26/12/1993 tarih ve 3946 sayılı Kanun ile
1/1/1993 tarihi itibariyle geçerli olan hadde yükseltilmiş 15/12/1995
tarih ve 95/7595 sayılı Kararname ile 1/1/1996 tarihinden geçerli olmak
üzere tespit edilen miktar ise, metne parantez içinde siyah punto ile
işlenmiştir. Daha önce Kararname ile yapılan değişiklik için bu Kanun'un
sonundaki "KARARNAMELER İLE YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER CETVELİ" ne bakınız.
Ceza kesme yetkisi:
Madde 365 - Vergi cezaları olayların ilgili bulunduğu vergi bakımından
mükellefin bağlı olduğu vergi dairesi tarafından kesilir.
Damga Resmine ve pul ile alınan diğer vergilere mütaallik olaylarda vergi
cezasını kesecek vergi dairelerini Maliye Bakanlığı belli eder.
Ceza ihbarnamesi:
Madde 366 - Kesilen vergi cezaları ilgililere (Ceza ihbarnamesi) ile tebliğ
olunur.
Ceza ihbarnamesinde aşağıdaki bilgiler bulunur:
1. İhbarnamenin sıra numarası;
2. Tanzim tarihi;
3. İlgililerin soyadı, adı ve unvanı;
4. Varsa mükellef numarası; (Mükellef hesap numarası)
5. İlgilinin açık adresi;
6. Olayın izahı; (Kanunun madde ve fıkra numaraları gösterilmek ve mevcut
deliller bildirilmek suretiyle)
7. Olayın ilgili bulunduğu vergilendirme veya hesap dönemi;
8. Varsa cezanın ilgili bulunduğu vergiye ait ihbarnamenin tarih ve numara-
sı;
9. Varsa tekerrür ve içtima durumu;
10. Vergi cezasının hesabı ve miktarı;
11. (Değişik: 23/6/1982 - 2686/39 md.) Vergi mahkemesinde dava açma süresi.
Cezayı gerektiren olayın tesbitine dair tutanak sureti ile inceleme raporu-
nun birer örneği ihbarnameye bağlanır.
Bazı kaçakçılık suçlarının cezalandırılmasında usül: (1)
Madde 367 - (Değişik: 30/12/1980 - 2365/86 md.)
(Değişik: 23/6/1982 - 2686/40 md.) Yaptıkları inceleme sırasında 344 üncü
maddenin 1 - 6 numaralı bentlerinde yazılı kaçakçılık suçlarını veya kaçakçılığa
teşebbüs suçlarını tespit eden maliye müfettişleri, hesap uzmanları ile bunların
muavinleri ve gelirler kontrolörleri ile stajyer gelirler kontrolörleri tarafın-
dan doğrudan doğruya ve vergi incelemesine yetkili olan diğer memurlar tarafın-
dan ilgili vergi dairesinin bağlı bulunduğu defterdarlığın mütalaasıyla, keyfi-
yetin yetkili Cumhuriyet Savcılığına bildirilmesi mecburidir. (2)
Yukarıda belirtilen kaçakçılık suçunun işlendiğine sair suretlerle ıttıla
hasıl eden Cumhuriyet Savcılığı hemen ilgili vergi dairesini haberdar ederek in-
celeme yapılmasını talebeder.
Amme davasının açılması, inceleme neticesinin Cumhuriyet Savcılığına bildi-
rilmesine talik olunur.
359 ve 360 ıncı maddelerde uygulanan hapis cezası ile ticaret, sanat ve mes-
lek icrasından mahrumiyet cezaları, kaçakçılık, ağır kusur, kusur veya usulsüz-
lük cezalarının ayrıca uygulanmasına mani değildir.
Ceza mahkemesinden sadır olacak kararlar, bu Kanunun dördüncü kitabının
ikinci kısmının 1-3 üncü bölümlerinde yazılı vergi cezalarını uygulayacak makam
ve merciler muamele ve kararlarına müessir olmadığı gibi bu makam ve mercilerce
ittihaz edilecek kararlar da ceza yargıcını bağlamaz.
İKİNCİ BÖLÜM
Cezaların Ödenmesi ve Kalkması
Vergi cezalarının ödenme zamanı:
Madde 368 - (Değişik: 23/6/1982 - 2686/41 md.)
Vergi Cezaları:
1. Cezaya karşı vergi mahkemesinde dava açılmamışsa dava açma süresinin bit-
tiği tarihten;
2. Cezaya karşı dava açılmışsa, vergi mahkemesi kararı üzerine vergi daire-
since düzenlenecek ihbarnamenin ilgiliye tebliğ tarihinden:
Başlayarak bir ay içinde ödenir.
------------------------
(1) 30/12/1980 tarih ve 2365 sayılı Kanunun 86 ncı maddesi ile değişik şekli-
dir.
(2) Bu fıkrada yeralan "...gelirler kontrolörleri..." ibaresinden sonra gelmek
üzere, 25/5/1995 tarih ve 4108 sayılı kanunun 10 uncu maddesi ile "...ile
stajyer gelirler kontrolörleri..." ibaresi eklenmiş ve metne işlenmiştir.
Yanılma:
Madde 369 - (Değişik birinci fıkra: 30/12/1980 - 2365/88 md.) Aşağıda yazılı
hallerde vergi cezası kesilmez:
1. (Değişik: 30/12/1980 - 2365/88 md.) Yetkili makamların mükellefin kendi-
sine yazı ile yanlış izahat vermiş olmaları;
2. Bir hükmün uygulanma tarzı hususunda yetkili makamların görüş ve kanaati-
ni değiştirmiş veya bu hükme ait bir içtihadın değişmiş olması.
Madde 370 - (Mülga: 30/12/1980 - 2365/89 md.)
Pişmanlık ve ıslah:
Madde 371 - (Değişik birinci fıkra: 30/12/1980 - 2365/90 md.) Beyana dayanan
vergilerde kaçakçılık (338, 346 ve 347 nci maddelerde yazılı şekilde yapılanlar
dahil) ağır kusur ve kusur mahiyetindeki kanuna aykırı hareketlerini ilgili ma-
kamlara kendiliğinden dilekçe ile haber veren mükelleflere aşağıda yazılı kayıt
ve şartlarla kaçakçılık, ağır kusur ve kusur cezaları kesilmez.
1. Mükellefin keyfiyeti haber verdiği tarihten önce bir muhbir tarafından
her hangi resmi bir makama dilekçe ile veya şifahi beyanı tutanakla tevsik edil-
mek suretiyle haber verilen husus hakkında ihbarda bulunulmamış olması (Dilekçe
veya tutanağın resmi kayıtlara geçirilmiş olması şarttır.)
2. (Değişik: 1/5/1981 - 2455/4 md.) Haber verme dilekçesinin yetkili memur-
lar tarafından mükellef nezdinde her hangi bir vergi incelemesine başlandığı ve-
ya olayın takdir komisyonuna intikal ettirildiği günden evvel (Kaçakçılığa te-
şebbüs halinde bu suçun tespit edildiği günden evvel) verilmiş ve resmi kayıtla-
ra geçirilmiş olması;
3. Hiç verilmemiş olan vergi beyannamelerinin mükellefin haber verme dilek-
çesinin verildiği tarihten başlıyarak 15 gün içinde tevdi olunması;
4. Eksik veya yanlış yapılan vergi beyanının mükellefin keyfiyeti haber ver-
me tarihinden başlıyarak 15 gün içinde tamamlanması veya düzeltilmesi;
5. Değişik: 4/12/1985 - 3239/30 md.) Mükellefçe haber verilen ve ödeme süre-
si geçmiş bulunan vergilerin, ödemenin geciktiği her ay ve kesri için, 6183 sa-
yılı Kanunun 51 inci maddesinde belirtilen nispette uygulanacak gecikme zammı
oranında bir zamla birlikte haber verme tarihinden başlayarak 15 gün içinde
ödenmesi.
(Değişik: 30/12/1980 - 2365/90 md.) Yukarıdaki şartların yerine getirilmesi
halinde kaçakçılık ve kaçakçılığa teşebbüs fiillerini işleyenler hakkında 338,
346 ve 347 nci madde hükümleri uygulanmaz.
(Ek: 30/12/1980 - 2365/90 md.) Bu madde hükmü Emlak Vergisinde uygulanmaz.
Ölüm:
Madde 372 - Ölüm halinde vergi cezası düşer.
Mücbir sebepler:
Madde 373 - Bu kanunda yazılı mücbir sebeplerden her hangi birinin vukua
geldiği malüm ise veya tevsik ve ispat olunursa vergi cezası kesilmez.
Ceza kesmede zamanaşımı:
Madde 374 - Aşağıda yazılı süreler geçtikten sonra vergi cezası kesilmez:
1. (Değişik: 23/6/1982 - 2686/42 md.) Kusur, ağır kusur ve kaçakçılık ceza-
larında, cezanın bağlı olduğu vergi alacağının doğduğu takvim yılını takip eden
yılın birinci
gününden; 353 ve mükerrer 355 inci maddeler uyarınca kesilecek usulsüzlük ceza-
larında, usulsüzlüğün yapıldığı yılı takip eden yılın birinci gününden başlaya-
rak beş yıl (114 üncü maddenin ikinci fıkrası hükmü ceza zamanaşımı için de ge-
çerlidir.);
2. Usulsüzlükte, usulsüzlüğün yapıldığı yılı takip eden yılın birinci günün-
den başlıyarak iki yıl;
(Değişik: 1/5/1981 - 2455/5 md.) Ancak, 336 ncı madde hükmüne göre kaçakçı-
lık, ağır kusur veya kusur ile usulsüzlüğün birleşmesi hallerinde kesilecek ce-
za, kaçakçılık, ağır kusur veya kusur cezaları için belli edilen zamanaşımı sü-
resi içinde kesilir.
Bu süreler içinde ceza ihbarnamesi tebliğ edilmekle zamanaşımı kesilmiş
olur.
Vergi cezalarında yapılan hatalar:
Madde 375 - Vergi cezalarında yapılan hatalar, bu kanunda vergi hataları
için belli edilen usul ve şartlara göre düzeltilir.
Kaçakçılık, ağır kusur, kusur, usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarında in-
dirme:
Madde 376 - (Değişik: 4/12/1985 - 3239/31 md.)
Re'sen veya ikmalen tarh edilen vergi veya vergi farkını ve aşağıda gösteri-
len indirimlerden artakalan kaçakçılık, ağır kusur, kusur, usulsüzlük ve özel
usulsüzlük cezalarını mükellef veya vergi sorumlusu ihbarnamelerin tebliği tari-
hinden itibaren otuz gün içinde ilgili vergi dairesine müracaatla vadesinde veya
6183 sayılı Kanunda zikredilen neviden teminat göstererek vadenin bitmesinden
itibaren üç ay içinde ödeyeceğini bildirirse:
1. Kaçakçılık, ağır kusur veya kusur dolayısıyla kesilen cezanın birinci de-
fada yarısı;
2. Müteakiben kesilen cezaların üçte biri;
3. Usulsüzlük veya özel usulsüzlük cezasının üçte biri;
İndirilir.
Mükellef veya sorumlu ödeyeceğini bildirdiği vergi ve vergi cezası farkını
yukarda yazılı süre içinde ödemez veya dava konusu yaparsa bu madde hükmünden
faydalandırılmaz.
Yukarıdaki hükümler vergi aslına tabi olmaksızın kesilen usulsüzlük cezaları
hakkında da uygulanır.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Uzlaşma(1)
Uzlaşmanın mevzuu:
Ek Madde 1 - (Ek: 19/2/1963 - 205/22 md.)
(Değişik birinci fıkra; 24/6/1994-4008/22 md.)
İkmalen, re'sen veya idarece tarh edilen vergilerle bunlara ilişkin vergi
cezalarının tahakkuk edecek miktarları mevzuunda; idare, bu bölümde yer alan
hükümler dairesinde mükellefler veya cezaya muhatap olanlarla aşağıda yazılı
hususlarda uzlaşabilir. Ancak, kaçakçılık suçu cezası kesilen tarhiyata
ilişkin vergi ve ceza uzlaşma mevzuu yapılamaz.
1. Tarhiyatta, bu kanunun 116, 117 ve 118 inci maddelerinde yazılı vergi ha-
taları ile bunun dışında her türlü maddi hata bulunması,
2. Tarhiyatta, bu kanunun 369 uncu maddesinde yazılı şekillerde yanılma ha-
linin mevcut olduğunun mükellef veya ceza muhatabı tarafından iddia edilmesi,
------------------
(1) Bu bölüm ve başlığı, 19/2/1963 tarih ve 205 sayılı Kanunun 22 nci maddesi
ile eklenmiştir.
3. Vergi ziyaına sebebiyet verilmesinin veya usulsüzlük fiilin işlenmesinin;
mükellef veya ceza muhatabı tarafından, kanun hükümlerine gereği kadar nüfuz
edememekten ileri geldiğinin iddia olunması,
4. Müphem, yoruma mütehammil bulunan hususlarda mükelleflerin ve cezaya mu-
hatap olanların yanılmış bulunmaları,
5. (Değişik: 23/6/1982 - 2686/44 md.) Tarhiyatı veya ceza kesmeyi gerektiren
sebeplerin; vergi mahkemeleri, bölge idare mahkemeleri ile Danıştay veya Maliye
Bakanlığı tarafından, mümasil hadiselerde başka yönden mütalaa edilmiş bulunma-
sı,
6. (Ek: 26/6/1964 - 485/11 md.) Gelir vergisi Kanununda yer alan ortalama
kar haddi ve gider esası hükümlerine göre vergi tarh olunmuşsa.
Uzlaşmanın şümulü:
Ek Madde 2 - (Ek: 19/2/1963 - 205/22 md.)
Bu kanunun birinci maddesinin şümulüne dahil vergi, resim ve harclardan han-
gilerinde uzlaşma yoluna gidilebileceği Maliye Bakanlığınca tayin olunur.
Bu yetki, il özel idareleri ile belediyelere ait vergi, resim ve harclar
için İçişleri Bakanlığınca kullanılır.
Uzlaşma komisyonları:
Ek Madde 3 - (Ek: 19/2/1963 - 205/22 md.)
Uzlaşma komisyonları;
1. Genel bütçeye giren, vergi, resim ve harclar için; illerde defterdarın
veya tevkil edeceği zatın başkanlığında gelir müdürü ile varsa alakalı vergi
dairesinin müdüründen (Müstakil vergi dairesi yoksa gelir memurları arasından
defterdarlıkça seçilecek birinden); ilçelerde malmüdürünün (Varsa müstakil vergi
dairesi müdürünün) başkanlığında vergi memurlarından ikisinden;
2. İl özel idareleri bütçesine giren vergi, resim ve harclar için illerde
özel saymanlık müdürünün (Olmıyan yerlerde gelir memurunun) ilçelerde özel say-
manlık gelir memurunun başkanlığında illerde valiler, ilçelerde kaymakamlar ta-
rafından seçilecek iki üye; belediye bütçesine giren vergi, resim ve harçlar
için belediye başkanlarının başkanlığında belediye encümenlerince seçilecek iki
üyeden;
Müteşekkil üçer üyeden kurulur.
Bu komisyonlar üyelerinin tamamının katılmasiyle toplanırlar ve ekseriyetle
karar verirler.
Komisyonların uzlaşabilecekleri en çok vergi veya cezanın miktarı Maliye Ba-
kanlığınca tayin olunur. Maliye Bakanlığı, muayyen vergi, resim ve harclarla
bunlarla ilgili cezalarda uzlaşma yetkisini munhasıran il komisyonlarına verebi-
lir. (Bu fıkradaki yetki özel idareler ile belediyeler komisyonları için İçişle-
ri Bakanlığınca kullanılır.) (1)
(Ek: 26/6/1964 - 485/12 md.; Değişik: 21/1/1983 - 2791/12 md.) Maliye Bakan-
lığı lüzum gördüğü mahallerde birden fazla muvazzaf ve gayrimuvazzaf uzlaşma ko-
misyonları ile ortalama kar haddi ve gider esasları ile ilgili uzlaşma taleple-
rinin incelenmesi için ayrı uzlaşma komisyonları teşkil ve bu komisyonların kim-
lerden terekküp edeceğini tayin edebilir.
(Ek: 30/12/1980 - 2365/93 md.) Maliye Bakanlığı, mahalli komisyonlara veri-
len yetki sınırlarını aşan her türlü vergi ve cezada uzlaşmak üzere, merkezi uz-
laşma komisyonları kurmaya yetkilidir. Bu komisyonların başkan ve üyelerinin se-
çilmesi ile çalışma şartlarına ait esaslar Maliye Bakanlığınca tespit edilir.
-----------------------
(1) Komisyonların uzlaşabilecekleri ençok vergi ve cezanın miktarı için
28/5/1994 tarih ve 21943 Sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 227 no'lu
tebliğe bakınız.
Uzlaşma talebi:
Ek Madde 4 - (Ek: 19/2/1963 - 205/22 md.)
Uzlaşma için mükellef veya cezaya muhatap olanın bizzat veya resmi vekaleti-
ni haiz vekili vasıtasiyle (Tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıf-
lar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmıyan teşekküllerin kanuni temsilcileri
marifetiyle) ve yazı ile yetkili uzlaşma komisyonuna başvurması şarttır.
(Değişik: 4/12/1985 - 3239/32 md.) Uzlaşma talebi mükellef veya cezaya muha-
tap olanlar için vergi ve ceza ihbarnamesinin tebliği tarihinden itibaren 30 gün
içinde yapılır.
Re'sen tarhiyatta ilgili vergi dairesi, aynı süre içinde, herhangi bir taah-
hüdü tazammun etmemek kaydiyle, mükellefi veya cezanın muhatabını uzlaşma tale-
binde bulunmaya davet edebilir.
Uzlaşma talebinin tetkiki:
Ek Madde 5 - (Ek: 19/2/1963 - 205/22 md.)
Uzlaşma komisyonları uzlaşma müzakeresine başlamadan önce;
1. Talebin dördüncü ek maddeye uygun şekilde ve müddeti içinde yapılıp ya-
pılmadığını,
2. Uzlaşmanın komisyonun yetkisi içinde bulunup bulunmadığını,
İnceler.
Talebin usulüne uygun şekilde yapılmadığını veya uzlaşmanın yetkisi dışında
bulunduğunu tesbit ederse esasa geçmeden talebi reddeder.
Talebin usule uygun şekilde yapıldığının ve komisyonun yetkisi içinde bulun-
duğunun anlaşılması halinde; mükellefin veya adına ceza kesilenin de bulunacağı
bir celsede meselenin esasını tetkik eder. Uzlaşma ile ilgili olarak yapılacak
görüşmelere katılması için mükellefe veya cezaya muhatap olana; görüşmenin tari-
hi ile yapılacağı yer ve saat uzlaşma komisyonu tarafından yazı ile ve en az on
gün evvelinden bildirilir. Bu şekilde yapılacak müzakereler sonunda uzlaşma vaki
olduğu takdirde keyfiyet bir tutanak ile tesbit ve işbu tutanak komisyon başkan
ve üyeleri ile mükellef veya adına ceza kesilen tarafından imza olunur. Bu vara-
kanın bir nüshası ilgiliye derhal verilir, bir nüshası da üç gün içinde vergi
dairesine gönderilir.
Uzlaşma temin edilemediği takdirde (Mükellefin veya adına ceza kesilen uz-
laşma komisyonunun davetine icabet etmemesi, komisyona geldiği halde uzlaşma tu-
tanağını imzalamaması veya bu tutanağı ihtirazi kayıtla imzalamak istemesi ha-
linde de uzlaşma temin edilememiş sayılır.) Komisyonca bu hususu belirtmek üzere
tanzim olunacak tutanağın birer nüshası üç gün içinde vergi dairesine ve ilgili-
ye tebliğ olunur. Uzlaşmanın vakı olmaması veya temin edilememesi hallerinde,
aynı vergi veya ceza için yeniden uzlaşma talebinde bulunulamaz.
Bu maddede yazılı işlemler mükellef veya adına ceza kesilenin resmi vekale-
tini haiz vekili tarafından da yapılabilir.
Uzlaşma komisyonu muamelelerinin kesinliği:
Ek Madde 6 - (Ek: 19/2/1963 - 205/22 md.)
Uzlaşma komisyonlarının ek 5 inci maddeye göre tutacakları uzlaşma tutanak-
ları kesin olup gereği vergi dairelerince derhal yerine getirilir.
(Değişik: 23/6/1982 - 2686/46 md.) Mükellef veya adına ceza kesilen; üzerin-
de uzlaşılan ve tutanakla tespit olunan hususlar hakkında dava açılmaz ve hiçbir
mercie şikayette bulunamaz.
Uzlaşma ve vergi mahkemesinde dava açma:
Ek Madde 7 - (Ek: 19/2/1963 - 205/22 md.; Değişik: 23/6/1982 - 2686/47 md.)
Müddeti içinde uzlaşma talebinde bulunan mükellef veya ceza muhatabı uzlaşma
talep ettiği vergi veya ceza için, ancak uzlaşma vaki olmadığı takdirde dava aç-
ma yoluna gidebilir.
Mükellef veya ceza muhatabı aynı vergi veya ceza için uzlaşma talebinden ön-
ce dava açmışsa dava, uzlaşma işleminin sonuca bağlanmasından önce vergi mahke-
melerince incelenmez; herhangi bir sebeple incelenir ve karara bağlanırsa bu ka-
rar hükümsüz sayılır.
Uzlaşmanın vaki olması halinde mükellef, üzerinde uzlaşılan vergi ve cezaya
(bunlardan birisi üzerinde uzlaşılmış olsa dahi her ikisine); adına sadece ceza
kesilmiş bulunan, üzerinde uzlaşılan işbu cezaya karşı dava açamaz.
Uzlaşmanın vaki olmaması halinde mükellef veya ceza muhatabı; tarhedilen
vergiye veya kesilen cezaya, uzlaşmanın vaki olmadığına dair tutanağın kendisine
tebliğinden itibaren genel hükümler dairesinde ve yetkili vergi mahkemesi nez-
dinde dava açabilir. Bu takdirde, dava açma müddeti bitmiş veya 15 günden az
kalmış ise bu müddet tutanağın tebliği tarihinden itibaren 15 gün olarak uzar.
Uzlaşmanın vaki olmaması halinde, yukarıdaki ikinci fıkra uyarınca durdu-
rulmuş olan davanın görülmesine, keyfiyetin vergi dairesince işarı üzerine vergi
mahkemesinde devam olunur.
Ödeme:
Ek Madde 8 - (Ek: 19/2/1963 - 205/22 md.)
Uzlaşma konusu yapılan vergi ve cezalar;
1. Uzlaşma vakı olduğu takdirde, uzlaşma tutanağı vergi ve cezaların ödeme
zamanlarından önce ilgiliye tebliğ edilmişse kanuni ödeme zamanlarında; ödeme
zamanları kısmen veya tamamen geçtikten sonra tebliğ edilmişse ödeme süreleri
geçmiş olanlar uzlaşma tutanağının tebliğinden itibaren bir ay içinde;
2. (Değişik: 23/6/1982 - 2686/48 md.) Uzlaşma vaki olmadığı takdirde, bu Ka-
nunun 112 ve 368 inci maddeleri hükümleri ile 2577 sayılı İdari Yargılma Usulü
Kanununun 27 nci maddesinin 8 numaralı bendi hükmü dairesinde;
ödenir.
Uzlaşma ve cezalarda indirme:
Ek Madde 9 - (Ek: 19/2/1963 - 205/22 md.)
Bu bölüm uyarınca üzerinde uzlaşılan vergi ve cezalar hakkında 376 ncı madde
hükümleri; hakkında 376 ncı madde hükümleri uygulanan vergi ve cezalar için bu
bölüm hükümleri uygulanmaz. Ancak, ceza muhatabının, uzlaşma tutanağını imzala-
yıncaya kadar uzlaşma talebinden vazgeçtiğini beyanla hadiseye 376 ncı maddenin
uygulanmasını isteme hakkı mahfuzdur.
Tüzük:
Ek Madde 10 - (Ek: 19/2/1963 - 205/22 md.;Mülga:26/12/1993-3946/38 md.)
Tarhiyet öncesi uzlaşma:
Ek Madde 11 - (Ek: 4/12/1985 - 3239/33 md.)
(Değişik birinci fıkra: 24/6/1994-4008/22 md.) Maliye Bakanlığı; vergi
incelemesine dayanılarak salınacak vergilerle kesilecek cezalarda tarhiyat
öncesi uzlaşma yapılmasına izin verebilir. Ancak; inceleme sonucunda kaçak-
çılık cezalı tarhiyat yapılmasını gerektiren tespitler nedeniyle salınacak
vergi ve kesilecek kaçakçılık suçu cezası tarhiyat öncesi uzlaşma mevzuu
yapılamaz.
Tarhiyattan önce uzlaşmaya varılması halinde tutanakla tespit edilen bu hu-
sus hakkında dava açılamaz ve hiçbir mercie şikayette bulunulamaz. (Ek:3/12/1988
- 3505/10 md.) Uzlaşılan vergi miktarı üzerinden, bu Kanunun 112 nci maddesine
göre gecikme faizi hesaplanır.
Tarhiyat öncesi uzlaşmanın temini edilememiş veya uzlaşma müzakeresinde uz-
laşmaya varılamamış olması halinde mükellefler veya ceza muhatabı olanlar vergi-
nin tarhından ve cezanın kesilmesinden sonra uzlaşma talep edemezler.
Tarhiyat öncesi uzlaşmaya ilişkin esas ve usuller Yönetmelikte belirtilir.
Ücretlilere vergi iadesinde uzlaşma:
Ek Madde 12 - (Ek: 4/12/1985 - 3239/33 md.)
2978 sayılı Ücretlilere Vergi İadesi Hakkında Kanunun 6 ncı maddesi uyarınca
kesilen cezalar uzlaşma mevzuuna dahildir.
Gelir İdaresi Geliştirme Fonu
Ek Madde 13 - (Ek: 24/3/1988 - 3418/32 md.) (1)
1. Vergi Kanunlarının uygulanması, Gelir İdaresinin çağdaş bir yapıya kavuş-
turulması, Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürlüğü Merkez ve Taşra Teşkilatı-
nın geliştirilmesi, modernleştirilmesi ve Maliye Bakanlığı personelinin daha et-
kin ve verimli çalıştırılmasını sağlamak gayesiyle Türkiye Cumhuriyeti Ziraat
Bankası nezdinde "Gelir İdaresini Geliştirme Fonu" kurulmuştur.
2. Bu Fon'un kaynakları:
a) Her yıl tahsil edilen toplam vergi gelirlerinin bir yıl evvelki toplam
vergi gelirlerine ulaşıncaya kadarki kısmının % 05'i (binde beş) ile bir yıl
evvelki vergi tahsilatını aşan vergi gelirlerinin % 1'inden;
b) Fon'dan yapılacak ihalelerde şartname hükümlerine uyulmaması halinde ge-
lir kaydedilecek teminatlar ile alınacak faiz, zam ve cezalardan;
c) Vergi denetim ve yoklamaları sırasında Fon'dan harcama yapılmak suretiyle
satın alınan malların satışından elde edilen hasılattan;
d) Fon'dan yapılacak ihalelerde para karşılığı verilecek ihale şartnamele-
rinden elde edilecek gelirlerden;
e) Faiz gelirlerinden,
Meydana gelir.
Maliye Bakanlığı Merkez Saymanlığı, her ay tahsil edilen vergi gelirlerinin
bir evvelki yıl toplam vergi tahsilat tutarına ulaşıncaya kadar % 05 (binde beş)
ini; toplam vergi tahsilatının bir evvelki yıl toplam tahsilatını aşması halin-
de, aşan kısmından her ay % 1 'ini, tahsil edildiği ayı takip eden ay içerisinde
doğrudan T.C. Ziraat Bankasındaki Fon hesabına gönderir.
3. Bu Fon:
a) Vergi İdaresinin, Vergi Denetim Birimlerinin ve Defterdarlıkların reorga-
nize edilmesi ve otomasyonunun artırılarak mevcut personel ile daha etkili hiz-
met verebilmelerini temin gayesiyle Gelirler Genel Müdürlüğünce bina yapımı için
arsa satın alınması, bina yapımı, tamamlanmış veya inşaat halinde bina satın
alınması, bina kiralanması, onarım ve tefrişi, taşıt ve demirbaş alımı ve kira-
lanması ile bunların bakım ve onarımı, otomasyon, eğitim, uygulama, tanıtma ça-
lışmaları gibi hizmetlerin gerektirdiği giderler ile vergi inceleme ve yoklama
faaliyetleri sırasında yapılacak harcamalarda;
b) Maliye Bakanlığı personeline, görevleri nedeniyle ve daha verimli çalış-
tırılmalarını sağlamak gayesiyle yapılacak ek ödemeler ile vergi uygulamasında
görevli gelir idaresi personeline, vergi incelemesinde görevli personele ve
Fon'un kullanılmasına ilişkin hizmetlerde görevlendirilen personele fazla mesai
ve yolluk ödenmesinde,
Kullanılır.
-----------------
(1) Bu maddede geçen "Maliye ve Gümrük Bakanlığı," ibareleri, 20/3/1997 tarih
ve 570 sayılı KHK'nin 12 nci maddesi ile "Maliye Bakanlığı olarak değiş-
tirilmiş ve metne işlenmiştir.
3566- 1
4. Maliye Bakanı:(1)
a) (Mülga: 5/7/1991-KHK-433/16md.; Yeniden düzenleme:19/8/1991-KHK-449/3
md. Değişik: 20/3/1997 - KHK - 570/15 md.)
Maliye Bakanlığının yurt dışı kadrolarında bulunan personeli dışında kalan
personeline (sözleşmeli personel ile bağlı kuruluşların üst düzey yönetici
kadrolarına atananlar dahil) en yüksek Devlet memuru aylığının (ek gösterge
dahil) % 200'ünü geçmemek üzere ek ödeme yaptırmaya,(1)
(Ek:26/12/1993 - 3946/2 md.) Görev yapılan birim ve iş hacmi,görev mahalli,
görevin önem ve güçlüğü,personelin sınıfı,kadro ünvanı,derecesi ve atanma biçimi
gibi kriterlere göre yapılacak ek ödemelerin farklı miktarları ve ödemeye iliş-
kin usul ve esasları Maliye Bakanı tarafından tespit edilir.
(Ek:26/12/1993 - 3946/2 md.) Yukarıda belirtilen esaslar dahilinde yapılacak
ödemeler Gelir Vergisine tabi tutulmaz.
b) Gelirler Genel Müdürlüğü merkez ve taşra teşkilatında çalışan (sözleşmeli
olarak istihdam edilenler dahil) personele, normal mesai gün ve saatleri dahi-
linde, daire dışında yapılan çalışmalarda, aylık toplam 70 saati geçmemek üzere,
dışarıda geçirilen her bir saat için, karşılığı genel bütçeden ödenen fazla me-
sai ücreti esas alınmak suretiyle, bu ücretin bir katını aşmayacak şekilde ödeme
yaptırmaya;
c) Vergi incelemesine yetkili personel ile Gelirler Genel Müdürlüğü merkez
ve taşra teşkilatında çalıştırılan personele, bütçe kanunları uyarınca yaptırı-
lan fazla mesaiye ilave olarak, ayda 70 saati aşmayacak şekilde yaptırılacak ek
fazla mesai karşılığında, fazla mesainin yaptırıldığı saatler, çalışma mahalle-
ri, çalışmaların resmi tatil ve bayram günlerinde yaptırılması gibi hususlar
dikkate alınmak suretiyle, Genel Bütçeden ödenen fazla mesai ücretinin beş katı-
nı aşmayacak şekilde, saat başına farklı fazla mesai ücreti tespitine,
Yetkilidir.
Ek ödemelerde 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun aylıklara ilişkin hüküm-
leri uygulanır.
5. Bu Fon'dan yapılacak harcamalar 1050, 2886 sayılı Kanunlar ile 233 sayılı
Kanun Hükmünde Kararname hükümleri ve 832 sayılı Kanunun 30 - 37 nci maddelerin-
de yer alan vize hükümlerine tabi olmadan yapılır.
Bu Fon'un kullanılma usul ve esasları ile Fon'a ilişkin diğer usul ve esaslar
Maliye Bakanlığınca çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenir.
BEŞİNCİ KİTAP
Vergi Davaları (2)
Vergi mahkemesinde dava açmaya yetkili olanlar:
Madde 377 - (Değişik: 23/6/1982 - 2686/50 md.)
Mükellefler ve kendilerine vergi cezası kesilenler, tarh edilen vergilere ve
kesilen cezalara karşı vergi mahkemesinde dava açabilirler.
Vergi dairesi tadilat ve takdir komisyonlarınca tahmin ve takdir olunan mat-
rahlara karşı vergi mahkemesinde dava açabilir.
--------------------
(1) Bu bendde yeralan "% 120 sini" ibaresi, 22/12/1997 tarih ve 4315 sayılı Ka-
nunun 5 inci maddesiyle "%200 ünü" olarak değiştirilmiş ve metne işlenmiş-
tir.
(2) Bu başlık, 23/6/1982 tarih ve 2686 sayılı Kanunun 49 uncu maddesi ile
değiştirilmiş, ayrıca "1. kısım " ve "1. bölüm" başlıkları da kaldırıl-
mıştır.
3566 - 2
Belediyelerde dava açma yetkisini belediye adına varidat müdürü,olmayan yer-
lerde hesap işleri müdürü veya o görevi yapan kullanır.
(Değişik: 4/12/1985 - 3239/34 md.) Vergi daireleri Maliye ve Gümrük Bakanlı-
ğının, (İl özel idareleriyle belediyeler valilerin) muvafakatini almadan vergi
mahkemelerinin kararları aleyhine Danıştay'da temyiz davası açamazlar.
(Ek: 4/12/1985 - 3239/34 md.) Ancak; Maliye Bakanlığı tespit edeceği
hadlerle sınırlı olmak şartıyla, muvafakat verme yetkisini defterdarlıklara
devredebilir.(1)
Dava konusu: (2)
Madde 378 - (Değişik: 23/6/1982 - 2686/51 md.)
Vergi mahkemesinde dava açabilmek için verginin tarh edilmesi, cezanın ke-
silmesi, tadilat ve takdir komisyonları kararlarının tebliğ edilmiş olması; tev-
kif yoluyla alınan vergilerde istihkak sahiplerine ödemenin yapılmış ve ödemeyi
yapan tarafından verginin kesilmiş olması lazımdır.
Mükellefler beyan ettikleri matrahlara ve bu matrahlar üzerinden tarh edilen
vergilere karşı dava açamazlar. Bu Kanunun vergi hatalarına ait hükümleri mah-
fuzdur.
Mükerrer Madde 378 - (Ek: 21/1/1983 - 2791/13 md.)
Danıştay ve Vergi Mahkemelerinde yapılacak duruşmalarda, iddia ve savunmanın
gerekli kıldığı hallerde, mahkeme vergi davasına konu olan tarhiyatın dayanağı
incelemeyi yapmış bulunan inceleme elemanları ile, mükellefin duruşmada hazır
bulundurduğu mali müşaviri veya muhasebecisini de dinler.
Madde 379 - 412 - (6/1/1982 - 2577/63 md. gereğince bu kanuna göre kurulan
vergi mahkemelerinin göreve başladıkları tarihten itibaren mülgadır.)
Mükelleflerin izahat talebinde bulunabilecekleri:
Madde 413 - Mükellefler, Maliye Bakanlığından veya Maliye Bakanlığının bu
hususta yetkili kıldığı makamlardan vergi durumları ve vergi uygulanması bakı-
mından müphem ve tereddüdü mucip gördükleri hususlar hakkında izahat istiyebi-
lirler.
Yetkili makamlar yazı ile istenecek izahatı en kısa bir zamanda cevaplamak
mecburiyetindedirler.
Alacakları cevaplara göre hareket eden mükelleflerin bu hareketleri cezayı
istilzam etse dahi ceza kesilmez.
Son Hükümler
Özel kanunlardaki hükümlerin saklı olduğu:
Madde 414 - Özel kanunlarda 5432 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerinin uygu-
lanacağı belirtilen hallerde bu kanunun mezkür hükümlere tekabül eden maddeleri
uygulanır.
Yetki:
Mükerrer Madde 414 - (Ek: 4/12/1985 - 3239/35 md.)
a) Bu Kanunun 26,35 ve 366 ncı maddelerinde yer alan tahakkuk fişi ile vergi
ve ceza ihbarnamelerinin şekli ve ihtiva edeceği bilgilerde değişiklik yapmaya
ve bunları vergi dairesi adına tanzim edecek olanları belirlemeye Maliye ve Güm-
rük Bakanlığı;
------------------------
(1) Bu fıkradaki hadlerle ilgili olarak; Maliye Bakanlığının 29/7/1995 tarih ve
22358 sayılı R.G.'de yayımlanan 242 sayılı Genel Tebliği ile 1/8/1994 tari-
hinden itibaren uygulanmakta olan 1 milyarlık had, 1/8/1995 tarihinden
geçerli olmak üzere 5 milyar liraya yükseltilmiştir.
(2) 23/6/1982 tarih ve 2686 sayılı Kanunun 51 inci maddesiyle değişik şeklidir.
6936 sayılı Hususi Otomobil vergisi Kanununun 12 nci maddesi, 7338 sayılı Vera-
set ve İntikal Vergisi Kanununun 15 inci maddesi ve diğer kanunların bu kanuna
uymıyan hükümleri kaldırılmıştır.
Vergi idaresini geliştirme fonu:
Mükerrer Madde 415 - (Ek: 4/12/1985 - 3239/36 md;
Mülga: 24/3/1988 - 3418/42 md.)
Götürü matrahlar:
Geçici Madde 1 - 5432 sayılı kanunun 40 ıncı maddesi mucibince tesbit edilip
bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihte vergi tarhına esas tutulmakta olan götürü
matrahlar 1961 yılı vergileri için de uygulanır.
İlk tatbik yılında komisyonların teşkili ve ödevleri:
Geçici Madde 2 - Zirai kazançlar merkez ve il komisyonları bu kanunun yayın-
landığı tarihten başlıyarak en geç bir ay içinde, komisyon başkanlarının daveti
üzerine kurulur.
Zirai kazançlar merkez komisyonuna Ziraat Odaları Birliği tarafından seçile-
cek temsilci, işbu birliğin teşekkül edeceği tarihe kadar Ticaret ve Sanayi Oda-
ları, Ticaret Odaları, Sanayi Odaları ve Ticaret Borsaları Birliği tarafından
seçilir.
Merkez komisyonu, bu kanunun 46 ncı maddesinde mevzuubahis yönetmeliği ilk
toplantı tarihinden itibaren en geç üç ay içinde hazırlıyarak yürürlüğe koyar.
Geçici Madde 3 - Kanunun ilk uygulama yılında, vergiye tabi çiftçilerin zi-
rai kazançları, satış tutarlarına bakılmaksızın götürü gider usulüne göre tesbit
olunur.
Dileyenler, vergi dairesine, en geç, kanunun mer'iyete girdiği tarihten iti-
baren bir ay içinde ve yazılı olarak müracaatta bulunmak şartiyle, gerçek kazanç
esasını ihtiyar edebilirler.
Geçici Madde 4 - Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihte veya sonraki yıllarda
bilanço esasına göre Gelir ve Kurumlar Vergisi mükellefiyetine girecek olanlar
açılış bilanço ve envanterini tanzim ederken işletmeye dahil iktisadi kıymetleri
bu kanunun üçüncü kitabında yazılı hükümler dairesinde değerlendirirler. Maliyet
bedeli ile değerlenmesi icap eden kıymetlerin bu bedeli bilinmiyorsa maliyet be-
deli yerine mükelleflerin bizzat belli edecekleri alış emsal bedeli değerlemeye
esas tutulur.
Vergi incelemesi neticesinde alış emsal bedelinin fazla hesap edildiğinin
anlaşılması halinde mükellef hakkında kusur veya usulsüzlük cezaları uygulanmaz.
Amortismana tabi iktisadi kıymetlerin değerlenmesi:
Geçici Madde 5 - (Değişik: 19/2/1963 - 205/24 md.)
Bu kanunun mer'iyete girdiği tarihte veya mütaakıp yıllarda ticari, zirai
veya mesleki kazançları dolayısiyle yeniden Gelir Vergisine girecek veya götürü
usulden (Zirai kazançlarda götürü gider usulü dahil) gerçek usule geçecek olan
mükelleflerin amortismana tabi iktisadi kıymetleri maliyet bedeli, maliyet bede-
li bilinmiyorsa
KANUNLAR, HAZİRAN 1988 (EK - 2)
bizzat kendilerince alış tarihindeki rayice göre tahmin olunacak bedeli ile de-
ğerlenir.Şu kadar ki,bu kıymetlerin alış tarihleri ile mükellefiyete giriş veya
gerçek usule geçiş tarihi arasındaki yıllara ait amortismanlar tutarı bu değer-
den düşülür ve bakiyesinin amortismanına devam olunur.
Mükellefçe tahmin olunacak bedelin fazla hesaplandığının tesbiti halinde
bundan dolayı adına ceza kesilmez.
Ceza hükümlerinin şümulü:
Geçici Madde 6 - Bu kanunun yürürlüğe girmesinden önce işlenmiş fiiller hak-
kında, bu fiillerin işlendiği tarihte 5432, 5815 ve 6094 sayılı kanunların yü-
rürlükte bulunan vergi cezalarına ve hileli vergi suçlarına mütaalik hükümleriy-
le bu kanunun hükümlerinden hangisi mükellefin veya suçu işliyen kimsenin lehine
ise o hüküm uygulanır.
Yukarıki fıkra hükmü, bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce kesilmiş
olup da henüz kesinleşmemiş veya tahsil edilmemiş olan vergi cezalariyle ceza
mahkemelerince hükmolunan cezalara da şamildir.
Ceza indiriminden faydalanacak olanlar:
Geçici Madde 7 - Mükellef veya vergi sorumluları bu kanunun yürürlüğe girdi-
ği tarihten itibaren iki ay içinde vergi dairesine müracaatle itiraz süresi geç-
miş veya henüz son bulmamış vergi ve cezaları için bu kanunun 376 ncı maddesin-
deki şartları yerine getirdikleri takdirde mezkür madde hükümlerinden faydalan-
dırılırlar.
Kazanç sayılmıyacak farklar:
Geçici Madde 8 - Bu kanunun 328 ve 329 uncu maddelerinin uygulanmasında 1945
yılının sonundan önce satınalınmış veya inşa ettirilmiş veyahut trampa yolu ile
iktisabedilmiş olan gayrimenkuller ile bunların mütemmim cüzülerinin (Sabit te-
sisatta makinalar dahil) ve teferruatının ve gayrımenkul olarak tescil edilen
hakların satışından ve bu mallar ve haklar için alınan sigorta tazminatından
doğan farklar kazanç sayılmaz.
Bu Kanunun belediye vergi ve resimlerine uygulanacağı tarih:
Geçici Madde 9 - Belediyelere ait vergi, resim ve harclar hakkında bu kanu-
nun vergi hatalarına ve bunların düzeltilmesine ve vergi ihtilaflarına mütaallik
hükümleri yayımı tarihinden ve diğer hükümleri 1 Ocak 1963 tarihinden başlıyarak
uygulanır.
Müdevver mahsullerin değerlenmesi:
Geçici Madde 10 - (Ek: 19/2/1963 - 205/25 md.)
Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihte veya mütaakıp yıllarda zirai kazançları
dolayısiyle zirai işletme hesabı veya bilanço esasında yeniden Gelir Vergisine
girecek veya götürü gider usulünden gerçek usullere geçecek çiftçiler, mükelle-
fiyete girdikleri veya gerçek usullere geçtikleri yıla devredilen zirai mahsul-
lerini maliyet bedeli ile, bu bedel belli değilse bizzat tayin edecekleri bedel
ile değerlendirirler ve çiftçi işletme defterinin giderler tablosuna bir kalemde
kaydederler; bilanço esasında ise açılış bilançosunda gösterirler.
Mükellefçe tayin edilecek bu bedelin fazla hesaplandığının tesbiti halinde
bundan dolayı adına ceza kesilmez.
İlk defa götürü gider usulünde vergiye tabi olacak çiftçilerin evvelki yıl-
lardan devreden mahsullerinin satış hasılatının vergilendirilmesinde, kazançla-
rını Gelir
Vergisi Kanununun 54 üncü maddesinin 1 numaralı bendine göre tesbit edecekler
gerçek miktarları ile indirilebilecek giderlerinin, kazançlarını aynı maddenin 2
numaralı bendine göre tesbit edecekler ise bilümum giderlerinin hesabında evvel-
ki yıllarda ödenmiş olan bu kabil masraflardan sadece satışın yapıldığı yıla
devreden mahsullere isabet eden kısımları nazara alınır.
Geçici Madde 11 - (Bu madde hükmü 25/3/1987 tarih ve 3332 sayılı Kanunun 16
ncı maddesi ile Mükerrer 298 inci maddeye dönüştürülmüş ve yerine işlenmiştir.)
Geçici Madde 12 - (Ek: 4/12/1985 - 3239/38 md.)
4/1/1961 gün ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 49 uncu maddesinin
bu Kanunla değişmeden önceki hükümlerine göre, takdir edilen asgari ölçüde arsa
metrekare birim değerleri ile ilgili olarak dava açma ve açılan davalara cevap
verme konusunda Maliye ve Gümrük Bakanlığına bağlı vergi dairelerine mevdu görev
ve yetkiler devam eder; kesinleşen değerler bu vergi dairelerince, takdir komis-
yonu kararları ve varsa yargı mercii kararları ile birlikte ilgili belediyelere
derhal bildirilir. Emlak Vergisi Kanununun uygulamasında, altıncı genel beyan
döneminin başlayacağı yıla kadar kesinleşen bu değerler geçerli olur.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 72 nci maddesinin bu Kanunla değişmeden ön-
ceki hükümlerine göre kurulan takdir komisyonlarının asgari ölçüde arsa metreka-
re birim değer tespitine ilişkin görev ve yetkileri 1 Mart 1986 tarihine kadar,
bu değerlerle ilgili olarak açılacak davalarla ilgili görev ve yetkileri söz ko-
nusu davalar sonuçlanıncaya kadar devam eder.
Geçici Madde 13 - (Ek: 4/12/1985 - 3239/38 md.)
Vergi Usul Kanununun 177 nci maddesinde yer alan ve bu Kanunla artırılan
hadler, önceki yılların hadlerine bağlı olmaksızın 1986 yılında tutulacak def-
terler için de uygulanır.
Geçici Madde 14 - (Ek: 4/12/1985 - 3239/38 md. İptal: Anayasa Mah.nin
19/3/1987 tarih ve E. 1986/5, K. 1987/7 sayılı kararı ile.)
Geçici Madde 15 - (Ek: 4/12/1985 - 3239/38 md. İptal: Anayasa Mah.nin
19/3/1987 tarih ve E. 1986/5, K. 1987/7 sayılı kararı ile.)
Geçici Madde 16 - (Ek: 24/3/1988 - 3418/33 md.)
213 sayılı Vergi Usul Kanununa 3239 sayılı Kanunun 36 ncı maddesiyle ilave
edilen mükerrer 415 inci maddeyle kurulan "Vergi İdaresini Geliştirme Fonu", bu
Kanunun yürürlük tarihi itibariyle mevcut bütün aktif ve pasifiyle birlikte ay-
nen Vergi Usul Kanununun ek 13 üncü maddesi ile kurulan "Gelir İdaresini Geliş-
tirme Fonu"na devredilmiştir.
Vergi İdaresini Geliştirme Fonu'nun sözleşmelerde taraf olmaktan doğan hak
ve borçları, Gelir İdaresini Geliştirme Fonu'na intikal eder.
Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte Vergi İdaresini Geliştirme Fonu, başka
bir işleme gerek kalmaksızın infisah eder.
Vergi İdaresini Geliştirme Fonu ile Gelir İdaresini Geliştirme Fonu, devir
nedeniyle doğacak her türlü vergi, resim ve harçtan muaftır.
Geçici Madde 17 - (Ek: 15/12/1990 - 3689/2 md.)
1/1/l991 tarihinden geçerli olmak üzere 10 yıl süre ile; bu Kanuna, 3418
sayılı Kanunun 32 nci maddesiyle eklenen ek 13 üncü maddenin 2 numaralı fıkra-
sında yer alan %0 5 oranı % 1 olarak; 4 numaralı fıkrasının (a) bendinde yer
alan % 30 oranı, vergi incelemesine yetkili Maliye ve Gümrük Bakanlığı merkez
denetim elemanları ve münhasıran Gelirler Genel Müdürlüğü merkez ve taşra teşki-
latında çalışan personel için % 45, Bakanlığın diğer yurtiçi personeli için % 35
olarak uygulanır.
KANUNLAR, ŞUBAT 1991 (Ek - 7)
3569-1
Geçici Madde 18 - (Ek: 24/6/1994-4008/23 md.)
Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce aktife giren iktisadi kıymetler
hakkında aktife alındıkları yılda yürürlükte olan hükümlere göre amortisman
ayrılmasına devam olunur.
3569-2
Ceza hükümlerinde uygulama:
Ek Geçici Madde 1 - (Ek: 30/12/1980 - 2365/97 md.)
Bu Kanun yürürlüğe girmesinden önce işlenmiş fiiller hakkında, bu filllerin
işlendiği tarihte 213 sayılı Vergi Usul Kanununun yürürlükte bulunan vergi ceza-
larına ait hükümleri uygulanır.
Ceza kesmede zaman aşımı:
Ek Geçici Madde 2 - (Ek: 30/12/1980 - 2365/97 md.)
Bu Kanunun yürürlük tarihinden önceki dönemlere ait vergi cezaları hakkında
ilgili dönemde yürürlükte bulunan ceza kesmede zamanaşımı hükümleri uygulanır.
Ek Geçici Madde 3 - (Ek: 30/12/1980 - 2365/97 md.)
Vergi kanunlarına göre ticari, zirai ve mesleki faaliyetleri dolayısıyla il-
gili vergi dairelerine mükellefiyet kayıtlarını yaptırmaları gerektiği halde,
31/3/1981 tarihine kadar bu mükellefiyetlerini tescil ettirmemiş bulunanlar hak-
kında, Vergi Usul Kanununda öngörülmüş olan diğer ceza hükümleri ile birlikte
aynı Kanunun 360 ncı maddesi hükmü de uygulanır.
Ek Geçici Madde 4 - (Ek: 30/12/1980 - 2365/97 md.)
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 221 inci maddesinde yer alan defter tasdik
süreleri, 1981 takvim yılında tutulacak defterler için bir ay uzatılmıştır.
Ek Geçici Madde 5 - (Ek: 30/12/1980 - 2365/97 md.)
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 46 ncı maddesinde yapılan değişiklik ne-
deniyle, 1981 yılında götürü matrahlara ilişkin olarak yapılacak takdirler için
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 40 ıncı maddesinin 2 numaralı bendinde yazılı
olan süre 1981 yılı Mart ayı sonuna kadar uzatılmıştır.
Ek Geçici Madde 6 - (Ek: 30/12/1980 - 2365/97 md.)
2343 sayılı Kanunla 1/3/1981 tarihinden itibaren 210 sayılı Değerli Kağıtlar
Kanunu kapsamına alınan faturalarla ilgili yeni düzenlemelere geçilinceye kadar,
gerçek veya tüzelkişiler, ellerinde bulundurdukları faturalarını kullanabilir-
ler. Ancak bu faturaların değerli kağıt bedellerinin makbuz karşılığı tahsili
suretiyle defterdarlıklarca tasdiki şarttır.
Ek Geçici Madde 7 - (Ek: 30/12/1980 - 2365/97 md.)
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 117 nci maddesine ilişkin olarak
1981 yılında yapılacak tespitler için aynı maddenin son fıkrasında yazılı süreyi
iki aya kadar uzatmaya Bakanlar Kurulu yetkilidir.
Ek Geçici Madde 8 - (Ek: 30/12/1980 - 2365/97 md.)
1980 vergilendirme dönemindeki iş hacmi itibariyle 1931 yılında tüccarların
defter tutma bakımından girecekleri sınıfların tayininde, bu Kanunun 26 ncı mad-
desiyle değiştirilen 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 177 nci maddesindeki hadler
esas alınır.
Ek Geçici Madde 9 - (Ek: 23/6/1982 - 2686/52 md.)
1981 takvim yılı peşin ödeme derecelerine yapılan itirazlar hakkında bu Ka-
nunun 53 üncü maddesi ile kaldırılan Mükerrer 86 ncı madde hükümlerinin uygulan-
masına devam olunur. Şu kadar ki, Merkez Özel Komisyonu tarafından görüşülerek
sonuçlandırılan itirazlardan Resmi Gazete'de ilan edilmemiş olanlar hakkında sö-
zü edilen maddenin ilana ilişkin hükmü uygulanmaz.
Ek Geçici Madde 10 - (Ek: 23/6/1982 - 2686/52 md.)
Bu Kanunun 36 ncı maddesi ile değişik Vergi Usul Kanununun 298 inci maddesi
hükümlerinin yürürlüğe gireceği tarihten önceki dönemlere ilişkin olarak yapıla-
cak rayiç bedel takdirleri dolayısıyla anılan Kanunun 257 nci maddesinin bu Ka-
nunun 33 üncü maddesi ile değiştirilmeden önceki hükümlerinin uygulanmasına de-
vam olunur.
Ek Geçici Madde 11 - (Ek: 23/6/1982 - 2686/52 md.)
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 353 üncü maddesinin 2 numaralı bendi uyarın-
ca her bir belge nevine ilişkin olarak kesilmiş bulunan özel usulsüzlük cezala-
rının, her bir tespit için 50.000,- lirayı ve bir takvim yılı içinde 500.000,-
lirayı aşan miktarı tahsil edilmemişse terkin, tahsil edilmişse red ve iade edi-
lir.
Ek Geçici Madde 12 - (Ek: 23/6/1982 - 2686/52 md.)
Gelir Vergisi Kanununun 2454 sayılı Kanunun 14 üncü maddesiyle değişik mü-
kerrer 117 nci maddesi hükümleri uyarınca, 1981 yılı için tahakkuk ettirilmiş
bulunan peşin ödemelere ilişkin taksitlerini vadesinde ödemeyen mükellefler hak-
kında 15/4/1982 tarihine kadar 6183 sayılı Kanunun 2347 sayılı Kanunla değişik
51 inci maddesi hükmü uygulanmaz.
1981 yılı Gelir Vergisine mahsup edilip de ödenmemiş bulunan peşin ödeme
miktarının, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren iki ay içinde ödenme-
si halinde, bu alacaklara da 15/4/1982 tarihinden ödendiği tarihe kadar geçen
süre için gecikme zammı uygulanmaz. Tahsil edilmiş bulunan gecikme zamları ise
red ve iade edilir.
Ek Geçici Madde 13 - (Ek: 23/6/1982 - 2686/52 md.)
a) 213 sayılı Vergi Usul Kanununa bu Kanunla eklenen mükerrer 49 uncu madde-
de yer alan bina metrekare normal inşaat maliyet bedelleri ile arsalara ait as-
gari ölçüde birim değer tespitlerine ilişkin süreleri Emlak Vergisi 1983 Genel
Beyan Dönemi ile ilgili olmak üzere 1982 takvim yılında gerektiği ölçüde kısalt-
maya;
b) 1983 yılında yapılacak olan Genel Beyan dolayısıyla vergi dairelerine ve-
rilecek Emlak Vergisi beyannamelerini iki ay önceden kabul etmeye;
Maliye Bakanı yetkilidir.
Yürürlük:
Madde 416 - Bu kanun 1 Ocak 1961 tarihinde yürürlüğe girer.
Yürütmeye memur olanlar:
Madde 4l7 - Bu kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
Usulsüzlük Cezalarına Ait Cetvel (1)
(Değişik: 30/12/1980 - 2365/98 md.)
Birinci derece İkinci derece
usulsüzlükler usulsüzlükler
Mükellef Grupları için (Lira) için (Lira)
---------------------------------- ------------------ ------------------
1. Sermaye şirketleri 600.000 (6.000.000) 350.000 (3.500.000)
2. Sermaye şirketleri dışında kalan 1 inci
sınıf tüccar ve serbest meslek erbabı 400.000 (4.000.000) 200.000 (2.000.000)
3. II nci sınıf tüccarlar 200.000 (2.000.000) 100.000 (1.000.000)
4. Yukardakiler dışında kalıp beyanname
usulüyle gelir vergisine tabi olanlar 100.000 (1.000.000) 50.000 (500.000)
5. Götürü usulde gelir vergisine tabi olan-
lar 50.000 (500.000) 25.000 (250.000)
6. Gelir Vergisinden muaf esnaf 25.000 (250.000) 12.500 (125.000)
-------------------------------
(1) Bu cetvelde yeralan miktarlar 26/12/1993 tarih ve 3946 sayılı Kanun ile
1/1/1993 tarihi itibariyle geçerli olan hadde yükseltilmiş 15/12/1995
tarih ve 95/7595 sayılı Kararname ile 1/1/1996 tarihinden geçerli olmak
üzere tespit edilen miktarlar ise, metne parantez içinde siyah punto ile
işlenmiştir. Daha önce Kararname ile yapılan değişiklik için bu Kanun'un
sonundaki "KARARNAMELER İLE YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER CETVELİ" ne bakınız.
İhtar:
1. (Değişik: 1/5/1981 - 2455/6 md.) Bu cetvelde mükellef grubu: Gelir, Ku-
rumlar Vergilerinden başka, Gider, İstihlak, İşletme ve Dış Seyahat Harcamaları
vergilerine ait usulsüzlükler hakkında da esas tutulur.
2. Emlak Alım, Gayrimenkul Kıymet Artışı, Veraset ve İntikal Vergisi, Taşıt
Alım ve Motorlu Taşıtlar Vergilerine ait usulsüzlükler ile Damga Vergisinin, be-
yanname verilmek suretiyle ödeneceği hallerde beyannamenin süresinde verilmeme-
sine ilişkin usulsüzlükler bu cetvelin mükellef grupları sütununun 3 üncü sıra-
sına göre cezalandırılır.
3. (Değişik: 30/5/1985 - 3210/4 md.) Emlak vergisine ait usulsüzlükler, bu
cetvelin mükellef grupları sütununun 3 üncü sırasına göre cezalandırılır.
4. Kamu İdare ve müesseseleri ile dernek ve vakıfların yaptıkları usulsüz-
lükler (Bunların iktisadi işletmelerine ait usulsüzlükler hariç) bu cetvelin mü-
kellef grupları sütununun 3 üncü sırasına göre cezalandırılır.
5. Yukardakiler dışında kalan diğer vergi, resim ve harçlara ait usulsüzlük-
ler bu cetvelin mükellef grupları sütununun 4 üncü sırasına göre cezalandırılır.
*
* *
4/1/1961 TARİHLİ VE 213 SAYILI ANA KANUNA İŞLENEMEYEN GEÇİCİ MADDELER:
1 - 21/1/1983 Tarih ve 2791 sayılı Kanunun 213 sayılı Kanunla ilgili geçici
maddeleri:
Geçici Madde 1 - Bu Kanunun 6,7,8 ve 9 uncu maddeleriyle Vergi Usul Kanunu-
nun 313, 315, mükerrer 315 ve 318 inci maddelerinde yapılmış olan değişiklikler
31/12/1982 tarihine kadar aktife giren iktisadi kıymetler için uygulanmaz. Bun-
lar hakkında eski hükümlere göre amortisman ayrılmasına devam olunur.
Geçici Madde 2 - Yeniden değerleme katsayısının (1) olduğu yılda sermaye ar-
tırımında bulunmuş olan kurumların yeniden değerleme yapmaları ve yeniden değer-
leme sonucu doğacak değer artışlarını sermayelerine ilave etmeleri zorunludur.
Ancak;
a) Mali bünyeleri güçlendirilmek amacıyla Hazine tarafından kurulan fonlar-
dan nakten veya mahsuben ödeme yapılan kurumlarda, fonlardan yapılmış veya yapı-
lacak olan ödemeler tutarında, değer artış fonundan, Hazine fonu ile Kurum ara-
sındaki anlaşma hükümleri saklı kalmak üzere, Hazineye karşılıksız hisse senedi
verilir.
(Ek: 4/12/1984 - 3094/2 md.) Teminat olarak verilen bu hisse senetlerinin
intifa hakkı, ikraz anlaşması çerçevesinde Hazine fonlarından verilmiş bulunan
borç tamamen geri ödeninceye kadar Hazineye aittir. Borç tamamen ödendikten son-
ra bu hisse senetleri kuruma iade edilir.
b) Bu kurumlarda, Hazine payı ayrıldıktan sonra fon hesabında kalan değer
artışının, bu hesapta tutulmasına veya sermayeye ilavesi nedeniyle çıkarılacak
hisse senetlerinin, 31/12/1981 tarihindeki ortaklar ile sermayeye yeniden işti-
rak eden ortaklar arasında tevziine dair usul, esas ve şartlar Maliye Bakanlı-
ğınca belirlenir.
2 - 4/12/1985 Tarih ve 3239 sayılı Kanunun 213 sayılı Kanunla ilgili geçici
maddesi:
Geçici Madde 4 - Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte adlarına vergi ve ce-
za tarh edilen mükelleflerin vergi borcu aslı 300 000 (dahil) lirayı aşmayanlar,
vergi borcu aslını % 25 fazlası ile 31/12/l985 tarihine kadar ödedikleri takdir-
de haklarında kesilen cezalar terkin edilir ve gecikme zammı ile tecil faizi he-
saplanmaz.
Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte vergi borcu aslı üçyüzbin lirayı aş-
mayan mükelleflerden bu vergi borcu ile buna bağlı cezaları ihtilaf konusu ya-
panlar, ihtilaflarından vazgeçerek 31/12/1985 tarihine kadar vergi aslını % 25
fazlası ile ödemeleri halinde, bunlar hakkında da kesilen cezalar terkin olunur
ve gecikme zammı alınmaz.
Bu maddenin uygulanmasına ait usul ve esaslar Maliye ve Gümrük Bakanlığınca
tayin ve tespit olunur.
3 - 3/12/1988 tarih ve 3505 sayılı Kanunun 213 sayılı Kanunla ilgili geçici
maddeleri:
Geçici Madde 1.- Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihe kadar (bu tarih dahil)
her bir vergi türü, vergilendirme dönemi ve vergi dairesi itibariyle miktarı
500.000 lirayı aşmayan ve vadesi geldiği halde ödenmemiş olan vergiler ile bu
tarih itibariyle ihtilaflı hale getirilmiş ya da dava açma süresi henüz geçmemiş
olan ve miktarı 500.000 lirayı aşmayan vergilerin % 30 fazlasıyla ve ihtilaf ya-
ratmamak, yaratılmış ihtilaftan vazgeçmek kaydıyla 31.12.1988 tarihi sonuna ka-
dar ödenmesi halinde, ödenen bu vergilere isabet eden gecikme zammı, gecikme
faizi ve vergi cezalarının tahsilinden vazgeçilir.
Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce her bir vergi türü, vergilendirme
dönemi ve vergi dairesi itibariyle asılları kısmen veya tamamen ödenmiş bulunan
vergilere ait olan ve her vergi türü itibariyle miktarı 500.000 lirayı aşmayan
gecikme zammı, gecikme faizi ve vergi cezalarının % 30'unun 31.12.1988 tarihi
sonuna kadar ödenmesi halinde, kalan % 70'inin tahsilinden vazgeçilir.
Bu maddenin uygulanmasına ait usul ve esaslar Maliye ve Gümrük Bakanlığınca
belirlenir.
Geçici Madde 2. - a) İhracat,
b) İhracat teşvik belgesine bağlanan döviz kazandırıcı faaliyetlerle, bu
belge kapsamındaki ithalat.
c) İhracat veya döviz kazandırma taahhüdünde bulunulan ve yatırım teşvik
belgesine bağlanmış yatırımlar için alınan yatırım kredileri ile bu belge kap-
samındaki şirket kuruluşu ve sermaye artırımı,gayrimenkullerin ve irtifak hakla-
rının ayni sermaye olarak konulması halinde bunların şirket adına tapuya tesci-
li,
İşlemleri ve bu işlemlerle ilgili olarak düzenlenen kağıtlar,31.12.1998 ta-
rihine kadar 488 sayılı Kanuna göre damga vergisinden ve 492 sayılı Kanuna göre
harçlardan istisna edilir.(1)
Kredilerin amaç dışı kullanılması, taahhüt edilen ihracatın gerçekleştiril-
memesi veya teşvik belgesindeki şartların yerine getirilmemesi halinde, alınma-
yan damga vergileri ve harçlar, ihracatçı veya yatırımcı kişi veya kuruluşlar-
dan, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre ceza ve gecikme faizi ile
birlikte geri alınır.
Yukarıda belirtilen hususlarda damga vergisi ve harç istisnası uygulamak su-
retiyle işlem yapan kuruluşlar, istisnaya konu işlemin mahiyeti ile alınmayan
vergi ve harcın miktarını, işlemin yapıldığı tarihi takip eden 30 gün içinde il-
gililerin gelir veya kurumlar vergisi bakımından bağlı bulunduğu vergi dairesine
bildirmeye mecburdurlar.
İhracat taahhüdünün gerçekleşmediğinin veya teşvik şartlarına uyulmadığının
tespit edildiği tarihi takip eden 30 gün içinde, bu durumu vergi dairesine bil-
dirmeyen bankalar ile yukarıdaki fıkra gereğince bildirimde bulunmayan kuruluş-
lar, damga vergisi, harç, ceza ve gecikme faizinin ödenmesinden ilgililerle bir-
likte müteselsilen sorumludurlar.
--------------
(1) Bu fıkradaki "31.12.1993" tarihi 26/12/1993 tarih ve 3946 sayılı Kanunun
36 ncı maddesi ile 31.12.1998 olarak değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.
Bu maddenin uygulanması bakımından, döviz kazandırıcı faaliyetlerin neler
olduğu ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar, Devlet Planlama
Teşkilatı Müsteşarlığının bağlı bulunduğu Devlet Bakanı ile Maliye ve Gümrük Ba-
kanı tarafından birlikte tespit edilir.
4 - 15/12/1990 tarih ve 3689 sayılı Kanunun 213 sayılı Kanunla ilgili Geçici
Maddesi:
Geçici Madde 1 - Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihe kadar (bu tarih dahil)
her bir vergi türü, vergilendirme dönemi ve vergi dairesi itibariyle miktarı
3.000.000 lirayı,yıllık beyannameler üzerinden tarh olunan vergilerde 25.000.000
lirayı aşmayan ve vadesi geldiği halde ödenmemiş olan ya da ödeme süresi henüz
geçmemiş olan vergilerin tamamı ile bu vergilere isabet eden gecikme zammı, ge-
cikme faizi ve vergi cezalarının ayrı ayrı % 30'unun; yarısının 31.12.1990, di-
ğer yarısının da 31.1.1991 tarihi sonuna kadar iki eşit taksitte tamamen ödenme-
si ve ihtilaf yaratılmaması, yaratılmış ihtilaflardan vazgeçilmesi şartıyla ge-
cikme zammı, gecikme faizi ve vergi cezalarından kalan % 70'inin tahsilinden
vazgeçilir.
Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte ihtilaflı olan ya da dava açma süresi
henüz geçmemiş bulunan ikmalen, re'sen ya da idarece tarh edilen ve her bir ver-
gi türü, vergilendirme dönemi ve vergi dairesi itibariyle miktarı 3.000.000 li-
rayı yıllık beyannameler üzerinden tarh olunan vergilerde 25.000.000 lirayı aş-
mayan vergilerin tamamı ile bu vergilere isabet eden gecikme zammı, gecikme fai-
zi ve vergi cezalarının ayrı ayrı % 30'unun; yarısının 31.12.1990, diğer yarısı-
nın da 31.1.1991 tarihi sonuna kadar iki eşit taksitte ödenmesi halinde ve ihti-
laf yaratılmaması, yaratılmış ihtilaflardan vazgeçilmesi şartıyla gecikme zammı,
gecikme faizi ve vergi cezalarından kalan % 70'inin tahsilinden vazgeçilir. Bu
fıkra kapsamına giren gecikme faizinin hesaplanmasında tarhiyatın tahakkuk tari-
hi, dava açma süresinin bitim tarihi olarak dikkate alınır.
Bu Kanunun uygulamasında; 3505 sayılı Kanunun 24 üncü maddesi ile değişik
6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesi gereğince asıl addolunan ve her bir vergi
türü vergilendirme dönemi ve vergi dairesi itibariyle miktarı 3.000.000 lirayı,
yıllık beyannameler üzerinden tarh olunan vergilerde ise 25.000.000 lirayı aşma-
yan gecikme zammı ve gecikme faizlerinden;
- 1.1.1989 tarihi itibariyle asıl addolunan miktarın % 30'unun; yarısının
31.12.1990, diğer yarısının da 31.1.1991 tarihi sonuna kadar iki eşit taksitte
ödenmesi şartıyla kalan % 70'inin,
- 1.1.1990 tarihi itibariyle asıl addolunan miktarların % 20'sinin; yarısı-
nın 31.12.1990, diğer yarısının da 31.1.1991 tarihi sonuna kadar iki eşit tak-
sitte ödenmesi şartıyla kalan % 80'inin ve 1.1.1990 tarihinde asıl addolunan
meblağlara 1990 yılı içinde uygulanan gecikme zamlarının,
Bu konuda ihtilaf yaratılmaması ve yaratılmış ihtilaflardan vazgeçilmesi ha-
linde tahsilinden vazgeçilir.
Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce her bir vergi türü, vergilendirme
dönemi ve vergi dairesi itibariyle asılları kısmen veya tamamen ödenmiş bulunan
vergilere ait olan ve her vergi türü itibariyle miktarı 3.000.000 (Yıllık beyan-
namelere ilişkin olarak 25.000.000) lirayı aşmayan gecikme zammı , gecikme faizi
ve vergi cezalarının % 20'sinin; yarısının 31.12.1990, diğer yarısının da
31.1.1991 tarihi sonuna kadar iki eşit taksitte ödenmesi halinde, kalan %80'inin
tahsilinden vazgeçilir.
Bu Kanunda belirtilen miktarların üzerinde borç olması halinde; bu borçların
sadece Kanunda belirtilen miktarları kadarki kısmı hakkında da, yukardaki fıkra
hükümleri uygulanır.
Bu Kanun kapsamına giren alacaklar ile ilgili olarak bu Kanunun yayımı ta-
rihinden önce yapılan tahsilat tutarları ile bu Kanuna göre yapılan ödemeler mü-
kellefe red ve iade edilmez.
Bu maddenin uygulanmasına ait usul ve esaslar Maliye ve Gümrük Bakanlığınca
belirlenir.
3574-1
213 Sayılı Kanunun Çeşitli Maddelerindeki Oran ve Miktarlarda
ÇEŞİTLİ MEVZUAT İLE YAPILAN
DEĞİŞİKLİKLER CETVELİ
Değişiklik Yapan Yayımlandığı
Kararnamenin Resmi Gazete'nin
Tarihi Numarası Tarihi Numarası Değişiklik Gören Madde
-------- ---------- --------- -------- ----------------------
22/12/1988 88/13603 30/12/1988 20035 177, 344, 345, mükerrer
347,352 (Kanuna bağlı
cetvel), 353,mükerrer
355, 356
18/5/1989 89/14155 18/7/1989 20225 232
17/8/1989 89/14439 25/8/1989 20263 353
27/12/1989 89/14918 30/12/1989 20388 344, 345, mükerrer 347,
352(Kanuna bağlı cetvel),
353, mükerrer 355 ve 356
27/12/1989 89/14921 30/12/1989 20388 Mük.115, 177, 352
20/12/1990 90/1281 30/12/1990 20741 177
17/5/1991 91/1856 8/6/1991 20895 232, 313
26/12/1991 91/2567 31/12/1991 21098 104,177,344,345,mükerrer
347 ve 352
9/4/1992 92/2924 24/4/1992 21208 232
22/12/1992 92/3894 31/12/1992 21452 104,232,313,344,345,
mükerrer 347,352
(Kanuna bağlı cetvel)
mükerrer 355,356 ve
19/12/1992 92/3898 29/12/1992 21450 177
13/12/1993 93/5107 31/12/1993 21805 177
30/12/1993 93/5144 31/12/1993 21805 104,232,313,344,345,
Mükerrer 347,352(Kanuna
bağlı cetvel),353,müker-
rer 355,356,361.
8/12/1994 94/6295 25/12/1994 22152 177
8/12/1994 94/6296 27/12/1995 22154 104,Mük.115,232
5/12/1995 95/7588 4/1/1996 22513 177
15/12/1995 95/7595 30/12/1995 22509 104, Mükerrer 115,232,
343, Mükerrer 347,352
Kanuna bazı cetvel)
353, mükerrer 355,356,
361.
Tebliğ 255 7/2/1997 22901 Mükerrer 115,347 ve
13/12/1996 96/8954 7/1/1997 22870 177
9/12/1997 97/10345 16/12/1997 23202 Mük. Mükerrer 115, 347,353,
Mükerrer 355
9/12/1997 97/10346 16/12/1997 23202 Mük. 177
3574 - 2
213 SAYILI KANUNA EK VE DEĞİŞİKLİK GETİREN MEVZUATIN
YÜRÜRLÜĞE GİRİŞ TARİHİNİ GÖSTERİR LİSTE
Kanun Yürürlüğe
No. Farklı tarihte Yürürlüğe giren Maddeler giriş tarihi
-------- --------------------------------------------- ---------------
189 - 20/2/1963
205 Madde 18, 25 1/1/1962
Diğer maddeleri 28/2/1963
485 - 8/7/1964
488 - 1/11/1964
1318 - 10/8/1970
1319 - 1/3/1971
2365 247 nci maddenin 3. bendinin değiştirilmesine ve
255 nci maddenin iki ve üçüncü fıkralarının yü-
rürlükten kaldırılmasına ilişkin hükümleri 1/1/1982
Diğer hükümleri 1/1/1981
2455 1/1/1981 tarihinden geçerli olmak üzere 5/5/1981
2577 - 20/1/1982
2686 a) Madde 10, 30 - 32, 40, 42 1/1/1981
b) Madde 33, 36 1/1/1983
c) Madde 1 - 8, 18 - 26, 35, 39, 41, 43 - 51 vergi
mahkemelerinin göreve başlıyacakları tarihden ge-
çerli olmak üzere 29/6/1982
Diğer hükümleri 29/6/1982
2791 1/1/1983 tarihinden geçerli olmak üzere 22/1/1983
2995 - 27/4/1984
3094 - 12/12/1984
3181 - 17/4/1985
3210 - 4/6/1985
3239 1. Bu kanunun birinci bölümünün araziye ait,
asgari ölçüde birim değer tesbiti için
yeniden kurulan TAKDİR KOMİSYON'ları ve ara-
zi ile ilgili diğer hükümleri ve yoklamadan
maksat ve yoklama memurlarına ilişkin hüküm-
leri, 11/12/1985
Arsalara ait asgari ölçüde birim değer tes-
biti için yeniden kurulan Takdir Komisyonları
ile ilgili hükümleri, 1/3/1986
2. Bu kanunun beşinci bölümünün, 96. maddesiyle
492 sayılı kanunun (8) sayılı tarifesine ek-
lenen telsiz harçlarına ait hükümleri (Yıl-
lık Harçlara ait hükümleri hariç) 7/10/1983
tarihinden geçerli olmak üzere, 11/12/1985
3. Bu Kanunun 107, 115, 119, 126, 132, 133, 134,
135 ve geçici 2, 3 ve 4. maddeleri, 11/12/1985
KANUNLAR, KASIM 1991 (Ek - 10)
Kanun Yürürlüğe
No. Farklı tarihte yürürlüğe giren maddeler giriş tarihi
------- ------------------------------------------- ------------
4. Bu kanunun Bakanlar Kuruluna ve Maliye ve Güm-
rük Bakanlığına yetki veren hükümleri 1/1/1986
tarihinden geçerli olmak üzere 11/12/1985
5. Bu kanunun diğer hükümleri 1/1/1986
3332 8 inci maddenin ikinci fıkrası ile 11,12,13,14,15 ve
16 ncı maddeleri 1/1/1987
Diğer hükümleri 31/3/1987
3418 a) 1 - 10 1/4/1988
b) 12-13 ve 15 1/7/l988 ta-
rihinden ge-
çerli olmak
üzere 31/3/1988
c) 23 ve 24 1/1/1988 tari-
hinden geçerli
olmak üzere
31/3/1988
d) Diğer maddeleri 31/3/1988
3482 4 üncü maddesi 1/1/1988
5 inci maddesi 1/1/1989
Diğer maddeleri 5/11/1988
3505 1) 2,5,6,8,9,11,13,14,15,19,21,22,23,26,28,
29, 32, 33, 34 ve geçici 2 nci maddeleri (1/1/1989 ta-
rihinden ge-
çerli olmak
üzere
10/12/1988)
2) Bakanlar Kuruluna ve Maliye ve Gümrük Bakanlı-
ğına yetki yeren hükümleri ile diğer maddeleri 10/12/1988
3689 - 7 nci madde ile 193 sayılı Kanuna eklenen Geçici 1/1/1990 ta-
35 inci maddesi rihinden geçer-
li olmak üzere
20/12/1990 ta-
rihinde
- 8 inci madde ile 5422 sayılı Kanuna eklenen Geçici
18 inci maddesi 5/9/l990 tari-
hinden geçerli
olmak üzere
20/12/1990 ta-
rihinde
- 1, 2, 3, 4, 6, 9, 10, 11 ve 12 ile 5 inci maddesi
1/1/1991 tarihinden itibaren elde edilen gelirlere
uygulanmak üzere, 7 nci maddesi ile 193 sayılı Ge-
lir Vergisi Kanununa eklenen geçici 34,36 ve 37 nci
maddeleri ve 8 inci maddesiyle 5422 sayılı Ka-
nuna eklenen geçici 19 uncu maddesi 1/1/1991
- Diğer hükümleri 20/12/1990
KHK-449 - 15/10/1991
3576- 1
213 SAYILI KANUNA EK VE DEĞİŞİKLİK GETİREN MEVZUATIN
YÜRÜRLÜĞE GİRİŞ TARİHİNİ GÖSTERİR LİSTE
Kanun Yürürlüğe
No. Farklı tarihte yürürlüğe giren maddeler giriş tarihi
--------- ---------------------------------------------- -------------------
KHK/433 a) 1 ve 3 üncü maddeleri 1/1/1992
b) 11 inci maddesiyle değiştirilen 375 sayılı
Kanun Hükmünde Kararnamenin 1 inci maddesinin
(B) fıkrasının 1 ve 2 nci bentleri hükümleri;
1. 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu
hükümlerine tabi olanlar, 2914 sayılı Yüksek-
öğretim Personel Kanununa tabi olan personelden
profesör, doçent ve yardımcı doçent unvanına sa-
hip olanlar, 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri
Personel Kanununa ve 3466 sayılı Uzman Jandarma
Kanununa tabi olanlarla 657 sayılı Devlet Memur-
ları Kanununa tabi personelden; kadroları Emniyet
Hizmetleri Sınıfına dahil olanlar ve Milli İstihba-
rat Teşkilatı personeli için 15/8/1991
2. 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu kap-
samına giren personelden öğretim üyeleri dışında ka-
lan öğretim elemanları ile 657 sayılı Devlet Memurla-
rı Kanununa tabi personelden; kadroları Sağlık Hizmet-
leri ve Yardımcı Sağlık Hizmetleri sınıfına dahil olan-
lar ve Genel İdare Hizmetleri sınıfına dahil olup da
anılan Kanununun 36 ncı maddesinin " Ortak Hükümler "
bölümünün (A) bendinin 11 inci fıkrasında sayılan un-
vanlarda bulunanlar, Müsteşar, Müsteşar Yardımcısı,
Genel Müdür, Bakanlık ve Bakanlıklarda Kurul Başkanları,
Genel Müdür Yardımcısı ve Daire Başkanlığı ile Bağlı
Kuruluş Başkan ve Başkan Yardımcılığı ile Defterdar,
Başkan, Müdür ve Saymanlık görevlerinde bulunanlar için 15/1/1992
3. 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi per-
sonelden kadroları Mülki İdare Amirliği Hizmetleri,
Teknik Hizmetler, Eğitim ve Öğretim Hizmetleri ve
Avukatlık Hizmetleri sınıflarına ait bulunan personel
için 15/7/1992
4. Kapsama dahil diğer personel için 15/1/1993
c) Diğer maddeleri 15/7/1991 tari-
hinden geçerli
olmak üzere
8/7/1991
3762 - 7/9/1991
3824 a) 5,13,14,15,16,17,18,19,20,21,22,23,24 ve
25 inci maddeleri, 10 uncu maddesiyle 5422
sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 8 inci
maddesine eklenen 18 numaralı bent hükmü ve
26 ncı maddesi ("a" fıkrası hariç) 1/1/1993
b) 1,3,4,6,8,9,10 (Bu madde ile 5422 sayılı
Kurumlar Vergisi Kanununun 8 inci maddesine
eklenen 18 numaralı bent hükmü hariç) 11
ve 12 nci maddeleri ile 26 ncı maddesinin
(a) fıkrası hükmü 1/1/1992 tarihinden
geçerli olarak
11/7/1992
c) Diğer hükümleri 11/7/1992
3576-2
213 SAYILI KANUNA EK VE DEĞİŞİKLİK GETİREN MEVZUATIN
YÜRÜRLÜĞE GİRİŞ TARİHİNİ GÖSTERİR LİSTE
Kanun Yürürlüğe
No. Farklı tarihte yürürlüğe giren maddeler giriş tarihi
------------ ---------------------------------------------- --------------
3946 a) 1,2 ve 36 ncı maddeler 30/12/1993
b) 38 md. 1/1/1994
4008 a) 2,4,9,10,11,13,14,15,16,20,21,22,24 ve
25 inci maddesi ile Gelir Vergisi Kanunu-
nun 41 inci maddesine eklenen 7 numaralı
bent ve 27 nci maddesi ile Kurumlar Vergi-
si Kanununun 15 inci maddesine eklenen
12 numaralı bent 1/1/1995
b) 8 inci maddesi, 25 inci maddesi ile Gelir
Vergisi Kanununun 41 inci maddesine eklenen
8 numaralı bent ve 27 nci maddesi ile
Kurumlar Vergisi Kanununun 15 inci maddesine
eklenen 13 numaralı bent 1/1/1996
c) 35 inci maddesi yayımını izle-
yen aybaşında,
d) Diğer hükümleri 6/7/1994
4108 a) 6 ncı maddesi, 32 nci maddesi ile Kurumlar 1/1/1994 tari-
Vergisi Kanununa eklenen geçici 23 üncü hinden geçerli
(bu geçici maddenin "a" bendinin son olmak üzere
fıkrası hariç) ve geçici 24 üncü maddeleri 2/6/1995
ve 39 uncu maddesinin 2 numaralı bendinin
(a) ve (c) alt bendleri
b) 37 nci maddesi ile Katma Değer Vergisi 27/11/1994
Kanununa eklenen geçici 12 nci madde tarihinden
hükmü geçerli olmak
üzere
2/6/1995
c) 5,7,18,19,20,21,22,25,27,29 ve 31 inci 1/1/1995 tari-
maddeleri, 17 nci maddesi ile değişti- hinden geçerli
rilen Gelir Vergisi Kanununun ek 3 ve olmak üzere
ek 4 üncü maddelerine ilişkin hükümleri 2/6/1995
d) 39 uncu maddesinin 1 numaralı bendinin 1/1/1996
(b) ve (c) alt bendleri 1995 yılı tarihinde
kazançlarına da uygulanmak üzere
e) 16 ve 24 üncü maddeleri 2.6.1995 tarihini
izleyen
aybaşında
f) 12 ve 23 üncü maddeleri 2.6.1995 tarihini
izleyen ikinci
ayın başında
g) 34 ve 36 ncı maddeleri, 37 nci maddesi 1/1/1996 tari-
ile Katma Değer Vergisi Kanununa ekle- hinde
nen geçici 11 inci madde ve 39 uncu
maddesinin 1 numaralı bendinin (a) alt
bendi ve 3 numaralı bendi
h) Diğer hükümleri 2/6/1995
KHK/570 ---- 15/4/1997 tarihin-
den geçerli olmak
üzere yayımı olan
3/4/1997 tarihinde
4315 ---- 30/6/1997 tarihin-
den geçerli olmak
üzere yayımı olan
25/12/1997 tari-
hinde
3576- 3
213 SAYILI KANUNDA EK VE DEĞİŞİKLİK YAPAN MEVZUATIN
YÜRÜRLÜKTEN KALDIRDIĞI KANUN VE HÜKÜMLERİ GÖSTERİR LİSTE
Yürürlükten Kaldıran Mevzuatın
Yürürlükten Kaldırılan --------------------------------
Kanun veya Kanun Hükümleri Tarihi Sayısı Maddesi
--------------------------------------- ------------- ---------- ----------
4/1/1961 Tarih ve 213 sayılı Kanundaki;
Madde 46. Fıkra yedi ve sekiz, 1/5/1981 2455 2
Madde 50, 51, 53 ila 62, 77 ve 78, 29/7/1970 1319 41
Mükerrer Madde 86. 23/6/1982 2686 53
Madde 87, Fıkra bir, bent 7, 30/12/1980 2365 14
Madde 90, Fıkra dört, 30/12/1980 2365 16
Madde 177 ye 2791 sayılı Kanunun 4 üncü
maddesiyle eklenen fıkra, 4/12/1985 3239 136
Madde 183, Fıkra üç, 4/12/1985 3239 16
Madde 201, 202 4/12/1985 3239 136
Madde 203, Fıkra üç ve beş, 4/12/1985 3239 136
Madde 205 in yolcu bilet ücretleri ve sigor-
ta primleri üzerinden alınacak Damga Resmi
Kayıtlarıyle ilgili hükümleri, 1/7/1964 488 31
Madde 206, 4/12/1985 3239 136
Madde 220, bent 5, 1/7/1964 488 31
Madde 232, Fıkra üç, 4/12/1985 3239 136
Madde 233, Fıkra dört, 4/12/1985 3239 136
Madde 275, Fıkra üç, 30/12/1980 2365 51
Madde 297, Fıkra iki ve üç, 30/12/1980 2365 52
Madde 344 ün 8 numaralı bendine 2791 sayılı
Kanunun 10 uncu maddesiyle eklenen hüküm, 4/12/1985 3239 136
Mükerrer Madde 347 nin 1 numaralı bendine
2791 sayılı kanunun 11 inci maddesiyle
eklenen hüküm, 4/12/1985 3239 136
Madde 352;
I inci derece usulsüzlüklere ait 10 numaralı bent ve
II nci derece usulsüzlüklere ait 3 numaralı
bent, 18/4/1984 2995 4
Madde 354, 30/12/1980 2365 78
Madde 356, bent 2 ve 4, 1/7/1964 488 31
Madde 357, 30/12/1980 2365 81
Madde 370, 30/12/1980 2365 89
Madde 379 ila 412 nci madde hükümleri
(vergi uyuşmazlıklarına ilişkin) 6/1/1982 2577 63
29/7/1970 tarih ve 1318 sayılı Kanuna
29/11/1984 gün ve 3089 sayılı Kanunun 5 nci
maddesiyle eklenen "Ek Madde" 24/3/1988 3418 41
4/1/1961 tarih ve 213 sayılı Kanuna 3239
sayılı Kanunla eklenen "Mükerrer Mad-
de 415" 24/3/1988 3418 42
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü
maddesinin (B) fıkrası ile mükerrer 116 ncı
maddesinin yedinci fıkrası, 3/12/1988 3505 34
3576-4
Yürürlükten Kaldırılan Mevzuatın
Yürürlükten Kaldırılan --------------------------------
Kanun veya Kanun Hükümleri Tarihi Sayısı Maddesi
--------------------------------------- ----------- -------- -------
- 3100 sayılı Katma Değer Vergisi Mükellefle-
rinin Ödeme Kaydedici Cihazları Kullanmaları
Mecburiyeti Hakkında Kanunun 7 nci maddesinin
2 nci fıkrası, 3/12/1988 3505 34
- 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 358 inci
maddesinin 2 numaralı bendi 3/12/1988 3505 34
- 213 Sayılı Vergi Usul Kanununun 40 ıncı
maddesinin 4 numaralı bendi 15/12/1990 3689 12
- ... 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Kanu-
nun 3418 sayılı Kanunun 32 nci maddesiyle
eklenen ek 13 üncü maddesinin 4 numaralı
fıkrasının 15/12/1990 tarihli ve 3689 sayılı
Kanunla değişik (a) bendi... 5/7/1991 KHK/433 16
- 213 Sayılı Kanunun 40 ncı,41 inci ve Ek
10 uncu maddeleri 26/12/1993 3946 38
ÿ